ANKARA (AA) - TANJU ÖZKAYA - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde, cuntacılara direnirken iki bacağından vurulan din görevlisi Mehmet Arif Arslan, haftanın üç günü Ankara'da görülen FETÖ davalarını takip ediyor.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan gazi Arslan, eşinin kendisini aramasıyla darbe girişiminden haberdar olduğunu, görevli olduğu Kızılcahamam'dan vakit kaybetmeden Ankara'ya gelmek için yola çıktığını söyledi.
Jetlerin alçak uçuş yaptığı sırada şehir merkezine giriş yaptığını ve durum karşısında hayretler içinde kaldığını dile getiren Arslan, "Türkiye'nin kalbi Ankara'da, kuyruğunda Türk bayrağı olan uçaklar alçak uçuş yaparak insanlara korku salıyordu. İnanılır gibi değildi, bugün hatırladığımda bile tüylerim diken diken oluyor." dedi.
O an için ne yapması gerektiği konusunda arayışa girdiğini belirten Arslan, ailesi başta olmak üzere yakınlarına telefonla ulaşarak darbecilere karşı mücadele vermek için ortak bir yerde buluşmayı teklif ettiğini aktardı.
Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'nın helikopterlerin ateşine maruz kaldığını öğrenmesinin ardından buraya gitmeye karar verdiğini anlatan Arslan, karşılaştığı bir polisin Ankara Emniyet Müdürlüğünde olayların ciddiyetinin arttığını, buraya gitmesi için telkinde bulunduğu ifade etti.
Bunun üzerine Emniyet Müdürlüğüne gittiğini kaydeden Arslan, burada gördüğü manzara karşısında büyük bir şaşkınlık yaşadığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Darbeciler, emniyetin karşısındaki köprüyü tanklarla kapatmıştı. Emniyetin yerleşkesinin içindeki bir bina tanklardan atılan bombalarla harap olmuş, yanıyordu. Köprünün altına sığınan insanlarda panik ve korku hakimdi. Jetlerin emniyeti bombalamasıyla bu tablo bir anda değişti. Yaklaşık 500 kişilik bir grup tankların üzerine ölümüne yürüdük. Kararlığımızı gören cuntacılar bize ateş etmeye başladı. Bu sırada okunan sala sesleri vatan hainlerine korku, vatan aşkı olanlara cesaret vermişti. Tankların üzerine çıktık, ciddi bir mukavemetin karşısında bir o kadar da ciddi bir direniş söz konusuydu. Şehitlerimiz oldu, buna rağmen geri adım atmayıp tanklardan bazılarını çalışamaz hale getirdik. Bir zaman sonra bacaklarımda ağrı hissettim, adım atamaz haldeydim. Baktım ki vurulmuşum."
- "Tarihe not düşmek için kitap hazırlayacağım"
Tedavisi boyunca koltuk değneği kullandığını, bu haliyle demokrasi nöbetlerine katılmayı ihmal etmediğini söyleyen Arslan, 15 Temmuz akşamı verdiği demokrasi mücadelesini, şimdi de darbecilerin yargılandığı mahkeme salonlarında sürdürdüğünü kaydetti.
Bu kapsamda haftanın üç günü Ankara Sincan Cezaevi Yerleşkesi'nde görülen FETÖ darbe davalarını takip ettiğini anlatan Arslan, "Duruşması devam eden FETÖ darbe davalarının hepsini takip etmeye çalışıyor, izlenimlerimi not ediyorum. Bu davaları yakından takip etmek, 15 Temmuz akşamı darbecilere karşı verilen mücadelenin final perdesidir. Ülkemizin geleceğine kastetmek isteyenler hak ettikleri cezayı alana kadar bu mücadeleyi sürdürecek, mahkeme sürecinin takipçisi olacağız." diye konuştu.
Davaların iddianamelerine avukatlar aracılığıyla ulaştığını, günler öncesinden duruşmalara hazırlık yaptığını ifade eden Arslan, yaklaşık 10 aydır devam eden davaların sanıklarını, isnat edilen suçlamaları ve hangi aşamaya gelindiğini kayıt altına aldığını söyledi.
Yargılama sonucunda duruşmalarda tuttuğu bu notları kitap haline getirmek istediğini ifade eden Arslan, "Türkiye tarihi açısında oldukça önemli bir süreç yaşıyoruz. Zira suçüstü yakalanmış darbeciler yargılanıyor. Yargılamalar bugün bize rutin bir olay gibi gelse de gelecek nesiller bu süreci büyük bir merakla anlamaya çalışacak. Bu nedenle bugünlere ilişkin yaşadıklarımı ve duruşmalarda not ettiklerimi geleceğe aktarmak ve tarihe not düşmek için bir kitap hazırlayacağım." ifadelerini kullandı.
AA