Diriliş Postası gazetesi, Hürriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat'ın imzasıyla "Karargâh rahatsız" başlığıyla yayımlanan habere tepki gösterdi. “Anadolu rahatsız”manşetiyle çıkan Diriliş Postası, haberde "'Karargâh rahatsız' haberi Hürriyet gazetesinden Hande Fırat’ın hayal dünyasının bir uydurmasıysa bu rezilliği temizleme görevi TSK'nındır. Yok eğer gerçekse buyursunlar gelsinler 15 Temmuz’da yarım kalan işimizi görelim" ifadesini kullandı.
DİRİLİŞ POSTASI: ANADOLU RAHATSIZ!
Diriliş Postası'nın Hürriyet'in manşetine tepki gösterdiği haber şöyle: Milli iradenin hakim olmasına dayanamayan birtakım eski kafa, vesayetçi generallerin eskiden olduğu gibi gazetelere haber sızdırıp “Rahatsız oluyoruz” diyerek isimlerini gizleyip Türkiye'yi darbeyle tehdit etmesinden halk rahatsız oldu. “Ne düşünüyorsunuz” diye sorduğumuz vatandaşlar “Tanklarını, uçaklarını alıp gelsinler. Zaten adam olsalar ortaya çıkıp konuşurlardı” sözleriyle meydan okudu. “Karargâh rahatsız” haberi Hürriyet Gazetesi’nden Hande Fırat’ın hayal dünyasının bir uydurmasıysa bu rezilliği temizleme görevi TSK'nındır. Yok eğer gerçekse buyursunlar gelsinler 15 Temmuz’da yarım kalan işimizi görelim!
HANDE FIRAT'A SORULAR
Cuntanın arzularını haberleştiren, milli iradeyi tehdit etmeye kalkan Hande Fırat, haber kaynağın kim? Muhtıra benzeri haberini patronunun arzuları üzerine mi, yoksa TSK içerisindeki kripto FETÖ’cü, NATO’cu ya da Ulusalcılar ile yaptığın konuşmalar üzerine mi hazırladın? TSK içerisinde başörtü düşmanı subayları tanıyor musun? Darbe hazırlığı mı yapılıyor? Seni de bilgilendirdiler mi, onlara aracı mısın? Eğer haberin bir hayal ürünü değilse seni aracı olarak kullanan darbeseverlerin kimliğini açıklayacak mısın? Yoksa haberin, Doğan Medya Grubu tarafından mı çarpıtıldı?
Diriliş Postası
GENELKURMAYDA RAHATSIZLIK OLUŞTURDU
Hürriyet gazetesinin operasyonel haberi Genelkurmay’da “rahatsızlık” meydana getirdi. “Karargâh rahatsız!” ifadesinin Genelkurmay’a ait olmadığı, Hürriyet yazı işlerinde yorum olarak eklendiği bildirildi. TSK’da baş örtüsü yasağını kaldıran düzenlemeden sonra, Genelkurmay’ın görüşünü almak isteyen Hürriyet Ankara Temsilcisi Hande Fırat’a, Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar’ın, İletişim Dairesi aracılığıyla “Bu konuda yetki Milli Savunma Bakanlığı’nda” yönünde mesaj gönderdiği öğrenildi. Hürriyet’in, Genelkurmay Başkanı’nı ve TSK’yı hedef alan bir dizi iddiayı daha hatırlatması üzerine, genel çerçevede 7 eleştiriye, 7 yanıt verildiği ancak “başörtüsü” konusunun, Hürriyet editoryal ekibi tarafından “Karargâh rahatsız” başlığıyla ve kamuoyu algısını manipüle edecek şekilde yansıtıldığı belirtildi. Sabah
ALTINOK: AYDIN DOĞAN GAZINI ÇIKARDI
Dün sosyal medyadan tepki veren gazeteci, yazarlar bugün konuyu köşelerine taşıdılar. Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok Hürriyet'in o manşeti için "Aydın Doğan sonunda gazını çıkardı" dedi.
İşte Altınok'un yazısından bir bölüm:
Dün Hürriyet'in manşetinde, Ankara Temsilcileri Hande Fırat'ın yaptığı "7 Eleştiriye 7 yanıt" haberi vardı.
