İSTANBUL (AA) - AYŞE BÜŞRA ERKEÇ - Yazar Mustafa Aydoğan, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine tepki göstererek, "İsrail, Kudüs'e saldırarak Müslümanların gücünü ve imanını kontrol etmiş oluyor. İsrail korkaktır. Müslümanların sabrını kontrol ediyor ve sonra geri çekiliyor. Mutlak bir galibiyet sağlayamayacağını biliyor. Kudüs'ün Filistinliler'den ibaret olmadığını da biliyor." dedi.
Aydoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kudüs'te yaşananların, özgürlük meselesi olduğuna dikkati çekti.
Kudüs özgür olmadığı sürece, Müslümanların özgürlüğünden bahsedilemeyeceğinin altını çizen Aydoğan, "Ankara'nın bağımsızlığı Kudüs'ten ayrı düşünülemez. İsrail, Kudüs'e saldırarak Müslümanların gücünü ve imanını kontrol etmiş oluyor. İsrail korkaktır. Müslümanların sabrını kontrol ediyor ve sonra geri çekiliyor. Mutlak bir galibiyet sağlayamayacağını biliyor. Kudüs'ün Filistinliler'den ibaret olmadığını da biliyor." ifadelerini kullandı.
İsrail'in, Filistinli Müslümanlara yaptıkları karşısında tepki göstermenin önemine değinen Aydoğan, şöyle devam etti:
"Müslümanlar birlik olmak, birlik olmaya gayret etmek zorunda. Kudüs'ün kurtuluşunun bundan başka kesin çözümü yoktur. Kudüs'e yapılan her saldırıda, İsrail'e karşı, bütün şehirlerimizde ve Müslüman devletlerin başkentlerinde gösteriler düzenlenmelidir. Bunu azımsamamak lazım. İsrail devletinin korkak tabiatı bu gösterilerden mutlaka ve önemli oranda etkilenir, etkilenecektir. Sadece devlet yetkililerinin açıklama yapması yetmez. Devlet yetkililerinin tepkileri de gerekli ama halkın tepkisi, tepkilerin en etkilisidir."
- "İslam alemi tek vücut halinde hareket etmeli"
Yazar Aydoğan, İslam aleminin tek vücut halinde hareket etmesi gerektiğini vurgulayarak, Müslümanların, ne yapmak gerektiği sorusuna cevap bulması ve sürekli direnmesi gerektiğini kaydetti.
İsrail'in, Müslümanları korkutamayacağını anlaması gerektiğini vurgulayan Aydoğan, "Müslümanların korkmayacağını görmek için sürekli gösteriler yapılmalı. Her zulme anında tepki göstermeli ve bunu bir gövde gösterisine dönüştürmeliyiz." dedi.
Aydoğan, Birinci ve İkinci Dünya Savaşı'nın dünyaya yeni bir nizam getirip güç merkezlerini değiştirdiğinin altını çizerek, "İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra siyonizm kendi iktidarını mutlak olarak kurdu." değerlendirmesinde bulundu.
İsrail ile Amerika'nın birlikte hareket ettiğini söyleyen Aydoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Mesele, Yahudilerin kendi arzularını gerçekleştirmek amacıyla yaptıkları çalışmalar kadar, Müslümanların güçsüz ve umutsuz kalmaları meselesidir. Osmanlı yıkıldı ve Müslümanlar sahipsiz kaldı. Bugün, İslam coğrafyasındaki görünümün nedeni bu sahipsizliğin sonucudur. Müslümanların yaşadığı her toprak parçası ya kan gölüne döndü ya da körler ülkesine dönüştü. İsrail devleti, Amerika'nın ta kendisidir. Dünya, bir avuç muhterisin ve zalimin avuçlarına teslim edilmiş görünür ama gerçek aslında bu değildir. Gerçek mesele, Batı'nın Müslümanlardan korkması, hakikatin yeryüzüne hakim olmasından çekinmeleri meselesidir. Bu durum gerçekleşmesin diye gece-gündüz demeden el birliğiyle çalışıyorlar."
Mustafa Aydoğan, Kudüs'ün sürekli tehdit altında tutulmasındaki en büyük amaçlardan birinin, Müslümanların rencide edilmesi olduğunu dile getirerek, "Müslümanları rencide edecekler ki moralimiz bozulsun, korkumuz oluşsun, birliğimize mani olunsun... Gerçek anlamda Kudüs'e mutlak bir galibiyet sağlayamayacaklarını, bu mübarek mekanın, İbrahimi geleneğinin parçası ve sembolü olduğunu aslında İsrail de Amerika da Batı da biliyor. Onların gerçeğin farkında olmadığı sanılmasın. Ama günü kurtarmaya çalışıyorlar. Mevcut hakimiyetlerini sürdürmek istiyorlar. Bir gün, bu hakimiyetleri bitecek ve gerçek ortaya çıkacaktır." diye konuştu.
AA