Her gün ölmektense bir kez ölelim
Biz uyurken, gece boyu devam eden çatışmalarda 24 askerimiz şehit oluyor.
Onlarca Yaralı ve bunların içinde durumu ağır olanlar var.
Tüm bu yaşananlardan sonra bir kez daha güvenlik zirvesi yapılıyor. Başkentte kurumlar teyakkuz halinde, Genelkurmay Başkanlığı 22 taburla, hava destekli sınır ötesi kara harekâtının başladığını internet sitesinden duyuruluyor.
Meclis özel gündemle toplanıyor ve her zamanki gibi küçük basit siyasi hesaplar için emle cümle birbirlerini suçluyorlar…
Televizyon ekranlarını neredeyse işgal eden yıllardır dır dır dır.. kafa karıştıran karmaşık analizleri kırıla gidiyor..
Gazete köşelerinde güya uzman yorumlarının ardı arkası kesilmiyor.
Yıllardır konuşup yazan uzmanların aslında kayda değer hiçbir şey söylemediği fark ediliyor. Hep aynı teraneler…
Anadolu insanı, sokaklara çıkıp, meydanlara inmek istiyor.
Anadolu insanı her gün ölmekten, her gün aynı acıyı yaşamaktan yoruldu.
Anadolu insanı her şehit haberinden sonra aynı şeyleri duymaktan yoruldu.
Anadolu insanı televizyonlarda yürek yakan şehit haberleri izlemekten yoruldu…
Anadolu insanı her saldırının sonunca çıkan yürek yakan ayrıntıları duymaktan yoruldu.
Anadolu insanı her şehidin ailesinin yaşadığı dramı yüreğinde yaşamaktan yoruldu.
Anadolu insanı diyor ki…
Ne olacaksa olsun, öleceksek hep birlikte ölelim ama bir kez ölelim.
ZULMEDENLERİN SONU HEP BÖYLE OLMUŞ
Kaddafi’nin sonunun ne olduğunu dünya ibretle seyrediyor..
Daha düne kadar Afrika’nın o kudretli adamına ne oldu.
Nerde o küçük dünyaları ben yarattım diyen, yere göre sığmayan, kibir ve gururundan yanına yaklaşılamayan zalim.
Nerde o 41 yıl boyunca hiçbir hak hukuk tanımadan astığı- astık kestiği kestik olan güya demir yumruklu cani.
Tarih boyunca tüm zalimlerin başına gelen onun başına geldi. Bu işin sonunun böyle biteceği gün gibi aşikârdı ve gerçekti.
Zulmedenlerin nasıl bir sonla karşılaştıklarını görmek insana belki huzur veriyor ama onca mazlumun kanı ne olacak..
Değer miydi o kadar masum insanın ölmesine, değirmiydi ülkelerin harap olmasına, tabii ki değmezdi.
Zalimler; sonlarının böyle biteceğini bir bilselerdi diyesi geliyor insanın ama nafile..
Allah öyle demiyor mu “Zalimler de nasıl bir inkılab ile devrileceklerini, yakında öğrenirler.”
Bu Allahın vaadi.