Özellikle geçtiğimiz yıl, Aykut Kocaman’ın oynattığı “zevksiz” futbol nedeniyle kombine almayanlar, kombinesi olup da maça gelmeyenler, “sıkıyor bu adamın futbolu” deyip stadyumun yanından geçmeyenler, neredeyse hepsi Sivasspor maçında tribünde yerini almıştı. Zevk veren futbol izleteceğiz diye saçma sapan işler yapan yöneticiler heyecanla, taraftarlar ise erteledikleri öfkeyle izlediler maçı.
Ha bir de, “40 yaşındaki Eto’o’yu niye aldılar” diye müzmin muhalifler de adamın yaptığı işleri hayranlıkla izledi.
Sivasspor’a karşı yine ilk golü bulmak için kontrollü baskı uygulatan Sergen Yalçın, istediğini aldı. İlk 15 dakikada kanatları doğru kullanıp Eto’o’nun da büyük katkısı ile öne geçtiler. Skubiç saklanıp attığı ve özlenen gollerine bir yenisini daha ekleyip takımı çok rahatlattı.
Sivasspor da, fazla kışkırtmadan, Konyaspor’un panik halinden yararlanma amacıyla sakin ve fazla öne çıkmadan bir taktikle oynadığı için Atiker Konyaspor rakip kalede ilk yarı boyunca pozisyon bulmaya devam etti.
İkinci yarıda Sivasspor canlanmak isterken Konyaspor, bitirici darbeyi vurdu. İki pozisyonda basit hatalar yapan Mehdi, öyle bir gol attı ki ağzımız açık izledik. Ama öncesinde yine Eto’o’nun büyük emeği vardı. Bütün takım savunmadayken Sivas’ın kendi kalesine yakın bölgede rahat pas yapmasına imkan vermedi ve büyük bir enerjiyle takımına yoktan pozisyon kazandırdı ve hol geldi.
İkinci golden sonra Yeşil Beyazlılar, önde basmanın iki kez daha mükafatını aldı. Ömer Ali’nin kovaladığı topa ceza sahası dışında elle müdahale eden Kaleci Tolgahan, kırmızı kartla oyun dışı kaldı. Serbest vuruştan akıl dolu bir Eto’o golü geldi. 5 dakika sonra yine Ömer Ali getirdi yine Eto’o attı. Sonrasında Ömer Ali’nin nöbetini Volkan aldı, bir de o attı.
Muhteşem bir gündü. Eto’o coştukça Konyaspor coştu. Tribünler coştu. Konya coştu. Herkes derin bir nefes aldı.
5-0 biten maçın verdiği moralden çok iyi faydalanmak gerek. Eto’o’nun da kıymetini çok iyi bilmek gerek.