İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Recep Ataç Bey, Kaymakamımız Cevdet Can Beyinde katılacağı Belkaya İ.Ö.Onun yeni Yapılan Kütüphanesinin açılışı için Belkaya gelir misin? Dedi. Ne yalan söyleyeyim yarın ki haberleri yetiştiremem diye önce tereddüt ettim. Sonra Belkaya Beldesi en sevdiğim beldelerden biri, insanı, doğası ayrı bir çekiciliği var. Gelirim Hocam dedim. İlçe milli Eğitim Müdürünün arabası ile yola düştük, tabi yolda giderken doğanın bize sunduğu tüm güzelliklerin resimlerini alarak ilerledik. Belkayanın 7-8 km bu tarafında bir başka şirin Beldemiz Kutören var, Kutörene geldik ki gördüğümüz manzara bizi şaşkınlığa uğrattı. Gece gelen sel, evleri, ahırları su ile doldurmuş, Belediye personeli de geç saatlere kadar suları boşaltmak için mücadele vermiş. Sabah saatlerinde selle gelen kum ve çamuru temizleme çalışması yapılıyor. Yol kapalı grederin yolu açmasını beklerken arabadan indim, geçmiş olsun dedikten sonra haber için resimler çektim, ben en güzel kareyi yakalamaya çalışırken belediye görevlileri de bize yolu hemen açmak için çaba sarf ediyordu. Kurak geçen günlerden sonra gelen sel, acaba kuruyan topraklara bereket getirecek miydi? Bilmiyorum ama her şeye rağmen hayat ve mücadele devam ediyor. Kutören Beldesinin çalışkan Başkanı Uğur Akdoğan, yaşanan her sorun için ilgili mercilerle devamlı diyalog halinde, Beldesin çalışıyor. Hak ettiğini alacak, Konyadaki kurumlarda ellerinden geldiği kadar yardımcı olacaklar, olmalılarda Belkayaya giriyoruz, manzara burada da değişmiyor, sel burayı da basmış. Ama Kutören kadar etkili olmamış Belkaya Beldesinde. Her taraf su içinde, kesilen kerpiçleri su eritmiş onca emek zayi olmuş. Ama Belkayalı buna rağmen hayata umutla bakıyor. Belkayalı öğrencilerde hayata umutla bakıyorlar. Bu umutlarını bir mektuba dökmüşler, Umuda Mektup. Her şey bu mektupla başlamış. Okuma arzusu içinde olan Belkayalı çocuklar almışlar ellerine kâğıdı kalemi başlamışlar yazmaya mektubu bakın neler demiş o güzelim saflığın ve temizliğin timsali öğrenciler; Ben bir kasaba okulu öğrencisiyim. Bir dağ köyü çocuğuyum da diyebilirim. Çünkü kasabamız dağlarla çevrili en çok dağları görürüz biz. Bir de gökyüzünü apartmanları, zengin marketleri, renkli caddeleri televizyondan görür biliriz. Çoğumuzun evinde TVde yoktur. Bağlı olduğumuz ilçe bize 70 km uzaklıkta. Babaannem hiç görmemiş orayı, anneannem onların anneleri ve akranları da. Eğitimi bitirip günün birinde bir meslek sahibi olduğumda en büyük idealim okuluma şu anda okuduğum okuluma her türlü kitap(hikâye, dergi, ansiklopedi yardımcı ders kaynakları) yardımında bulunmak...Çünkü okulumuz, öğretmenlerimiz, kasabamız çok güzel ama en önemli eğitim aracından mahrumuz faydalanabileceğimiz hiç kitabımız yok. Kütüphanemiz bomboş, benim yıllar sonra kendimden sonraki kuşaklara yapacağım bu yardımı ben siz büyüklerimden bekliyorum. Ben sizin katkılarınızın eseri olmak istiyorum, verdiğiniz kadar sizin olacak ve saygıdeğer büyüklerim, biz şekersiz, balonsuz, topsuz geçen çocukluğumuza üzülmüyoruz. Çünkü bunlara ileride sahip olabiliriz. Çocuklarımızla geciken çocukluğumuzu yaşarız belki...Ama kitapsız geçen günlerimizi asla telafi edemeyiz. Çünkü kitapsız verimli bir büyük olmayı başaramayız. Yani biz size bağlıyız, bizden sonrakiler de bize...İlk kitabım Cingöz Aliydi benim ilk can suyumdu yani.Biz toprağa ekilen tohumlarsak bizim suyumuz, toprağımız, havamız kitaplardır bilesiniz. Onları okuyamazsak yeşerip gelişemez ve meyve veremeyiz. Kurumak, sağır, dilsiz ve kör kalmak istemiyoruz. Sizin bize dağları delen göz, dünyaya açılan pencere olmanızı istiyoruz. Su, hava, güneş istiyoruz kitap istiyoruz yani sadece kitap. Büyüklerimizin ellerinden hürmetle öpüyorum. Tüm yüreğim umutla dolu bekliyorum.Emeği geçen öğretmenlerime ve eğitim gönüllü büyüklerime teşekkür ederim.Bu mektuba kimlerden cevap gelmiş, Sayın Cumhurbaşkanımız A.Necdet Sezer kitap göndermiş, Çapkınlıkları ile bilinen Erdal Acar mektubu alınca aramış okulu neler yapabilirim diye, Cem Boyner, yayınevleri ve sanatçı Sibel Can umut olmuş hayallerine öğrencilerin, bu kampanya ile bu gün Belkaya İ.Ö.Okulunda bir kütüphane açıldı. İçinde yüzlerce kitabın olduğu Okulun tek kişilik sıralardan oluşan, tertemiz örtülerle örtülmüş örnek sınıfının tahtasına içimden geçenleri yazdım, Fidanı su, insanı kitap büyütür.