Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin davada mahkeme heyeti, suikast timinin kaçışını engelleyen Muğla Valisi Amir Amir Çiçek'i yarın dinleyecek.
Adliye binasındaki salonların fiziki yetersizliği nedeniyle daha uygun olan Muğla Ticaret ve Sanayi Odası salonunda görülen davanın ikinci duruşması başladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu 25 kişi ile Milli Savunma Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğünün de müdahillik talebi kabul edilen davanın 5 gün sürmesi öngörülen ikinci duruşmasında, Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, tanıkların ifadelerini alacak.
Olaya ilişkin bilgi ve görgülerinin tespiti amacıyla İzmir'deki askeri birliklerde görevli bazı tanıklar, duruşmanın ilk günü dinlenecek. Beyanlarda isimleri geçen ve tanık olarak dinlenmeleri talep edilen Vali Çiçek ve İl Jandarma Alay Komutanı Albay Yavuz Özfidan ise yarın mahkeme heyetine darbe girişimi gecesi yaşananları anlatacak.
Marmaris ve Muğla'da darbe girişimi gecesi yaşananları AA muhabirine anlatan Vali Çiçek, 15 Temmuz 2016'nın Türk milleti için unutulmaması gereken bir tarih olduğunu söyledi.
Darbeciler tarafından o gece tüm planların çok ustaca yapıldığını belirten Çiçek, "Tüm planları ülkenin yıkılışı, yok oluşu için hazırlanmıştı. Cumhurbaşkanımızın Marmaris'te olması nedeniyle 15 Temmuz Muğla için de ayrı bir önem taşıyor. Darbe girişiminin en önemli ayaklarından birini bu nedenle Muğla ve Marmaris teşkil ediyor." dedi.
Çiçek, bugüne kadar birçok şeyi açıklamadıklarını, yargılama, savcılığın delilleri toplama ve iddianamenin hazırlanma süreçleri olduğunu, iddianamenin tamamlanmasıyla davanın başladığını ifade ederek, artık bazı şeylerin yargıyı da olumsuz etkilemeyeceği için konuşmalarında herhangi bir engel bulunmadığını anlattı.
Çiçek, 15 Temmuz gecesi tüm polis ve vatandaşlarla darbe girişiminin bertaraf edilebilmesi için duruşlarını gösterdiklerini vurgulayarak, emir beklemeden, süre aramadan gerekeni yerine getirdiklerini dile getirdi.
Marmaris'te bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yakınlarının güvenliğini sağlamak için bütün tedbirleri aldıklarını, tüm kuvvetleri harekete geçirdiklerine işaret eden Çiçek, "Marmaris'in giriş ve çıkışlarını emniyet güçlerimizle kapatarak araçları depolama yaparak ilçeye girişlerin önüne geçtik. Darbeye destek vermeyi düşünenler için 'Devlet ayakta, güvenlik ayakta, bir teşebbüste bulunursanız karşılığını bulursunuz.' demek istedik. Milletimiz de burada bize destek verdi." diye konuştu.
- "Ölümü göze alarak Cumhurbaşkanımızın yanında olduk"
O gece kendisi ve tüm emniyet güçlerinin ölümü göze alarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanında olmak için mücadele etmeye karar verdiklerine dikkati çekerek Çiçek, "Yolları kapatıp tüm talimatları verdikten sonra Cumhurbaşkanımızın yanına gittim. Cumhurbaşkanımız halka ulaştıktan sonra milletimiz meydanlara inmeye başladı." değerlendirmesinde bulundu.
Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Marmaris'ten Dalaman Havalimanına uğurladıklarını bildiren Çiçek, şöyle devam etti:
"Biz bu arada havadan, karadan, denizden tüm güvenlikleri sağladık. Daha sonra Muğla'ya geçerek kriz merkezi oluşturduk. Ben kriz merkezine geçmeden Cumhuriyet Meydanı'nda binlerce vatandaş bize Cumhurbaşkanımızı soruyordu. Ben orada bir konuşma yaparak vatandaşlara 'Hepimiz görevimizin başındayız. Cumhurbaşkanımız halkının içinde. Siz merak etmeyin ihanet çeteleri başaramadılar.' dediğimde bütün vatandaşlar 'Demokrasimizin yanındayız.' dedi. Kriz merkezine geçtiğimiz sırada suikast timini taşıyan helikopterlerin Marmaris'e Cumhurbaşkanımızın kaldığı villaya geldiği bilgisi ulaştı ama Cumhurbaşkanımız zaten bu sırada ayrılmış ve İstanbul'a iniş yapmıştı."
