ANKARA (AA) - MUHAMMED TORUNTAY - AK Parti Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Şehirlerin Ekonomik Beklentileri Forumu kapsamında 60 ilde çalışmaların tamamlandığını belirterek, "Yerli otomobil projesinin sahada çok ciddi bir heyecan oluşturduğunu, gittiğimiz her ilde 'Biz de bu projeye ev sahipliği yapmak istiyoruz, en azından bir bölümüne ev sahipliği yapmak istiyoruz' şeklinde bir talep olduğunu görüyoruz." dedi.
Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığının 81 ilde düzenlediği Şehirlerin Ekonomik Beklentileri Forumu kapsamındaki çalışmaların çok yoğun bir şekilde devam ettiğini, 60 ilde forumların tamamlandığını, geriye 20 il kaldığını söyledi.
Forumların düzenlendiği illerde doğrudan AK Parti teşkilatları, sivil toplum örgütleri ve iş dünyasından veriler elde ettiklerini belirten Yılmaz, "Çok önemli tespitler var. Ama 81 il tamamlandığı zaman asıl büyük tablo ortaya çıkacak. Bir taraftan her şehirle ilgili il raporları hazırlıyoruz, diğer taraftan da bu illeri entegre ederek bölgesel ve ulusal düzeyde sonuçlara ulaşıyoruz. Sadece o ille ilgili değil, komşu illerle birlikte değerlendirdiğimizde ortak noktalar, farklı noktalar tespit ediliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz, forumlarda yapılan tespite göre en fazla memnuniyet duyulan konunun yeni kurulan üniversiteler olduğunu, ulaşım, sağlık, enerji ve baraj gibi alanlarda yapılan yatırımların illerde vatandaşlar tarafından büyük bir memnuniyetle karşılandığını söyledi.
Şehirlerde devam eden projelere ilişkin yapılan tespitlere değinen Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ulaştırma ile ilgili projeler başta olmak üzere birçok projede vatandaşımızın beklentilerinin devam ettiğini görüyoruz. Geleceğe dönük beklentilere baktığımız zaman özellikle tarım ve kırsal kalkınma ile turizm gibi sektörlerin ön plana çıktığını görüyoruz. Şehirlerimizin bu anlamda sahada beklentilerini görüyoruz. Sorunlar, sıkıntılar nedir diye baktığımızda bürokrasiden bir şikayet tespit ediyoruz. Bürokrasinin daha hızlı ve daha etkili çalışmasını istiyor toplumumuz ve saha. Bunu her gittiğimiz yerde aşağı yukarı görüyoruz. Belediyelerde de yine ekonomik anlamda beklentilerin yükseldiğini görüyoruz. Özellikle bu izin ve ruhsat süreçlerinin daha hızlı işlemesi, üretim alanlarına dönük altyapı çalışmalarına öncelik verilmesi gibi konuların ön plana çıktığını görüyoruz."
Yılmaz, bazı makro projelerin illerde yansımaları olduğuna dikkati çekerek, "Örneğin yerli otomobil. Bunun sahada çok ciddi bir heyecan oluşturduğunu, aşağı yukarı doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine gittiğimiz her ilde 'Biz de bu projeye ev sahipliği yapmak istiyoruz, en azından bir bölümüne ev sahipliği yapmak istiyoruz' şeklinde bir talep olduğunu görüyoruz. Bu da aslında ülkemizin artık bir sıçrama yapma iradesini gösteriyor. Bu çalışmalarda söylenmeyen hususlar da bizim için önemli. Eskiden dile getirilip de şimdi dile getirilmeyen sorunlar olduğunu görüyoruz. Türkiye'nin artık birtakım meseleleri aştığını görüyoruz." diye konuştu.
Vatandaşlarla yaptıkları anketlere değinen Yılmaz, "AK Parti hiçbir zaman masa başında siyaset yapan bir parti olmadı. Vatandaşın talep ve beklentileri bizim bütün politikalarımızın odağını oluşturur. Bütün birimlerimizle sahadayız, illerdeyiz ve vatandaşımızla birlikteyiz." ifadesini kullandı.
- "Türkiye bir numara oldu"
Geçtiğimiz günlerde açıklanan ihracat ve büyüme rakamlarına ilişkin Yılmaz, "Çok çok sevindirici bir sonuç, 2017 yılında 7,4 gibi bir büyüme sağladık. G20 ülkeleri içinde Türkiye bir numara oldu. G20, dünya ekonomisininin yüzde 85'ini ifade ediyor. Hindistan, Çin gibi ülkeleri geride bırakarak burada Türkiye birinci oldu. OECD ve Avrupa grubuna baktığınız zaman bir tek İrlanda var Türkiye'den daha yüksek büyüyen, o da küçük ölçekli bir ekonomi. İrlanda'yı bir kenara alacak olursanız oralarda da Türkiye'nin muadili olan ekonomilere baktığımız zaman bir numara olduğunu görürsünüz." diye konuştu.
