Geçen hafta içinde bir gün bizim gazetenin manşeti aynen şöyleydi;
Hızlı trene 2010’da binersek iyi.
Manşeti okuyunca, haberin içeriğini okumadım bile.
İyi de, tam da seçimlerden önce bunun propogandası yapılmadı mı?
Sille Yolu’ndaki alt geçidi haftalarca trafiğe kapatıp,
Yolun ortasına “Hızlı tren çalışması” diye tabela konmadı mı?
Gazetelere manşetten girmedi mi,
2008’de hızlı tren tamam diye.
Milletvekilleri basın toplantıları düzenlemedi mi?
Peki ya şimdi?
Utanmazlık..
Başka bi açıklaması yok.
Halkın gözünün içine baka baka yalan söylemektir bu.
Ey Konyalı, nasıl da kekledik sizi seçimden önce demektir bu.
Neyse…
Aslında söyleyecek çok şey var ama.
Boşverin işte..
Şimdilik 1 nisan şakası olarak algılayalım bu işi.
Üstüne bide kahkaha atalım gitsin..
Zaten ne bekliyordunuz ki?
Bu şehrin tarım bakanı vardı,
Şehir; tarım teşviğinin dışında kaldı.
Alt geçit yapıp açılışını Başbakan’a yaptırma konusunda üzerimize yok,
Aynı güzergahta iki altgeçit çalışması yapıp, trafiği mahalle içine vermede üzerimize hiç yok.
Yollara üstüne en iyi yamayı biz yaparız,
Tramvaya 1000 kişiyi biz tıkarız,
Hava kirliliğini önleyeceğimiz yerde, 5. sınıf kaçak kömürü halka en güzel biz dağıtırız,
En güzel tespihi zikirmatikle biz çekeriz,
Yani en güzel hızlı treni biz yaparız yine.
Siz merak etmeyin..
Şaka o şaka,
1 nisan şakası.
2010 tarihini bizim yazı işleri size şaka olsun diye sallamış.
Yok öyle bişey inanmayın.
Değilse kocaman kocaman adamların halka yalan söyleyecek hali yok ya..
İnanmayın siz,
Çok şakacıdır bizimkiler.
Bakın nasıl da gülüyorum hala;
Sözüm ona; 2010’a….