ANKARA (AA) - DUYGU YENER - Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Şerefnur Öztürk, halk arasında beyin kanaması olarak bilinen inmede, ilk 4,5 saatin kritik eşik olduğunu belirterek, "İnme hastası bu sürede hastaneye gelebilirse trombolitik (damar açıcı) tedaviyle erken başvuru oranına göre 3-9 hastadan biri kurtarılabilecekken, bu durum sağlanamadığında büyük oranda hasta kaybedilmekte veya sakat kalmaktadır." dedi.
Öztürk, Avrupa İnme Önleme Günü dolayısıyla, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, her yıl 15 milyon kişinin inme geçirdiğini bildirdi.
İnme geçiren 15 milyon kişiden 5 milyonunun hayatını kaybettiğini, 5 milyon kişide ise kalıcı sakatlık durumunun ortaya çıktığını ifade eden Öztürk, "Türkiye'de de en sık görülen akut nörolojik hastalık olan inme, ülkemizde de ölüm nedenleri arasında ikinci sırada bulunmaktadır. Bu önemli sağlık sorunu hakkında bilinçlenmek hayat kurtarıcı olabilir." diye konuştu.
Öztürk, inme belirtilerinin değişkenlik gösterebileceğine işaret ederek, vücudun tek tarafında yüz, kol veya bacakta kuvvet kaybı, bilinç bulanıklığı, konuşma ve yürümede güçlük, baş dönmesi, denge ve koordinasyon kaybı, tek veya iki tarafla görme kaybı ve şiddetli baş ağrısının bu belirtiler arasında yer aldığını anlattı.
Bu belirtilerin ortaya çıkması durumunda kişilerin en yakın sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğini vurgulayan Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Günümüzde inme için yararlı tedaviler bulunmakla birlikte koruyucu yöntemler etkin stratejiyi oluşturmaktadır. İnme riskinin azaltılmasında tansiyon kontrolü, sigara kullanımın önlenmesi, sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite ve egzersiz ve tüm kullanılan ilaçların doktor tavsiyesi ile alınması birincil yöntemlerdir. İnme sonrası uzun vadede gelişen sorunların hayatın fiziksel, psikolojik ve sosyal boyutlarında sorunlara yol açtığı ve hayat kalitesinde önemli ölçüde azalmaya sebep olduğu bilinen bir gerçektir. İnme beyin damar hastalıklarının ani olarak ortaya çıkan ve çok hızlı tedavi gerektiren bir durumdur."
- İnmede ilk 4,5 saat hayati önem taşıyor
Öztürk, inme tedavisindeki en önemli faktörün tedaviye çabuk ulaşabilmek olduğunu ve bunu "zaman beyindir" şeklinde tabir ettiklerini belirterek, kaybedilen her dakikanın beyinde milyonlarca hücrenin ölümü anlamına geldiğine dikkati çekti.
İnme geçiren kişiler için ilk 4,5 saatin kritik zamanlar olduğunu bildiren Öztürk, şunları kaydetti:
"İnme hastası ilk 4,5 saat içinde hastaneye gelebilirse trombolitik (damar açıcı) tedaviyle erken başvuru oranına göre 3-9 hastadan biri kurtarılabilecekken, bu durum sağlanamadığında büyük oranda hasta kaybedilmekte veya sakat kalmaktadır.
Ulusal İnme Derneği verileri, inme geçiren kişilerin yüzde 10'unun tamamen iyileştiğini, yüzde 25'inin sadece hafif komplikasyonları olduğunu bildirmektedir. Bu nedenle inmeye karşı önlemlerimizi alıp toplumda bilinç uyandırmalı ve hastalıkla mücadeleyi öğrenmeliyiz."
AA