Suikast timine fırsat vermemek için gece boyunca yoğun çaba gösterdiklerini kaydeden Çiçek, darbeci askerlerle güvenlik güçleri arasında çatışma çıktığını dile getirdi. Çiçek, "Çatışma devam ederken bu hainler hala Cumhurbaşkanımızın orada olduğunu sanıyordu. Burada bir şehidimiz oldu. Sonra bir şehidimiz daha oldu, biz çevre illerden takviye ekip istedik. Bu güç gelene kadar hainlerin kullandığı helikopterin yakıt almaması gerekiyordu. Bunun için bölgemdeki 2 askeri birliğe telefonla ulaşarak helikopterlere yakıt verilmemesi için emir verdim. Yakıt vermeleri halinde hesabını soracağımı söyledim." ifadelerini kullandı.
Helikopterlerden birinin bu arada yakıt aldığını anlatan Çiçek, diğer 2 helikopterin ise yakıt almasının engellendiğini belirtti.
- "Polisim ve vatandaşım tek vücut oldu"
Yakıt alamayan 2 helikopterin Bodrum'daki Imsık Meydanı'nda kontrol altına alındığına işaret eden Çiçek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Diğer helikopter de bölgede kalan hainlere destek vermek için Marmaris'teki otele inmeye çalıştı fakat polisim ve vatandaşım tek vücut oldu ve o helikopteri ateş altına alarak yere indirmedi. Helikopter bölgeye inemeyeceğini anlayınca kaçtı, Imsık'a indi. Diğer helikopterlere yakıt aldırmaya zorladılar. Oradaki komutan vermedi. İçlerinde bir yaralı olduğu için kan kaybı var diye doktor bulamadıkları için Çiğli'ye kaçtılar. İzmir Valisini arayarak tedbir aldırdık ve yakaladık. Marmaris'te kaçamayan hainler sabaha kadar polisimizle çatıştı. Bu hainler helikopterden destek alamayacağını anlayınca ormana sığındılar. Ormanda bunları saklamadı. Sürdürdüğümüz başarılı operasyonlar ve vatandaşlarımızın da desteğiyle hepsini kıskıvrak yakaladık. Emniyetimiz, jandarmamız, Sahil Güvenlik ekiplerimiz tek vücut oldu ve bunları yakalayarak yargıya teslim ettik. Şimdi yargılanıyorlar. Elbette ki cezaları neyse çekecekler."
Hiç kimsenin cezasız kalmayacağını vurgulayan Çiçek, milletin birliğine, vatanın bölünmez bütünlüğüne karşı hainlik yapanların adalet önünde cezasını çekeceğini söyledi. Kendisinin de tanıklık yapması için mahkemece çağrıldığını belirten Çiçek, hukuka saygısı olduğunu, bildiklerini mahkeme huzurunda anlatacağını bildirdi.
- "Hainlerin planı, Cumhurbaşkanımızı ya kaçırmak ya öldürmekti"
Bölgeye gelerek suikast timini taşıyan 3 helikopterin silahlı olduğuna dikkati çeken Çiçek, "Bunlar hem silahla takviye ediyor hem de transfer yapıyor. Bu hainlerin planı, Cumhurbaşkanımızı ya kaçırmak ya öldürmekti fakat bunu yapamadılar. Orada şehitlerimiz oldu. Buna rağmen sabaha kadar canla başla mücadele ettik. Bu helikopterler suikast timini kaçıracaktı. Elbette Türkiye dışında başka bir yere kaçacaklardı. Bu benim tahminim." şeklinde konuştu.
Muğla dışında başka yerlerden Yunanistan'a kaçanlar olduğunu anlatan Çiçek, "Buradan oraya da kaçabilirlerdi. Başka bir ülkeye de kaçabilirlerdi. O zaman biz bu bölgede kimseyi bulamazdık. Onun için bu helikopterlere yakıt verdirmeyerek, yakıt almalarını engelleyerek suikast timinin bu bölgeden kaçışları engellendi. Bizim için en büyük başarı da budur. Zaten hepsi operasyon sonrasında menfezde, suyun içinde, ağaç tepesinde çaresiz şekilde yakalandılar. Yani bunlar yakıt alsa kaçacaktı ve şu anda belki de bulamayacaktık. Belki ülkeler arası alıp verme sıkıntıları olacaktı. Bizim dost ülkelerimiz var ama bazıları böyle şeylerde dostluklarını göstermiyorlar." şeklindeki değerlendirmeleri paylaştı.
Vali Çiçek, suikast timinin yakalanmasında bölgede mücadele eden tüm emniyet güçleri ve vatandaşlara teşekkür etti.