Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil!
Hannibal!
Adı "Tanrı Baal'in oğlu" anlamına geliyordu.
Tutkulu bir savaşçıydı.
Savaş taktikleri günümüz askeri akademilerinde ders olarak okutulan bir lider o.
Daha dokuz yaşındayken babası tarafından Roma İmparatorluğu’nu yıkmaya yemin ettirildi.
Ömrünün sonuna kadar Roma'dan nefret ederek yaşadı.
Sözünü tutmak için harekete geçmekte gecikmedi.
Önce Kartaca ordusuna komutan oldu.
Sonra çevresindeki toplulukları yenerek gücünü büyüttü.
Sonunda o gün geldi.
100 bin asker ile Pirene ve Alp Dağları'nı geçip, Roma'ya hiç beklemediği anda, hiç beklemediği bir yerden saldırmak için harekete geçti. Romalılara bir sürprizi daha vardı, yanında 37 savaşçı fil götürüyordu.
Böyle bir plan mantıktan değil ancak üstün bir hayal gücü ve yakıcı bir tutkudan doğabilirdi.
Askerleri Afrika'nın sıcak iklimine alışkındı, Alplerin sert kış şartlarında ne yapacaklarını bilmiyorlardı. Her gün binlerce askeri donarak ölüyordu. Ama o yoluna devam etti.
Alpleri geçerken bir kaya tarafından yol kapandığında, birçok insan soğuk ve umutsuzlukla mücadele edip dönmeyi düşünürken, o şu efsanevi cümleyi söyledi:
"Ya bir yol bulacağız, ya da bir yol açacağız!"
Takıldıkları kayayı, asitli ekşi şarap ile eritip ilerlediler. Soğuktan 100 bin askerinin yarısını kaybetse de, Hanibal Alpleri 15 günde geçti. Hannibal'in bu sözü bir çok insana ilham verdi.
…
"Dünya üç grup insandan oluşur," der "Sonuçları ortaya çıkaran küçük bir başarılı grup, olup biteni seyreden oldukça büyük bir diğer grup ve nelerin olup bittiğini bilmeyen muazzam bir kalabalık."
Siz hangi kesimdensiniz?
Hangileri arasında olmak istiyorsunuz?
Bunun cevabını vermek yine sizin elinizde.
Okulların açılması ile yeni bir fırsat tüm örgencilere tekrar sunulmuş durumda.
Acaba sonuçları ortaya çıkaran küçük bir grubun içinde mi yer almak istiyorsanız
Birinci göreviniz başarılı olmak, ikinci göreviniz çevrenizdeki başarılı insan sayısını artırmak. Çevrenizdeki insanları başarılı yapabilmeniz kendinizi başarılı yapabilmenize, kendinizi başarılı yapabilmeniz de başkalarını başarılı yapabilmenize bağlı.
Başarılı olmak ve başkalarını başarılı yapmak birbirinin içine geçmiş süreçlerdir.
Bu ülkede her insan kendinden olanı çoğaltmaya çalışıyor. Mafya babaları mafya gençliğini, sağcılar sağcıları, solcular solcuları çoğaltmaya çalışıyor.
Bizler ise bu ülkenin metropolünden köyüne kadar başarılı insan sayısını artırmasını istiyoruz.
Daha fazla başarılı insan yetişmesi ile daha iyi bir Türkiye nin kurulabileceğini güneş ve ay kadar gerçek.
Başarılı olmanın temeli, bir işi, ruhunu katarak, elinden gelenin en iyisini yaparak, çevresindeki herkesten daha iyi yaparak yaşamaktır. Kendi kendine yetebilmenin, kendi ayakları üzerinde durabilmenin, kimseye muhtaç olmadan yaşayabilmenin baş şartı budur.
Buda tamamen size bağlı.