Söz; kişinin inanç, görüş, düşünce ve davranışlarının dilidir.
Söz kişinin aynasıdır, portresidir, için dışa yansımasıdır.
Hz. Ali : "Kişi, dilinin altında gizlidir" buyurarak bu gerçeği dile getirmiştir.
Yine o şöyle buyurur: "Bana soru soranın zekâ seviyesini, sorduğu sorudan anlarım."
İnsan, inandığından, düşündüğünden ve yaptığından başkasını söylememelidir. Kim bunun tersini yaparsa bu yalan olur hakikatin gizlenmesi olur, aldatma olur, ikiyüzlülük olur, münafıklık olur riyakârlık olur.
Gıybet, lâf taşıma, iftira,yalan yanlış, çirkin söz söylemek, zaten güzel insanların işi olamaz.
Omurgalı insan sözünü açıkça söylemekten çekinmez ,Konuşacağı zamanı bilir ,hiçbir zaman gereksiz yerde gereksiz şekilde konuşmaz.
Fitne ve fesadın ayyuka çıktığı dönemlerde söz söylemek , söz dinlemek söylenileni anlamak çok zordur . Fitne ortamı aklı baştan alır hamaseti ve kazanmayı önceler.
İnsanların konuşması kısa, öz ve anlaşılır olmasına da özen gösterilmelidir ki, değilse Hz. Ali'nin şu sözleri ile muhatap olunmaması mümkün değil. "Çok konuşanın hatası çok olur" diyor.
Hz. Ali'nin şu sözleri de önemlidir: "Konuşmadığın sürece söz sana tâbidir. Söyledikten sonra sen, onun mahkûmu olursun."
Çok gereksiz ve dikkatsiz konuşmamak demek, haksızlık karşısında susmak anlamına gelmez elbet. Söz yerinde olursa faydalıdır.
Günümüzde insanların yüz yüze konuşmaktan daha çok sosyal medya vasıtası ile iletişim kurduğunu düşünürsek bu alanda müptezelliğin ,aşağılığın, bayağılığın, seviyesizliğin, saygısızlığın , çirkinliğin diz boyu olduğu ortamı görebilirsiniz.
"Güzel söz, güzel insanlara, kötü söz de kötü insanlara yaraşır.,"
Hz. İsa, bir gün insanlara güzel, yumuşak ve etkileyici bir dille İslâm'ı tebliğ ediyor. Toplumun içerisinden biri, devamlı çirkin sözlerle hakaret ediyor Hz. İsa Havarilerinden biri dayanamayıp: "Ey İsa! Sen de ona söyledikleriyle mukabele et" diyor. Hz. İsa'nın cevabı çok manidar: "Herkes torbasında olanı satar. Benim yanımda bu var; onun yanında o." Kuşkusuz her yaptığımızdan ve söylediklerimizden; ya da yapmamız gerektiği halde yapmadıklarımızdan, söylememiz gerektiği halde söylemediklerimizden sorulacağız.
Herkes kendini bir hesaba çeksin: En doğru, en güzel sözlerimi söylüyorum yoksa Gıybet, lâf taşıma, iftira, yanlış, yalan, çirkin söz söylüyorum.
Kuşkusuz; sözün en güzelini dinlemek, anlamak, yaşamak ve konuşmak, dilimizi ve hayatımızı O'nun la süslemek güzelleştirecektir bizi.
Şüphesiz ki; sözün en güzeli bizi olgunlaştıracak, çirkinlikten, kötülük ve hamlıktan koruyacaktır.
Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir.
Söz var, sevgi ve saygı var eder.
Söz var, nefret ve öfke celp eder.