Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Başkanlığı görevini de sürdüren Prof. Dr. Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, inmenin beyin damar hastalıklarından ani olarak ortaya çıkan ve çok hızlı tedavi gerektiren bir durum olduğunu söyledi.
Tedaviye çabuk ulaşabilmenin, inme tedavisindeki önemine dikkati çeken Öztürk, kaybedilen her dakikanın beyinde milyonlarca hücrenin ölümü anlamına geldiğini ifade etti.
İnme belirtilerinin toplum tarafından tanınmasının, hastaların tedavi olanaklarına vakit kaybetmeden ulaşmasında en önemli faktör olduğunu vurgulayan Öztürk, "İnme tedavisi günümüzde etkin olarak uygulanabilmektedir. Ancak, bu tedavi imkanlarının daha yaygın uygulanabilmesi için inme konusunda özelleşmiş ünitelerin sayısı ve olanakları artırılmalı, yeterli insan gücü sağlanabilmesi için eğitimler sürdürülmelidir" diye konuştu.
- Yaşam tarzı değişiklikleri önemli
Öztürk, inme hastalarının risk faktörlerini azaltacak yaşam tarzı değişiklikleri konusunda aydınlatılmaları ve bu konuda toplumun bütün organlarının uygun ortamı hazırlamasının, ilaç tedavileri kadar etkili olduğunu anlattı.
Okullardan başlamak üzere sebze ve meyveyi yeterince içeren doğru beslenme alışkanlıklarının edindirilmesi, fiziksel aktiviteyi artıracak ortamların sağlanması gerektiğinin altını çizen Öztürk, şunları kaydetti:
"Hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp hastalıklarının düzenli kontrolü ve uygun tedavisi ile obeziteyi önleyecek stratejiler, bir bütün olarak ele alınmalıdır. Beyin damar hastalıkları dünyada en fazla fonksiyon kaybına neden olan, yaşam kalitesini en fazla etkileyen ve ölüm nedeni olarak da ikinci sırada yer alan hastalık grubudur. Dünyada bir yılda 17 milyon kişi inme geçirirken, 6 milyon kişi de inme nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Yani her 40 saniyede bir kişi inme geçiriyor. Son açıklanan TÜİK raporlarına göre Türkiye'de beyin damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybeden kişi sayısı 2013 yılında 35 bin 977 iken, 2014 yılında 37 bin 403'e ulaşmıştır. Bu rakamlar, bütün kazaları dikkate alırsak, kazalar nedeniyle hayatını kaybedenlerin yaklaşık iki katıdır."
- "Küresel İnme Beyannamesi"
Öztürk, inme sonrası hastaların uygun ve yeterli rehabilitasyon tedavisi alabilmesi, inme tekrarından korunması için ülke çapında etkin program ve projeler yürütülmesi önerisinde bulundu.
İnme hastalarının korunma ve tedavilerine yönelik hazırlanan, ilk olarak 2014 yılında İstanbul'da yapılan "Dünya Strok Kongresi"nde oluşturulan "Küresel İnme Beyannamesi"nde bazı kararlar alındığına değinen Öztürk, "Kongrede, inme hastalarının beyin damar hastalıklarından korunma, risk faktörleri konusunda bilgilenme, hızlı ve etkin tedaviye ulaşabilme, inme sonrası rehabilitasyon konularında hakları ilan edilmiştir. Bu haklar, sağlık stratejileri oluşturulurken mutlaka dikkate alınmalıdır" ifadelerini kullandı.