SAMSUN (AA) - Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kontrollü darbe girişimi iddiasına ilişkin, "Bu aziz millete bir özür borcun var Sayın Kılıçdaroğlu, özür dileyeceksin. Şehitlerin ailelerinden, gazilerden özür dileyeceksin. Bunun açıklaması yok, bunun başka affı da olmaz." dedi.
Bakan Kılıç, Samsun'da Diriliş Fikr-i Asım Fikir ve Düşünce Derneğinin Atakum Belediyesi Yalı Kafeterya'da düzenlediği kahvaltıya katıldı.
Burada konuşan Kılıç, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz'un kontrollü bir darbe olduğunu iddia ettiğini hatırlatarak, "Yazıklar olsun. Başbakanımız dün sordu, sen niye Yenikapı'ya geldin madem bu kontrollüydü. Sayın Kılıçdaroğlu 15 Temmuz gecesi işler kızışmaya başlayınca, ortalık alevlenince kendi itiraf etti, Bakırköy Belediye Başkanının evine gitmiş. Biz meydanlardaydık. Ben bu arada Cumhuriyet Halk Partisi milletvekillerinden de bir ses çıkmasını beklerdim." diye konuştu.
15 Temmuz gecesi CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in Meclis'te olduğunu belirten Kılıç, şöyle devam etti:
"15 Temmuz gecesi hakkını teslim edelim CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel o gece Meclis'teydi. Yanında CHP milletvekilleri vardı. Peki o F-16'yı kullanan, o FETÖ terör örgütü üyesi hain, o ihanet içindeki alçağın attığı bomba şöyle bir 30 metre daha sola düşseydi genel kurulun içine düşecekti. Ey Kılıçdaroğlu senin milletvekillerin de o zaman orada hayatını kaybedecekti. Bu muydu, kontrollü darbe girişimi? Ama o milletvekillerinden bir tanesi çıkıp demedi ki, 'Sen ne diyorsun Sayın Genel Başkanım, biz oradaydık neyin kontrollüsü, bizim üzerimize ateş yağdırdılar. Karşımızda Genelkurmayı bombaladılar. Bunlar mı kontrollüydü?' Ama anlaşılan sen o koltukta kontrollü bir şekilde oturuyorsun."
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun 7 seçim kaybettiğine işaret eden Kılıç, "7 seçim kaybedip, hala genel başkanlık koltuğunda oturan tek kişi. Diyor ya 'tek adam, tek adam'... Türünün tek örneği olarak tek adam. Şimdi 8'e gidiyor. Biz 16 Nisan'da 'evet'in yüksek bir oranda çıkmasıyla beraber Cumhuriyet Halk Partisini de kurtaracağız. Ona gönül verenleri de kurtaracağız, çünkü diyecekler ki, 'yeter artık, yeter, bırak şu koltuğu. Seçilerek gelmediğin o koltuğu bırak artık. O seni kontrollü olarak buraya koyanların, burada sana destek olanların seni kontrol etmesine artık izin vermiyoruz, lütfen git' diyecekler diye, ümit ediyorum ben." değerlendirmesinde bulundu.
- "Kılıçdaroğlu bu aziz millete özür borcun var"
15 Temmuz gecesinde 14 yaşındaki Adviye Gül'ün gazi ve 16 yaşındaki Abdullah Tayyip Olçok'un da şehit olduğunu hatırlatan Bakan Kılıç, "Sayın Kılıçdaroğlu, bu milletin genci de kadını da erkeği de yaşlısı da çocuğu da bayrak söz konusu olduğunda, milletin geleceği söz konusu olduğunda, cumhuriyet söz konusu olduğunda, istiklal söz konusu olduğunda, istikbal söz konusu olduğunda gözünü kırpmadan canını verir. Sen o gece meydanlarda yoktun, o gece televizyonlardan seyrettin darbe girişimini. Onun için istersen bir özür dile bu milletten. Bu aziz millete bir özür borcun var Sayın Kılıçdaroğlu, özür dileyeceksin. Şehitlerin ailelerinden, gazilerden özür dileyeceksin. Bunun açıklaması yok, bunun başka affı da olmaz." ifadesini kullandı.
- "Tüm terör örgütlerini ve tüm terör eylemlerini lanetliyoruz"
Türkiye'nin dünyada terörle mücadelede en önde giden olduğunu vurgulayan Bakan Kılıç, şunları dile getirdi:
"Terörün dili, dini, ırkı, milleti hiç bir şeyi olmaz. Dini olmaz, inancı olmaz. Terörist teröristtir ve terör terördür. İsveç'te en son, tırı masum insanların üzerine sürdüler ve bildiğim kadarıyla 3 kişinin ölümüne neden oldular. Bunu da lanetliyoruz, Allah bunların hepsini kahretsin. Ama tek bir şey istiyoruz, siz de terörle mücadelede bizim yanımızda duracaksınız. Tüm terör örgütlerini ve tüm terör eylemlerini lanetliyoruz. Fransa'da Almanya-Fransa maçı esnasında Fransız Cumhurbaşkanı stadyumun içindeyken kapısında bir terörist bomba patlattı, intihar eylemi yaptı. Aynı gece 3 tane daha terörist intihar eyleminde bulundu. Biz ne dedik, 'terörü lanetliyoruz, bunun karşısında hep beraber duracağız' dedik. Biz çıkıp da 'Avrupa Futbol Şampiyonasına gitmeyiz' demedik, Fransa'da terör var' demedik, tam aksine teröre inat oraya gideceğiz ve orada olacağız dedik. Bu işle böyle mücadele edilir.
Almanya'nın "ajanlık yapıyor" diye Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) camilerinde görev yapan imamların evine girdiğine dikkati çeken Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İmamların evlerine girdi. Bunlar din görevlisi. Yani aralarında hata yapan, yanlış yapan kişiler var ise sen nasıl koca bir kurumu itham ediyorsun. Böyle bir genelleme yapabilir misiniz? Bu doğru değil. Afrika'da Namibya Almanya'yı şikayet etmiş ve dava açmış, 30 milyar avro. Niye biliyor musunuz? 'Almanya bize soykırım yaptı' diyerek dava açmış. Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, o önce gidecek Almanya'da kendisini seçenlerin dertleriyle ilgilenecek, Alman parlamentosunun bir milletvekili olarak tarihle yüzleşecek. Bizim tarihimizde saklayacak hiç bir şeyimiz yok. Her şeyimiz açık. Ama vatandaşlarımız orada çok güzel cevap verdi. Bugün Avrupa'da oy verme işleminin son günü, katılım öyle bir noktaya varmış durumdaki sandıklarda kuyruk üstünde kuyruk var. Katılım üst seviye çıkmış durumda. Oylarını kullanıyorlar ve bu ülkenin geleceğine katkı veriyorlar. İşte biz böyle demokrat milletiz. Bizim vatandaşımız sandıkta söyler söyleyeceğini..."
AA