ANKARA (AA) - DUYGU YENER - Türkiye’de grip mevsimi nedeniyle şubat ayından itibaren vakalarda artış olduğu, özellikle kapalı ortamda bulunanların gribe yakalanma riskinin yükseldiği belirtildi.
Dr. Sami Ulus Çocuk Hastalıkları Enfeksiyon Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Gönül Tanır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, havaların yeniden soğumasıyla grip ve soğuk algınlığı vakalarında artış olduğunu söyledi.
Soğuk algınlığı ve gribin iki ayrı klinik tablo olduğunu belirten Tanır, "Soğuk algınlığına çok çeşitli virüsler neden olabilirken gribe İnfluenza A ve B virüsleri yol açar. Her yıl, bir önceki yılın ekim ayından başlayıp mart ayına kadar uzayan İnfluenza mevsimi vardır. Buna mevsimsel İnfluenza diyoruz. Bu mevsimsel İnfluenza her yıl bu aylar beklenir." dedi.
Gribin bulaşma şeklinin en fazla damlacık yoluyla olduğunu aktaran Tanır, gripli bir kişinin ağzından ve burnundan çıkan salgıların karşısındaki kişiye temas etmesi halinde bu kişinin de gribe yakalanması ihtimalinin çok yüksek olduğunu söyledi.
Tanır, grip olan bir kişinin temas ettiği yüzeylere dokunanların ellerini yıkamamasının da hastalanmasına neden olacağını vurgulayarak, "İnfluenza kalabalık yerlerde görülür. Okullarda, kreşlerde, toplu yaşanan yerlerde, ev içinde bir kişi hastalandıktan sonra ikinci kişinin hastalanma riski vardır. Her yıl bu mevsimsel grip vakalarında artış bekleriz." diye konuştu.
Doç. Dr. Tanır, 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı bulunanların, sağlık çalışanlarının grip mevsimi başlamadan önce mutlaka aşı yaptırması gerektiğine dikkati çekerek, "İnfluenza, aşısı olan ve aşıyla önlenebilen bir hastalık. Aşıyı öneriyoruz. Gebelerin de mutlaka aşılanması gerekiyor. 39-40 dereceyi bulan ateş, kas ve eklem ağrıları, halsizlik, titreme, burun akıntısı ya da tıkanıklığı, çok sayıda belirtiyle ortaya çıkan ve insanı yatakta tutan bir hastalıktır. Soğuk algınlığı olan bir kişide ateş ve kas ağrıları olmaz. Sadece burun akıntısı, tıkanıklığı ve öksürük olur."
- Grip olan kişi 3 gün evden çıkmamalı
Grip olan bireylerin toplumdan kendisini ayırması gerektiğini ifade eden Tanır, şunları kaydetti:
"Gripli olan birey, hastalığı iyileşene kadar üç gün kendine ayırmalıdır. İnfluenzalı bireyler toplum içine çıkarsa yeni yeni vakaların toplum içinde olması mümkündür. Domuz gribi dediğimiz virüs şu anda mevsimsel grip virüsüdür. Bu seneki aşının içinde 'H1N1' virüsü de vardır. İnfluenza kendi yapısında başka hayvanlardan antijen alarak kendini değiştiriyor. Her sene aynı İnfluenza olmuyor. Biz bu mevsim hangi virüsler değişiyor, izliyoruz. Gelecek seneki aşı buna göre hazırlanıyor. Ailelere önerim, çocuklarına sık sık el yıkamayı öğretmeleridir. Bizim salgılarımızla bulaşan yüzeylere değdikten sonra elimizi yıkamazsak bu, hastalanmamıza neden oluyor."
Tanır, hem çocukların hem de büyüklerin solunum hijyenini öğrenmesi gerektiğini aktararak, "Havaya hapşırmak yerine dirseğinizin ön kısmına ya da mendile hapşıracaksınız. Hastalanan çocuğu okula göndermemek de bir önlemdir. Mevsimsel olarak gripte artış var, şubatta artış olur, mart sonuna doğru düşer." sözlerine yer verdi.
AA