IŞİD, kan kusarak ilerledi. Musul’dan sonra Bağdat’a göz dikti. Örgütün alıkoyduğu 32 TIR şoförü serbest kalırken, devletin zirvesi konsolosluktan kaçırılan 49 Türk’ü kurtarmak amacıyla düğmeye bastı… Gözler, rehin alınan diplomatların güvenliğine çevrildi. İyi haber ise Başkonsolos Yılmaz’ın telefonunu açan IŞİD militanından geldi: Onları Türkiye’ye iade edeceğiz. Korkulacak bir şey yok. Köpekleri Asil’i bile besliyoruz…
Irak Şam İslam Devleti (IŞİD), bölgedeki petrole göz diken Batı’nın kuklası olarak sahneye çıktı; Suriye’de yaptığı katliamın ardından Irak‘a döndü. Kan kusan örgüt, “şeriat devleti” diyerek kıyım yaptı. Vahşete seyirci kalmayı seçen Irak ordusu ise tankı tüfeği bırakıp, örgütten kaçtı.
ZAMANA KARŞI YARIŞ
IŞİD, 10 Haziran tarihinde tereyağından kıl çeker gibi Bağdat’tan sonra ülkenin ikinci büyük kenti olan Musul‘u ele geçirdi. Buradaki 32 Türk TIR şoförünü rehin aldıktan sonra önceki gün Musul’daki Türk Konsolosluğu’nu bastı. Militanlar, Başkonsolos Öztürk Yılmaz ile birlikte 49 görevliyi rehin aldı. Şoförlerimiz dün serbest bırakıldı. Devletin zirvesi qise diplomatları kurtarmak için zamana karşı yarıştı.
‘GÜVENLİĞİ SAĞLIYORUZ’
Gelişmeleri yakından takip eden Ankara, Başbakan Tayyip Erdoğan öncülüğünde uluslararası diplomasi trafiği başlattı. Gözler ise rehinelerin “can güvenliğine” çevrildi. Erbil merkezli Rudaw gazetesinden bir muhabir, Türk Konsolos Öztürk Yılmaz‘ın cep telefonunu aradı. Telefona çıkan isim ise IŞİD’in rehin alınan Türkler’den sorumlu elemanıydı. Adını açıklamaktan kaçınan maskeli terörist, diplomatların kentteki “gergin” durum nedeniyle konsolosluktan alındığını savundu ve “Güvenliklerini sağlıyoruz, onları ülkelerine iade edeceğiz. Korkulacak bir şeyler yok. Çünkü onlar Sünni ve Hanefi inancından” dedi.
YEMEK-SU VERDİK’
IŞİD militanı ayrıca “Diplomatlardan birinin yanında köpeği var. Biz köpeği Asil’e de yiyecek ve su verdik” ifadesini kullandı. Aralarında Ticaret Ataşesi Mehmet Argüç, konsolosluk yetkilileri Ömer Çolak, Ersan Köksal ve personel Emin Ercan‘ın da bulunduğu 49 Türk rehinenin her an Türkiye’ye iade edilebileceği belirtildi.
ŞOFÖRLER SERBEST BIRAKILDI
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, HDP’yi ziyaretinde, sürpriz bir gelişme yaşandı. 32 TIR şoförünün akibeti konuşulurken; danışmanı, Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ve ajanslardan geçen “Şoförler serbest bırakıldı” bilgisini Davutoğlu’na iletti. Davutoğlu müjdeyi görüşmede paylaştı. Başkonsolosluktaki personelde can kaybı olmaması için askeri seçeneğe başvurulmadığını söyleyen Davutoğlu, şöyle konuştu:
‘REHİNELERİN YERİNİ BİLİYORUZ’
“Rehin alınanların Musul’un doğusuna götürüldüğünü belirledik. Aşağı yukarı yerlerini tam olarak biliyoruz. Sağlık durumları iyi. Güvenli bölgede tutuluyorlar. Sağ salim getirmeye çabalıyoruz.” Bu arada Dışişleri Bakanlığı, Türk vatandaşlarına Irak’a seyahat etmemeleri konusunda uyarı
PEŞMERGELER KERKÜK’E GİRDİ
Petrol zengini Kerkük‘ten Irak Ordusu’nun çekilmesi üzerine bölge Kürtler’in kontrolüne geçti. Kerkük’te Irak ordusunun kalmadığını belirten Bölgesel Kürt Yönetimi‘nin silahlı gücü Peşmerge Bakanlığı Genel Sekreteri Cabbar Yaver, “Kerkük’ün tamamı peşmergenin elinde” dedi.
