Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Bolu'daki emniyet yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında, haklarında dava açılan 73 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Bolu Adliyesi'ndeki mahkeme salonlarının yeterli olmaması nedeniyle Ağır Ceza Mahkemesi'nce özel olarak hazırlanan Belediye Nikah Salonunda yapılan duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları ve yakınları katıldı.
Tutuklu 30 sanık, polis ekiplerinin güvenlik önlemleri altında salona getirildi. Duruşmada, tutuksuz yargılanan bazı sanıklar da yer aldı.
Duruşma, sanıkların savunmalarıyla devam etti.
FETÖ/PDY üyeliği ve yöneticiliği suçlaması ile Düzce'de yargılanan Bolu'nun eski valisi İbrahim Özçimen ile meslekten ihraç edilen eski Bolu Valisi Ahmet Zahteroğlulları'nın koruma polisliğini yapan tutuksuz sanık Fuat Kuru, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.
Kuru, 19 yıl boyunca görevini şerefle yaptığını savunarak, "15 Temmuz darbe gecesi hainlere karşı eşimle birlikte çelik yeleklerimizi giyerek silahlarımızı da yanımıza aldık ve görevimizin başına geçtik. Darbe bastırılana kadar görevimizin başındaydık. Tarafıma yapılan isnatların onur kırıcı olduğunu söylemek istiyorum. Hiçbir terör örgütüne üye değilim. Suçlamayı kabul etmiyorum." diye konuştu.
Hakkında terör örgütü üyeliği suçlaması ile soruşturma açılan İbrahim Özçimen’in koruması olduğunu kabul eden Kuru, "Devletin valisini, devletin talimatı ile korudum. Bu şahsın soruşturma geçiriyor olması benim de aynı örgüte üye olduğuma dayanak yapılmamalıdır. Ben vali korumalığı görevini Muş’ta, İbrahim Özçimen’den önce de yapıyordum. 2003'de dönemin valisi Mustafa Kartal’ın da koruma polisiydim. Kartal'dan sonra göreve gelen İbrahim Özçimen'de de koruma polisliğine devam ettim." dedi.
Kuru, İbrahim Özçimen ile birlikte Muş'tan Burdur'a, Burdur'dan da Bolu'ya eşi ve kendisi gibi tayin olarak gelen başka memurların da olduğunu söyleyerek, örgüt üyeliği suçlamasının sadece eşi ve kendisine yönlendirildiğini belirtti.
Duruşmada dinlenen tutuklu sanıklardan Hakkı Kaynak da üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini ifade ederek, "Şehit olmak için girdiğim meslekten örgüt üyeliği suçlaması ile atılmış olmam mağduriyete neden oldu. 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında evimde istirahat ediyordum. Göreve çağrılmam üzerine tüm personeli toplayarak göreve geçtim." dedi.
Kaynak, adına kayıtlı GSM hatları üzerinde "ByLock" tespit edildiğinin öne sürüldüğünü de sözlerine ekleyerek, "Daha önceden de söylediğim gibi 2010-2012 yıllarında yurt dışında görev yaptım. Ailem ile görüşmelerimi, daha ekonomik olması için internet üzerinden yapıyordum. Kosova'dan gelirken akıllı telefonuma çoğu İngilizce olmak üzere 625’ten fazla program yükledim. Bu programlardan 5-6 tanesi sohbet programıydı. Bu programları yüklememdeki amaç görev yaptığım sırada tanıştığım yabancı ülkelerdeki arkadaşlarım ile ekonomik bir şekilde görüşme gayesidir. Bir iki tane sohbet programını yükledim. Ancak beğenmeyince ByLock programını indirdiğimi hatırlıyorum. Ancak bu programın görsel ikonu örümcek ağı şeklindeydi. Hatırladığım kadarıyla ben bu programı 2012 sonu, 2013 başına denk gelen bir tarihte indirmiştim. Ancak programa giriş yapamadım. Yeni kullanıcıya izin vermedi." ifadelerini kullandı.