Soruldu Peygamberimize: Dünyalık/ganimet elde etmek için savaşırken ölen şehit olur mu? Cevap verdi: Hayır!
Peki, kahramanlığını göstermek için savaşırken ölen şehit olur mu? Cevap yine, hayır oldu.
Soruldu, o halde kimdir şehid diye. Cevap netti: Allah’ın kelimesi/dini en yüce olsun diye savaşırken can veren kimsedir gerçek şehid!
Şehîd, dini bir kavramdır. Yüce Allah’ın ismidir. Yüce Mevlâ, kendi uğruna candan geçenlere kendi adını vermiştir. Dolayısıyla şehidin ne olduğunu din tanımlamıştır. Hal böyle iken, sana göre, bana göre, ona göre, kanaatimce, bencelere göre şehit tanımlanamaz ve bunlara göre olmaz. Dinin sahibinden başka hiç kimse de şehit kavramını tanımlayamaz. Birileri dinin tarifine uymayan ölüler(in)e şehit dese, onlar şehit olmaz.
Şimdi biz de açık ve net bir şekilde söyleyelim:
İnancı olmayan kimse hangi şartlarda ve ne şekilde öldürülürse öldürülsün şehit olmaz!
Dünyevî ve süflî emeller uğruna mücadele ederken ölen kimseler şehit olmazlar!
Din, mukaddesat ve insanlık düşmanlarına hizmet ederken ölenler şehit olamaz!
Hangi şartlarda olursa olsun, beline bağladığı bombayı, kadın çocuk demeden kalabalıklar içerisinde patlatıp kendisi de paramparça olan kimse şehit olmaz!
Dilinde tekbir ile müslümana kurşun sıkarken ölen kimseler şehit olamaz!
Bu gerçekler ışığında kimse, kimseyi aldatmaya kalkmasın. Allah’a rağmen kendi kafasına göre tanımlar uydurmaya yeltenmesin. Yüce Allah’a din öğretmeye, O’nun söylemediğini söyletmeye kalkmasın. Tarih boyunca Peygamberler ve Peygamberimiz, onlarla beraber iman edenler, ne sıkıntılar çektiler, ancak onlardan hiç biri intihar eylemcisi olmadı ve bunu kahramanlık saymadı.
Nitekim Peygamberimizin safında müşriklere karşı savaşan ve savaşırken ölen Kuzman isimli kişi, şehit sayılmadı. Çünkü Kuzman, kahramanlığını göstermek için savaşa katılmıştı. Yoksa onun savaşı ve ölümü Allah için değildi.
Bir savaş öncesi, Müslüman olmadığı halde Peygamberimizin safında düşmanla savaşmak isteyen adamı da Peygamberimiz şöyle uyarmıştır: Önce Müslüman ol, sonra savaşırsın!
Bir başka hadislerinde Peygamberimiz, görsünler-desinler diye savaşırken ölen kimsenin asla şehit sayılamayacağını ve yüzü koyun cehenneme atılacağını haber verir.
Elbette şehitler ölmez, onlar ölümsüzlük iksirini içenler, son nefeslerini verirken ilahî ikramlara mazhar olup bağışlanan ve cennetlere uçanlardır. Şehidler tevhid ağacını kanlarıyla sulayanlar ve sonraki müminlere ruh veren yiğitlerdir. Gerçek şehitlerimize rahmet olsun, mekanları cennet, makamları âli olsun!