KARARGAHA HÜCUM
Peşmerge Basın Sorumlusu Halgurd Hikmet ise Musul’da peşmerge güçleri ile çatışmaya giren IŞİD örgütünden 13 militanı öldürdüklerini söyledi. Hikmet, ayrıca örgüt militanlarının peşmerge ile çatışmayı göze alamayacağını ve IŞİD’in kendilerine saldırması halinde en sert cevabı alacağını söyledi. Öte yandan IŞİD tehdidi nedeniyle komutanların ve askerlerin terk ettiği Kerkük’teki 12. Tümen Komutanlığı‘na ait karargah ise talan edildi. Kimliği belirsiz birçok kişi, karargaha girerek askeri araç, silah, kelepçe ve üniformaları alıp götürdü. Talanı gerçekleştiren gruplar arasında çatışma çıktı. 12. Tümen Komutanlığı’na sadece 1 kilometre mesafede olan polis güçlerinin talanı engellememesi ise dikkat çekti.
YENİ KURALLAR KOYDU
Musul’u bin 300 militanla ele geçiren IŞİD örgütü, 16 maddelik bir bildiri yayınladı. 1.4 milyon kişinin yaşadığı kentte yeni kurallar koydu. Buna göre, IŞİD’in kontrolünde bulunan bölgelerde zorunlu olmadıkça kadınlar dışarı çıkamayacak. Hırsızlık yapanın eli kesilecek. Tüm Müslümanlar namazı camide kılacak. Alkol, sigara ve uyuşturucu kullanılmayacak. Türbeler ve anıtlar yıkılacak.
MÜDAHALE SİNYALİ
ABD Başkanı Obama, Irak’taki durum konusunda kısa vadede yapılması gereken askeri işler olduğunu ve kendilerinin bütün seçenekleri değerlendirdiğini söyledi. Obama, “İsyancılarla mücadele konusunda Irak’a yardım için hiçbir şeyi dışlamıyorum” dedi. Cumhuriyetçi parti liderleri ise IŞİD’in Musul’u ele geçirmesinden sonra Başkan Obama’nın ulusal güvenlik ekibinin tümünün değişmesini istedi.
ASKER TEYAKKUZDA
Musul‘daki Türk Konsolosluğu’na saldırılının ardından gözler Türkiye’nin Suriye’deki tek Türk toprak parçası Süleyman Şah Türbesi’ne çevrildi. Türbeye yapılacak olası bir saldırı ihtimaline karşı görevli askerler teyakkuza geçirildi. Süleyman Şah Türbesi, Nisan ayında Türk asker ve askeri zırhlı araçlarla güçlendirilmişti. Olası saldırı durumunda, bölgedeki Türkmen aşiretleri de askerimize destek verecek.
DÜNYA TEPKiLi
Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu personelinin rehin alınması tüm dünyada yankı buldu. İşte yorumlar:
TÜRKİYE: BEDELİNİ AĞIR ÖDETİRİZ
Ankara, bölgede Türkiye’ye yakın olan aşiretlerle doğrudan temasa geçti. MİT’in ve Türkiye’nin Bağdat Büyükelçisi Faruk Kaymakçı koordinatörlüğünde yürütülen temaslarda, IŞİD’in yöneticilerine “Tek bir rehinenin bile burnu kanamasın, Türkiye bunun bedelini ağır ödetir” mesajı verildi.
TÜRKLER IŞİD’İ FELÇ ETTİ
IŞİD‘in twitter hesabına Türkler tarafından “İnsanlarımızı ne zaman salacaksınız” ve “Kaçırdığınız Türkleri salın yoksa kötü olur” gibi birçok mesaj atıldı. Zor anlar yaşayan teröristler, bir süre tweet atamadı.
IRAK UÇAKLARI BOMBALADI
Irak Hava Kuvvetleri, Salı günü Musul’u ele geçiren IŞİD’e karşı operasyon başlattı. Kente havadan bomba yağdı. IŞİD örgütünün lideri El Bağdadi’den sonraki isim olan Adnan İsmail Bilavi’nin öldürüldüğü iddia edildi.
DEVLET OĞLUMU BANA GETİRECEK
Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz’ın babası Şerafettin Yılmaz, oğluyla en son 20 gün önce telefonla görüştüğünü söyledi ve ekledi: “3 oğlum 1 kızım var. O bizim gurur kaynağımız. Devlete teslim etmişiz oğlumuzu. Devlet bize getirecek. Tek isteğimiz oğlum ve diğer rehinelerin bir an önce sağlıklı bir şekilde vatanımıza gelmeleri.” Ardahan Açıkyazı Alabala Köyü’nden olduklarını anlatan Şerafettin Yılmaz, 26 yıl önce Bursa’ya yerleştiklerini, oğlunun ise bürokrat olunca Ankara’ya taşındığını vurguladı. (TAKVİM)