KAYSERİ (AA) - ESMA KÜÇÜKŞAHİN - Rahmet ve bereket ayı olarak bilinen, on iki ayın sultanı ramazana sayılı günler kala, evlerde iftar ve sahur sofralarında tüketilmesi için çeşit çeşit ikramlar hazırlanıyor.
İmece kültürünün hala yaşatıldığı yörelerde kadınlar, iftar sofralarında tüketilmesi için mantı, içli köfte, sarma yapma telaşı yaşarken, sahurda tok tutması için de kete, çörek, katmer hazırlıyor.
Kayseri'nin en eski yerleşimlerinden olan, kent merkezine 17 kilometre uzaklıktaki Gürpınar köyünde yaşayan kadınlarını da ramazan telaşı sardı.
Köyde bulunan kimi eski kimi yeni 14 fırının bacaları, iftar ve sahur sofralarındaki ikramlıkların hazırlanması için aralıksız tütüyor. İmece geleneğini yaşatan fırınları kullanmak için sıraya giren kadınlar, sabah erkenden fırınları yakıyor. Erken vakitlerde yoğurulan hamurların bir kısmından kete, bir kısmından ise içine tahin konularak köy halkının "tahinli" dediği çörek pişiriliyor.
Komşularının hazırlıklarına yardım eden 61 yaşındaki Kiraz Elci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ramazana 20 gün kala hazırlıklara başladıklarını söyledi.
Yıllardır imece usulüyle birbirlerinin hazırlıklarına yardım ettiklerini anlatan Elci, "Bizi ramazanda bir telaş sarar. Kimi kete yapar, kimi ekmek yapar, fırınlar dolar taşar. Yapılanları derin donduruculara koyar, saklarız. Ramazan boyunca yapılanlar yenir. Sahur için kete, katmer, iftar için de mantı, köfte yaparız. Eskiden tandırda yapılırdı, sonra fırınlar açıldı. Çocukluğumuzda yağ, un daha kıttı, o yüzden kıymetliydi. Şimdi bol bol yapıyoruz." diye konuştu.
Kadınlardan Ayfer Gürpınar ise çocukluğundan bu yana fırınların ramazan ayında dolup taştığını dile getirdi.
Ramazan öncesi tatlı bir telaş yaşadıklarını vurgulayan Gürpınar, "Herkes kendi mahallesindeki fırını kullanır. Fırını kullanacağımız günleri önceden belirliyoruz. Bir günde 5 kişi kullanabiliyor. Grup olarak imece usulü yapıyoruz hazırlığımızı. Rabb'im hepimize sağlıklı, huzurlu bir ramazan geçirmeyi nasip etsin." ifadelerini kullandı.