Biliyorsunuz...
AK Parti Konya Milletvekili Hüseyin Üzülmez ameliyat oldu...
Evinde ziyaret ettik kendisini... İyi gördük...
İstirahat ediyor. Eşi hanımefendi de ‘olağanüstü’ ilgi gösteriyor iyileşmesi için...
Öyle çok büyük bir operasyon da değil geçirdiği...
Yakında tam anlamıyla işlerinin başına döner...
***
Böyle diyorum ama Hüseyin Üzülmez, ‘işlerin’ peşini hepten bırakmış değil.
Doktoruna göre, ameliyat sonrası bir iki haftayı evde geçirmesi lazım/dı...
Fakat o öyle mi yapıyor?
Hayır...
Daha ameliyattan çıkalı 1-2 gün olmuşken, eski bakanlar Çağlayan, Güler, Bağış ve Bayraktar’ın Yüce Divan’a sevk edilmesini içeren önergelerin oylamasına katılıyor...
***
Önce şunu bir anlayalım...
Geçtiğimiz gün Cumhuriyet Gazetesi’nde Can Dündar’ın 17 Aralık soruşturmasının savcısı Celal Kara ile yaptığı söyleşiden ortaya çıkan gerçek; bilinenin itirafı oldu...
“Meselenin ne olduğunu hâlâ anlamayanlar için” de kapaktı bu.
Çünkü Celal Kara, hiç çekinmeden itiraf ediyor; “1 Numara Erdoğan’dı” diyerek...
***
Senaryoyu uygulamak için çırpınanlar ‘yolsuzluk iddialarının’ peşi sıra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı da kendi kazdıkları bu kuyuya düşürmek istediler.
Hüseyin Üzülmez’in de kendi sağlığını bir kenara bırakarak ‘katıldığı’ oylamanın perde arkasında, bu gerçek vardı...
Üzülmez; sadece Çağlayan, Güler, Bağış ve Bayraktar’ın Yüce Divan’a sevk edilmesinin ‘reddine’ değil, esas Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın düşürülmek istendiği çukuru gördüğü için oradaydı ve bunun reddine kullandı oyunu...
***
Zaten yolsuzluk yaptığı ve rüşvet aldığı iddia edilen bakanlarla ilgili ortaya konan deliller, onları adalet huzurunda suçlu yapmaya yetmiyordu...
Mahkeme kararı bu yönde iken, 4 bakanı Yüce Divan’a göndermek isteyen güçlerin 1 Numaralı hedefinin Erdoğan olduğunu bilmemek mümkün değil...
***
Hüseyin Üzülmez’i bile hasta yatağından kalkıp gitmeye ‘motive’ eden bu gerçeğe, bazı milletvekilleri neden duyarsız kaldılar bilemiyorum.
Nasıl ki; seçimlerde halk, oyunu ‘Erdoğan’ için kullanıyorsa, milletvekillerinin de başka diğer şeyleri ‘parti yetkililerinin inisiyatifine’ bırakıp, tıpkı millet gibi ‘Erdoğan için’ oy kullanmaları beklenirdi.
Üzülmez, ‘millet gibi’ davrandı.