31 Mart'ta yapılan yerel seçimde İstanbul'daki sandıklara gölge düştü, şaibe bulaştı. Milli irade sandığa yansıtılmadı, engellendi.
Yüksek Seçim Kurulu 108 sandıkta usulsüzlük yapıldığını tespit etti. Geçersiz sayılan 16 bin oy, yeniden sayıldıktan sonra Cumhur İttifakı lehine değişiklik meydana geldi.
Herşey ayan beyan ortaya çıkınca da Yüksek Seçim Kurulu seçimi yenileme kararı aldı.
Şimdi İstanbul belediye başkanlığı seçimlerinde son dönemece girildi. Heyecan ise zirveye çıktı.
Yalnız bu dönemki kampanyada CHP, aday stratejisi ile yine ezber bozdu...
Uzun yıllar ezanları türkçe okutan, camileri ahıra çeviren, bu milletin dini ve kültürüyle sorunlu olan CHP, milletten beklediği teveccühü sandıkta göremeyince, partinin zihinsel dönüşümünü sağlayacağı yerde, aday profilini değiştirme eğilimine girdi.
Dolayısıyla şimdi CHP, toplumun önünde Kuran okuyan, dualar yapan, dini bütün görünümlü adaylarla seçim kazanmaya çalışıyor.
Çünkü başka türlü halktan oy alamıyor. Fakat CHP aynı CHP, değişiklik yok...
İşte Ekrem İmamoğlu'da, bilindik CHP'nin toplum tarafından yeterince bilinmeyen ve algılanamayan farklı aday profilinden İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı...
CHP'nin yeni seçim stratejisi ile kameralar önünde Kuran okuyor, dualar yapıyor.
İmamoğlu, doğrusu kaynağı olmayan vaat balonunu da İstanbul'da hep uçuruyor. Çünkü İstanbullular için verdiği vaatler, belediye bütçesinin en az 5 katı fazlası olarak hesap ediliyor. Sanki elinde sınırsız bir bütçe varmış gibi durmadan sınırsız vaatlerde bulunuyor.
Kendisinin mal varlığı üzerinde de bir gizlilik kararının olduğu görünüyor. Herşeyin çok güzel olacağını ve yönetimde sürekli şeffaf olunacağını söylüyor ama şahsına ait tapu kayıtlarını bir türlü ortaya koyamıyor.
Oysa 16 milyon nüfuslu bir şehri yönetmeye talip olan adayın mal varlığını bilmek, ona oy versin vermesin herkesin hakkı.
İmamoğlu, HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Demirtaş'tan da övgüyle bahsederek çizgisini beğendiğini söylüyor.
Oysa Demirtaş 2016 yılından bu yana silahlı terör örgütüne üye olmak ve bölücü örgüt adına suç işlemekten dolayı hapis yatıyor.
Öte yandan Demirtaş, HDP-PKK çizgisinden ayrı ya da bağımsız bir kişilikte değil. Ayrıca belirtmek gerekir ki, bu zihniyetle Mehmetçik her gün savaşıyor.
Kısaca CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu'na dış güçler büyük bel bağlıyor. 31 Mart seçimleri ile umduğunu bulamayanlar, mevcut düzeni alabora etmek adına 23 Haziran'ı bir fırsat olarak görüyor.
Bu bağlamda bir yandan Yunan medyası tarafından şahsına methiyeler diziliyor, diğer yandan Kandil'in elebaşlarından terörist Bese Hozat ve Duran Kalkan tarafından aleni olarak destekleniyor.
PKK, FETÖ gibi terör örgütleri tarafından umut ışığı olarak görülüyor.
Ülke zayıf düştüğünde parçalamak için bekleyen sırtlan sürüleri, Türkiye'nin düşmanları, bilumum bütün şer güçler İmamoğlu'nun kazanması için çok ciddi hummalı bir çalışma yürütüyor.
Dolayısıyla CHP bu seçime yalnız başına girmiyor, aksine beka meselesine ters bakan bir ittifakla giriyor.
Ayrıca bu seçimlerin beka meselesiyle ne ilgisi var diyenler için de, 31 Mart sonrası Kandil'in, "CHP'li belediyeler bizim taleplerimizi yok sayamazlar" şeklindeki sözlerini ve HDP'ye teşekkür mesajlarını hatırlatmak gerekir.
Şu çok iyi bilinmelidir ki, Türkiye'nin şu an için çözümü bekleyen önemli sorunları bulunuyor. Bölgesinde neredeyse bir savaş pozisyonuna girdiği görülüyor. Türkiye'nin içinde bulunduğu ve mücadele ettiği bu sorunlar, Cumhur ittifakını da aşan sorunlar.
Küresel dayatmaların egemenliğimizi tehdit ettiği, milli varlığımızı hedef aldığı bir zaman da, birlik ve beraberliğin sağlanması ve dik durulması gereken bir süreçten geçildiği milletimiz tarafından iyi anlaşılmalıdır.
İşte o bakımdan oyumuzu milli duruş gösteren, milleti devletle kucaklaştıran, birlik ve beraberliği tesis edebilecek ittifaka verelim.
Terör örgütlerinin ve terör sevicilerin, İstanbul belediye yönetiminde etkili olmasına ise asla fırsat vermeyelim.
İstanbul'un geleceğini yabancı başkentlerde belirlenmesine müsaade etmeyelim.
Emperyalistlere karşı memleketimizin bağımsızlığı için çocuklarımızın müstakbeli yönünde saf tutalım.
Daha güzel, daha modern bir İstanbul için yaptıkları yapacaklarının garantisi olan adayı destekleyelim.