Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığınca Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) adliye yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında, 15'i tutuklu 20 sanığın yargılandığı davanın dördüncü duruşmasında, tutuklanan ve daha sonra örgüte ait önemli bilgiler vererek, itirafçı olduğu gerekçesiyle serbest bırakılan zabıt katibi Yusuf Gökşen, duruşmada, zabıt katipliği sınav sorularının 9'unun kendilerine gösterildiğini anlattı.
Halk Eğitim Merkezi'nde oluşturulan salonda 2. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya, aralarında örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullandığı iddia edilenlerin de bulunduğu, adliye ve ceza infaz kurumu personeli 20 sanık katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya katılan Gökşen, örgüte ilişkin önemli bilgiler verdi.
Gökşen, örgütle ilgili üzerine atılı bulunan suçlamaları kabul etmediği belirterek, olayların aydınlığa kavuşturulmasını sağlamak amacıyla bildiklerini doğru ve eksiksiz olarak anlatacağını aktardı.
Ailesinin maddi imkansızlıkları nedeniyle 2012 yılında memur olmaya karar verdiğini bildiren Gökşen, bu nedenle bu yapının dershaneleri ve yurtlarına gittiğini ifade etti.
Girdiği KPSS sınavından 76 puan aldığını anlatan Gökşen, şöyle devam etti:
''Yurtta kaldığım dönemde bu örgütün herhangi gibi bir yapılanmasında bulunmadım. Sadece memur olabilmek amacıyla yapıya ait dershane ve yurtlarda kaldım. Memur olduktan sonra sadece düzenlenen sohbetlere katıldım. 2013 yılında Kırklareli'de düzenlenen zabıt katipliği sınavına başvurdum. Kırklareli'ye geldiğimde ise yapının Hüseyin Top öğrenci yurduna gittim. Yurtta benim gibi sınava katılmak için 15-16 kişi bulunuyordu. Yurdun 4. katında sınava çalışıyorduk. Sınava girmeden önce FETÖ üyelerince bize sınav soruları gösterildi. Biz de o sorulara çalışarak sınavdan başarıyla ayrılarak, ilk maaşımızdan kurban adı altında '400', daha sonra da her ay olmak üzere düzenli olarak 125 lira verdik.''
Haksız yere işe girdikleri yönündeki iddiaları kabul etmediğini ifade eden Gökşen, gece gündüz demeden sınava çalıştığını ve başarılı olduğunu savundu.
Sohbetlerin sadece kendisine ait evde yapılmadığını ileri süren Gökşen, şöyle devam etti:
''Bizim ev sanki terör örgütü propagandası yapılmış gibi kastediliyor. Bizim evde örgüte ait hiç bir belge ve doküman bulunmazdı. Sohbetleri Hakan Altun düzenler ve gelirken yanında kitaplar getirirdi. Hakan, deşifre olduktan sonra ise 5-6 ay bizim eve gelmedi. Hakan, benim telefonuma örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u yüklemek istedi ancak ben kabul etmedim. Bunun üzerine ev arkadaşım Sinan'ın telefonuna yükleyerek haberleşiyorduk.''
- ''Varınızı yoğunuzu satın ve Bank Asya'ya yatırın çağrısı yapıldı''
Gökşen, 17-25 Aralık sürecinden sonra örgütten uzaklaştığını savundu.
Düzenlenen sohbetlerde Hakan Altun'un Bank Asya'ya yönelik çağrılarda bulunduğunu öne süren Gökşen, ''Altun, 17-25 Aralık sürecinden sonra düzenlenen bir sohbette 'Varınızı yoğunuzu satın ve Bank Asya'ya yatırın' çağrısında bulundu. Biz bu çağrıya uymadık.'' dedi.
Gökşen, vicdanen rahatsızlık duyduğundan örgüte ait bildiklerini anlattığını sözlerine ekledi.
Mahkeme heyeti SEGBİS'in arıza vermesi nedeniyle duruşmaya bir süre ara verdi.