Ancak gazete, basın tarihinin en rezil operasyonları arasında yerini mutlaka alacak olan asıl mesajını içeriden sayfa manşeti olarak görmüştü.
Aynen şöyle:
"Karargah rahatsız!"
Elbette kaynak belirtilmeyen haberde, ordu içerisindeki bazı unsurların, TSK'nın, halkın ve onun seçtiği sivil siyasilerle uyumlu işleyişinden rahatsız olduğu anlatılıyordu.
Evet, bildiğiniz cunta bildirisi işte.
2003'te yine bir Ankara Temsilcisi olan Mustafa Balbay'a Cumhuriyet'te attırılan "Gençsubaylar tedirgin" manşetinin kardeşi...
Koskoca bir gazete de halkı ve siyaseti tehdit eden bu provokasyonu, gazetecilik etiğine, sivilliğe, demokratlığa aldırış etmeden manşetine taşıyabiliyor.
Anlaşılan o ki, Doğan ve akıl verenleri, halkın 15 Temmuz'da "Nihai çözüm" olarak masaya açılan darbe kozunu sahiplerine yedirmesini halen hazmedememişler.
Halk vesayete rağmen sandıktan çıkınca, yani egemen olunca devreye sokulan darbe tehdidinin siyasi literatürden kaldırılmasını kabullenemiyorlar.
Kendileri bilirler.
Ama akıllarından çıkartmasınlar ki, artık ne 28 Şubat günlerindeyiz ne de bu halk artıkuysal koyun gibi, ülkesini, demokrasisini üç beş cuntacı haine ve onların medyadakiortaklarına yedirir.
Ve Doğan Grubu, suç unsurları içeren bu beyanatın sahipleri hakkında bildiklerini yargıya bildirmediği sürece, 25 Şubat cunta muhtırasının ortağı olarak hafızalara kazınacaktır.
MURAT KELKİTLİOĞLU:
Akşam gazetesi Genel yayın Yönetmeni Murat Kelkitlioğlu attığı twieet'le tepkisini gösterdi.
SABAH GAZETESİ YAZARI HİLAL KAPLAN
STAR GAZETESİ GENEL YAYIN YÖNETMENİ NUH ALBAYRAK
1-) SİLAHLI KUVVETLER'DE BAŞÖRTÜSÜ KARARI
Milli Savunma Bakanlığı, yaptığı düzenlemeyle kadın subay ve astsubayların başörtüsü takmalarına ilişkin yasağı kaldırdı. Bu düzenlemenin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) bilgisi dahilinde yapılıp yapılmadığı merak ediliyor. Edinilen bilgiye göre, bu karar alınırken Karargâh’ın görüşü alınmadı. Askeri kaynaklar da “Yapılan düzenlemede Genelkurmay Başkanlığı’nın dahli olmadığını” teyit etti.
2-) AKİT’E BAŞSAĞLIĞI TELEFONU AÇILMASI
Orgeneral Hulusi Akar’ın, Akit Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve yazarı Hasan Karakaya’nın vefatının ardından Genelkurmay Başkanlığı adına taziye telefonu açtırması, Karakaya için “Haksızlığa karşı en zor zamanda konuşmasını bilmiş ve dik duruşundan asla taviz vermemiştir” ifadesinin kullanıldığı iddiası tepkiyle karşılanmıştı. Akit gazetesi ise söz konusu ifadeyi ‘sehven’ tırnak içinde yazdığını açıklamıştı. Karargâh, bu konunun da haksız yere gündeme getirildiğini düşünüyor. Bu eleştirilere, “Genelkurmay en son Tarık Akan ve Mehmet Türker dahil toplumda kabul görmüş birçok ünlü simanın vefatında başsağlığı mesajlarını aile yakınlarına iletmiş ve üzüntülerini paylaşmıştır” yanıtı veriliyor.