Yılmaz, Türkiye ekonomisinin dayanıklı olduğunun altını çizerek, "Bazıları bu başarıyı küçümsemeye, gölgelemeye çalışıyor. Bunlar ülkemizin moralini bozma çabalarından başka bir şey değil. Türkiye gerçekten hepimizin iftihar etmesi gereken bir performans gösterdi." değerlendirmesini yaptı.
Yılmaz, Türkiye'de kapsayıcı ve istihdam dostu bir büyüme yaşandığını, 2017 ve 2018 yılının ocak aylarını kıyasladığında 1 milyon 619 bin ek istihdam üretildiğinin görüldüğünü ve bunun takdir edilmesi gerektiğini dile getirdi. Yılmaz, tüm Avrupa'da ise bu rakamın 2 milyon civarında gerçekleştiğini aktardı.
- "Hükümetimiz bazı inisiyatifler alacaktır"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın faizlerin düşürülmesi gerektiği yönündeki sözlerini de değerlendiren Yılmaz, şunları söyledi:
"Faizlerde önemli bir yükseliş söz konusu, işte bu yükselişi bir şekilde geriye doğru çekme yönünde bir irade ortaya koymuş durumda Sayın Cumhurbaşkanımız. Hükümetimiz de bu konularla ilgili bir çalışma yürütüyor. Sayın Başbakanımızın koordinasyonunda bir çalışma yürütülüyor. Bunun sonuçlarını hep birlikte göreceğiz. Muhtemelen içinde farklı unsurların olduğu bir tedbirler paketiyle bu faizleri daha aşağıya çekme yönünde hükümetimiz bazı inisiyatifler alacaktır." dedi.
- "2018'de yüzde 5,5 büyüme öngörüyoruz"
Yılmaz, Türkiye'nin 2018 ekonomik beklentilerine ilişkin, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Şimdi bu yüksek performansın üzerine inşallah büyümemizi devam ettireceğiz. İstikrarlı bir şekilde büyümeye, kapsayıcı, topluma refah üreten büyümeyi sağlamaya devam edeceğiz. 2018'de en az yüzde 5,5 büyüme öngörüyoruz. İhracatımız geçen yıl 157 milyar doları bulmuştu. Şu an itibarıyla geriye dönük 12 ay gittiğinizde 160 milyar doları aşmış vaziyetteyiz. Bu yılın sonunda ise 170 milyar doları aşacağız inşallah."
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen'in "Türkiye'de can ve mal güvenliğinin olmadığına" ilişkin açıklamalarına yönelik değerlendirmelerde de bulunan Cevdet Yılmaz, şunları söyledi:
"Son 15 yılda hiçbir seçimden galip çıkamamanın getirdiği bir eziklik, bir psikolojik baskı altındalar. Bu psikoloji içinde de sağlıklı düşünemiyorlar herhalde. Kendi ülkelerine zarar veren bir anlayış içinde hareket ediyorlar. İktidarı eleştireceğiz derken, iktidara dönük bir muhalefet yapalım derken aslında ülkeye muhalefet ettiklerinin, ülkenin menfaatlerine dönük zarar verici bir tavır içinde olduklarının farkında bile değiller. Eğer farkındalarsa, bu çok daha kötü bir durum tabii. Gerçekten biz anamuhalefet adına söyleyecek fazla bir söz bulamıyoruz.
Türkiye yatırım almasa, yatırım yapılmasa, ticaret olmasa bu büyümeyi, gelişmeyi ve istihdamı sağlayamazdı. Son 15 yılda Türkiye'nin ekonomisi üç kattan fazla büyümüş vaziyette. Bu başarıları sağlamasa, bunu da topluma yaymasa, bu refahı, sosyal adaleti gözeten bir anlayış içinde olmasa AK Parti zaten iktidarda kalamazdı. Ben muhalefete şunu tavsiye ediyorum, bu tür polemikler üretmek, ülkenin başarılarını gölgelemek yerine otursunları biraz emek harcasınlar, akıl teri döksünler, politika geliştirsinler. Politikasızlığın olduğu bir ortamda dedikodu olur, polemik olur, sloganlar olur. Halbuki siyaset politikalarla yürümesi gereken bir alandır."
AA