İkram mı israf mı?

Ahmet Demirel

İnfak mı israf mı?

Ramazan ve israf yan yana gelemeyecek iki kelime.

Dahası Müslüman ve israf kelimeleri yan yana gelemeyecek iki kelime.

Bu konuda Allah’ın tavrı çok net: “Yiyiniz, içiniz fakat israf etmeyiniz.”

Veren böyle buyuruyor. Veren böyle kullanılmasını istiyor.

Veren, verdiğinin nasıl kullanılacağını belirleme hakkına sahiptir. Alan da verenin istediği talimata göre kullanmalıdır.

Veren, devamında daha büyük bir hususu belirtiyor: “Allah israf edenleri sevmez.” Eğer Allah’ı seviyorsanız ve O’nun da sizi sevmesini istiyorsanız israf etmeyeceksiniz.

İFTAR MI İSRAF MI?

Ramazan vesilesiyle insanımız toplu iftarlar gerçekleştiriyorlar. Oruçlulara ikramda bulunuyorlar.

Acaba bu iftarlar amacına ne kadar uygun?

Bu uygulama Ramazan ruhuna ne kadar uygundur?

Toplu iftarlara ayrılan bütçe ne kadar?

Toplu iftarlarda hangi güzellikler meydana geliyor?

Düğün yemeğini andıran bir tablo mu var?

İftar vermeye, soframızı kardeşlerimize açmaya hiçbir itirazımız olamaz.

Allah’ın niyetimize ve ikramımıza göre bir sevap vereceğinden şüphemiz yok.

Burada derdimiz iftarın asıl amacının yitirilmemesidir. İftardan hasıl olacak amacın gerçekleşmesidir.

Evlerdeki iftar ikramlarımızı ikramı abartmamak şartıyla devam etmelidir çünkü muhabbetimizin artmasına vesile olmaktadır.

İftar sofrası bir israf sofrası olmamalıdır. İftar sofrası ikram sofrası olmalıdır.

Toplu iftarlarda önemli miktarda yemeğin sofralarda tabaklarda kaldığına şahit olmaktayız. Yemeğin sonunda mevcut tablodan dolayı dua etmekte zorlanıyoruz.

İNFAKIN İSRAFI

1 000 kişilik bir yemeğin maliyeti 12 000 lira civarındadır.

İnfakta daha fazla sevap ve daha fazla toplum faydası dikkate alınmalı mıdır?

İftara gelen davetliler bu iftara gelmeseler o akşam yiyecek yemekleri var mıdır? Bu yemeğe ihtiyaçları var mıdır? Eğer bu yemeğe ihtiyaç yoksa  o infak edilen rakamı o mahallenin daha fazla hayrına olacak şekilde kullanabilsek daha hayırlı olmaz mı?

Bu rakamla o mahalledeki fakir çocukların bayramlığını alsak. Bu rakamlarla o mahalledeki fakir çocuklarımıza çalışma masası ve kitaplık alabilsek.

Yemekte hasıl olan ikram geçicidir ve yarım günlük bir faydadır. Ama diğer hayırlarda çok daha uzun süren faydalar hasıl olmaktadır.


İnfakımızı hangi alanda yaparsak daha fazla hayra vesile olabilir diye düşünerek sadaka ve zekatlarımızı değerlendirmemiz gerekir.

Nasıl ki bir yatırım yapacağımızda en fazla helalinden kazanım getirecek yere yatırım yapıyorsak infakta da aynı yöntemi uygulamalıyız.

Zekat ve sadaka rastgele verilmemelidir. Özellikle zekat, Kur’an’da belirtilen sınıflara verilmesi konusunda hassasiyet gösterilmelidir. Bunlardan akrabaların tercih edilmesi önemlidir. Zekatımızın ve sadakamızın bir kısmını da dünyanın dört bir tarafındaki kardeşlerimize göndermeliyiz.

İftarda buluşalım mahallemizin en fakir insanlarıyla.

Soframızı paylaşalım mahallemizin yetimleriyle ve yalnızlarıyla.

Soframızı ve rızkımızı paylaşalım dünyanın dört bir tarafındaki kardeşlerimizle.

RAMAZAN BİR GÖK SOFRASIDIR

Samanyolundaki bu ziyafetten fazlasıyla istifade etmeliyiz.

Bu fırsat son fırsatımız olabilir. Son Ramazanımız olabilir. Bir çok kardeşimizin 2016 Ramazanının son Ramazanları olduğuna şahit olduk.

Ramazan’ın kalan kısmını son 10 gününü en güzel şekilde değerlendirmemiz dileklerimle

Muhabbetlerimle

İLBER ORTAYLI’DAN GÜZEL SÖZLER

    Ruslar eğitimli, bilgin ve sanatçı bir halk ama büyük ressam ve romancıların torunları durgun. Akademinin icatları ve laboratuvarlarda elde ettikleri bilgiler sanayiye dökülemiyor.
    Türkler umumen tembeldir.
    Üniversite tabi ki açılmalıdır, ama Hakkari'nin Kastamonu'nun dağlarına değil. Her yere gidip üniversite kurulmaz. Ankara'ya yirmi tane kurarsın, buraya gelen öğrenciler Ankara'nın nimetlerini görür.

-         Okumadan yapılan siyaset tehlikelidir, belediyeciliğe benzemez. Teferruatın bilinmesi gerekir.

    Her toplum zamanın akışı içinde sürekli değişim geçirir.
    Bizim Milli Eğitim camiamızı yönlendiren adamlar köylüdür. Bunların yüksek bir kültürü yoktur.
    İhtilâlle demokrasi öğrenmek marifet değildir.
    Bir opera eserini icra eden cemiyet, birçok işi topluca yapabilme ve örgütlenme kâbiliyetine sâhip demektir.
    Bünyesine girmek istediğimiz dünya (Avrupa Birliği) eğitimde geridir, gerilemekte değil, geridir.
    En utanılacak yönümüz tarih yaptığımız halde tarih öğrenmemek, tarih yazmamak konusundaki cahilce ısrarlarımız.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.