3-) CUMHURBAŞKANI İLE YAPILAN ZİYARETLER
Orgeneral Akar’ın, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la katıldığı yurtdışı ziyaretlere ve buna ilişkin basına yansıyan görüntülere yönelik eleştiriler de bir başka rahatsızlık konusu. Genelkurmay, bu eleştirileri de ‘maksatlı’ buluyor. Orgeneral Akar son 6 ay içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’la sadece iki yurtdışı gezisine katıldı: 16-17 Kasım 2016 tarihlerinde Pakistan’a, 13-15 Şubat 2017 tarihlerinde ise Bahreyn, Suudi Arabistan ve Katar’a gitti. Askeri kaynaklar, “Bu konu gerçek mecrasından uzaklaştırılıp, sadece Yenikapı mitingiyle yan yana getirilip eleştirilmekte. Genelkurmay Başkanı’nın devletin çıkarları için gerektiğinde Cumhurbaşkanı’yla resmi temaslarda bulunmaları son derece doğal ve gerekli” yorumunu yaptılar.
4-) ‘ABD’Lİ GENERALİN AYAĞINA GİTTİ’
Orgeneral Akar’a, ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford’la İncirlik’te yaptığı görüşme sonrası, “Amerikalı generalin ayağına gitti” eleştirisi yapıldı. Bu eleştirilere de iki komutanın son dönemde yaptığı görüşmelerin yerleri anımsatılarak yanıt veriliyor. Buna göre iki genelkurmay başkanı son 6 ay içinde Türkiye’de 5 defa görüştü. Bunlardan 3’ü Ankara’da, 2’si İncirlik’teydi. Üstelik görüşmelerin yerlerini Orgeneral Akar belirledi. 16 Ekim 2016 tarihinde Washington’daki görüşme ise Türkiye’nin ABD Büyükelçiliği’nde yapıldı.
5-) ‘ÇUVALCI KOMUTAN’IN MADALYA TAKMASI
Orgeneral Akar’ın 2015 yılında ABD’den Pentagon’un Liyakat Lejyonu Madalyası’nı, ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Raymond Odierno’nun vermesi yoğun eleştiri aldı. Çünkü 4 Temmuz 2003 tarihinde Süleymaniye’de Türk askerinin başına çuval geçiren birliğin komutanı General Odierno’ydu. Karargâh’ın bu konudaki yanıtı ise aynı madalyanın başka komutanlar tarafından da alınmış olması.
6-) KARDAK'A GEZİ KARARLILIK MESAJI
Orgeneral Akar ve kuvvet komutanlarının 29 Ocak’ta Ege Denizi’ndeki Kardak kayalıklarına gitmeleri de eleştirilmişti. CHP yönetimi bunu, “Turistik ziyaret” olarak niteledi. Askeri kaynaklar, “Bu ziyaret bazı art niyetli çevrelerce olumsuz şekilde yorumlandı, Orgeneral Akar üzerinden TSK yıpratılmaya çalışıldı. Önemli bir kararlılık mesajı veren olayın Yunanistan’ın ekmeğine yağ sürecek şekilde iç politika malzemesi yapılması düşündürücü” yorumu yapıldı.
7-) DARBECİ DİŞLİ İLE ORTAK VİLLA İDDİASI
Genelkurmay Karargâhı’nı rahatsız eden “Orgeneral Akar’ın 15 Temmuz darbe girişiminin kilit ismi Mehmet Dişli ile ortak villa arsası satın aldıkları” iddiasını, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal gündeme taşımıştı. Genelkurmay Başkanlığı bu iddiayı kesin bir dille yalanladı. Buna rağmen tartışmanın sürmesinden Karargâh rahatsızlık duyuyor.
SİYASETE ÇEKİYORLAR
GERÇEKDIŞI bazı haberlerle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) yıpratıldığını belirten askeri kaynaklar, Türkiye’nin tarihte benzeri olmayan tehlikeli bir darboğazdan geçtiğini, 15 Temmuz darbe girişiminin etkilerinin kısa sürede atlatıldığını ifade ediyorlar. “Neden bazı kesimlerin hedefinde sürekli Türk Silahlı Kuvvetleri ve Genelkurmay Başkanı var?” sorusuna Karargâh kaynakları şu yanıtı veriyor: “Derinden üzülüyoruz. TSK’yı, siyaset içine çekmeye çalışıyorlar. Tek bir ordumuz var. Zor bir dönemde gerçek olmayan söylem ve iddialarla bu güzide kurumumuzun yıpratılması kimseye fayda getirmez.”