ANKARA (AA) - KEMAL KARADAĞ - Avrupa Konseyinin kurucu üyelerinden Türkiye'nin 2002 yılından 2016 nisan ayına kadar insan hakları alanında hayata geçirdiği reformlar ve düzenlemeler "Türkiye ve İnsan Hakları" isimli kitapçıkta toplandı.
Adalet Bakanlığının hazırladığı kitapçıktan AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Avrupa Birliği'ne (AB) yapılan tam üyelik başvurusu sonrasında insan haklarına ilişkin parlamenterler düzeyinde çalışma yapmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu kuruldu. Komisyon, Türkiye'de insan haklarının ulusal düzeyde korunması için oluşturulan ilk ulusal insan haklarını koruma mekanizması oldu.
İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi amacıyla bir adım da 2010'da atıldı. Anayasa değişikliği yapılarak Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı tanındı. Anayasa Mahkemesi, 24 Eylül 2012'den itibaren, olağan kanun yollarını tüketmiş bireylerin insan haklarının ihlal edildiği iddiasıyla yaptıkları başvuruları kabul etmeye ve bu başvuralar hakkında karar vermeye başladı.
Soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçlarda olduğu gibi, 30 Nisan 2013 tarihli kanun değişikliğiyle işkence suçunda zaman aşımı kaldırıldı. Ayrımcılık yasağını düzenleyen Ceza Kanunu'nun 122'nci maddesinde 2 Mart 2014 tarihinde yapılan değişiklikle, "ayrımcılık" ibaresinin yanında "nefret" ibaresine de yer verildi. Böylece söz konusu suçun nefrete dayalı ayrımcılık olduğuna vurgu yapılıp ceza miktarı artırıldı.
- Yeni kurumlar ve yasal düzenlemeler
Kolluk şikayet sisteminin daha etkili ve hızlı işlemesini sağlamak, saydamlığını ve güvenilirliğini geliştirmek üzere kolluk görevlilerinin işledikleri iddia edilen eylem, tutum veya davranışlarından dolayı idari merciler tarafından yapılan ya da yapılması gereken iş ve işlemlerin merkezi bir sistemde kayıt altına alınması ve izlenmesi amacıyla Kolluk Gözetim Komisyonu oluşturuldu. Bu komisyonla söz konusu işlemlerin AB standartlarına ulaştırılması amaçlandı.
Terör ve terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören bireylerin bu zararlarının ulusal ve uluslararası yargı mercilerine gidilmesine gerek kalmaksızın hızlı, etkin ve adil bir şekilde sulhen karşılanması amacıyla "Zarar Tespit Komisyonları" kuruldu.
Adalet Bakanlığı bünyesinde ise İnsan Hakları Tazminat Komisyonu kuruldu. Komisyon, 23 Eylül 2012 tarihinden önce Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) yapılmış bir kısım başvuruları inceleyip, ihlalin varlığı halinde tazminat ödemek suretiyle çözüme kavuşturmakla görevlendirildi.
Türkiye, 26 Ağustos 2011 tarihinde AİHM'e Türkiye aleyhine yapılan başvurulara ilişkin hükümet savunmalarını hazırlamak ve AİHM kararlarının icra sürecini takip etmek üzere Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü bünyesinde İnsan Hakları Daire Başkanlığına sahip oldu.
Türkiye aleyhine AİHM önünde bekleyen başvuru sayısı son 3 yılda düşüş gösterdi. Böylece 2012'nin Aralık ayına oranla bu yılın nisan ayı sonu itibarıyla derdest başvuru sayısı yüzde 50 oranında azaldı. Düşüşte İnsan Hakları Daire Başkanlığı, İnsan Hakları Tazminat Komisyonunun kurulması ile bireysel başvuru yolunun işlerlik kazanması gibi yeni düzenlemelerin etkili olduğuna dikkat çekildi.
- Mağdur Hakları Daire Başkanlığı kuruldu
Öte yandan, Adalet Bakanlığı bünyesinde mağdurlara, suç sonrası dönemde destek olmak, rehberlik hizmeti sunarak mağduriyetler yaşamasının önüne geçmek gibi çalışmalar yapmak üzere Mağdur Hakları Daire Başkanlığı kuruldu.
Kadın erkek eşitliğinin sağlanması, şiddetin önlenmesi, kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması amacıyla "Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun" çıkartıldı.
Sanığa meramını anlatabilecek ölçüde Türkçe bilmesine rağmen kendisini daha iyi ifade edebileceğini beyan ettiği başka bir dilde savunma yapabilme imkanı da insan haklarını koruma alanında getirilen yeniliklerden biri oldu.
AA