Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yayımlanan tebliğlere göre, 1 Eylül 2024-31 Ağustos 2028 dönemini kapsayacak şekilde hamsinin toplam avlanabilir miktarı 400 bin ton olarak belirlendi. Bu karar, bazı balıkçılar arasında tartışmalara yol açtı. Doğu Karadeniz Balıkçı Kooperatifleri Birliği Başkanı Ahmet Mutlu, kota uygulamasının denizlerdeki hamsi popülasyonu üzerindeki etkilerini ve balıkçıların ekonomik durumunu yeterince dikkate almadığını belirtti.
Kota Uygulamasının Sağlıklı Olmadığını Belirtti
Ahmet Mutlu, kota uygulamasını eleştirerek, “Burada konu, 400 bin ton veya 300-200 bin olması değil, konu, kota uygulamasının dayanağıdır. Bizim sularımızda 9 santim olarak belirlenen hamsiyi besliyoruz, büyütüyoruz ve büyük riskler alıyoruz. Ancak bu hamsi, başka ülkelere gidiyor ve orada daha küçük boylarda avlanıyor. Biz neden büyütüp beslediğimiz hamsiyi başkalarına avlatıyoruz?” şeklinde konuştu. Ayrıca, kota uygulamasının arz-talep dengesini bozarak, fiyatları yükselteceğini iddia etti.
Ekonomik Etkiler ve Balıkçılığın Önemi
Mutlu, Karadeniz'deki balıkçılığın bölgesel ekonomik krizden etkilenmemesinde büyük rol oynadığını vurguladı. “Her teknede 35-40 kişi çalışıyor. Ayrıca, kamyoncular ve fabrikada çalışan birçok insan var. Bu tekneler, bacasız fabrikalar gibi çalışıyor ve bu faktörlerin göz önüne alınması gerekiyor” dedi. Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslama yaparak, Türkiye’nin balıkçılarının daha iyi desteklenmesi gerektiğini belirtti.
Yeni Çözümler ve Destek Talepleri
Mutlu, devletin balıkçılığa daha fazla destek vermesi gerektiğini ifade ederek, “Devlet balıkçının arkasında olsun, yeni ülkeler ve pazarlar bulsun. Balıkçılar her zaman başarılı olabilir, ancak bu destekle daha da ilerleyebilirler” dedi. Ayrıca, balıkçılığın sürdürülebilirliği ve deniz kaynaklarının korunması için uluslararası işbirliğinin önemine dikkat çekti.