Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Fransa'nın Cannes şehrinde düzenlenen uluslararası gayrimenkul fuarı "MIPIM 2019" kapsamında, gazetecilerle bir araya geldi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kurum, kentsel dönüşümde hedeflerinin 5 yılda 1,5 milyon konutu dönüştürmek olduğunu anımsattı.
Bu çalışmayla acil, öncelikli bekleyen konutların sorununun çözüleceğini belirten Kurum, "Bunun da yüzde 10-15'ini yine TOKİ eliyle yapacağız. Yine düzenleme yaptık. İller Bankası ile kentsel dönüşüm projelerine yüzde 50'ye kadar faiz desteği verebiliyoruz. 4 milyar liraya kadar bunu verebileceğiz. Bu sayede de kentsel dönüşümü hızlandırmış olacağız." diye konuştu.
Kartal'da yıkılan binanın yerine yapılacak binanın ihalesinin tamamlandığını aktaran Kurum, yaptıkları çalışmalarda vatandaşın da kendilerine güvendiğini dile getirdi.
"YURT DIŞINDA YAPTIĞIMIZ 11 MİLYAR DOLARLIK İŞİN SAYISINI ARTIRMALIYIZ"
Kurum, Türkiye'deki müteahhit sayısının gayrimenkulle ilgili yaşanan sorunlarla bağlantısının sorulması üzerine, şunları kaydetti:
"Müteahhidin çok olmasında yanlış bir şey yok. Çok olsun ama buradaki pazar payı eğer 440 bin müteahhide fazlaysa bir kısmını da yurt dışına açalım. Yurt dışında 11 milyar dolarlık iş yapıyoruz, bunun sayısını artırmamız lazım. Teknik personelimizin, mimarlarımızın, mühendislerimizin buradan iş alması lazım. Mahal listesine 'şu kalebodur, şu seramik, şu kapı' gibi yazacaklar biz de bunları ülkemizde üreteceğiz ve yollayacağız."
Müteahhitleri, 9 sınıfa ayırdıklarını anlatan Kurum, artık bu kişilerin tecrübesi ve yetkinlikleri çerçevesinde iş yapacağını ifade etti.
İmar barışı konusuna da değinen Bakan Kurum, şöyle devam etti:
"İmar affı, bizim vatandaşın devletle olan barışı. Aslında orada ciddi bir istatistik elde ediyoruz. 10 milyon veri var elimizde. Neyin ne kaçağı var onu görebilme imkanına erişmiş olduk. İmar barışı şu anlama gelmiyor; 'imar barışına giren yapılar sağlamdır, riskli değildir' anlamı taşımıyor. İmar affından yararlanınca riskli bina kesinlikle kurtulmuyor, bunun altını çizerek söyleyeyim. İmar affı binanın sağlam olduğunu göstermiyor. İmar affı, bina kaçak olduğu için elektriği, suyu, doğal gazı bağlanamıyor, bunun bağlanabilme imkanını veriyor. Bin metrekare bina yapmış ama terasında bir kaçağı var bu kaçağından dolayı iskan alamamış, iskanı alabilmesinin önünü açıyor. Kat mülkiyeti kurabilmesinin önünü açıyor ancak bu binayı yıktığınızda eğer o kaçak imar planına uygun değilse de bunu yapmanıza yine müsaade etmiyor."
Kurum, imar barışı ile riskli binayı çok iyi ayırmak gerektiğini, ikisinin farklı kavramlar olduğunu söyledi.
İmar barışında bugüne kadar 17,5 milyar lira bedel yatırıldığını dile getiren Kurum, bunun da kentsel dönüşüm projeleri ve inşaat sektöründe ihtiyaç olan yerlerde kullanıldığını ifade etti.