İZMİR (AA) - İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturmanın ardından 270 sanık hakkında açılan davada, bazı tanıklar dinlenildi.
FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu davanın görülmesine Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda devam edildi.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada, Ege Ordusu Komutanlığında yarbay rütbesinde görev yapan Ö.K. tanık olarak ifade verdi.
FETÖ'nün darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz 2016'da nöbetçi olduğunu, saat 22.10 sıralarında görev tekmilini vermek için nöbetçi amiri Yarbay F.E. ve tutuklu sanık eski Ege Ordusu Komutanlığı Kurmay Başkan Yardımcısı Tuğgeneral Hakan Eser'i aramasından 5 dakika sonra kendisini "Yüzbaşı Levent" olarak tanıtan kişinin Kara Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Merkezinden aradığını belirten Ö.K, bu kişinin Genelkurmay Başkanlığından mesaj gelip gelmediğini ve evrak yönetim sistemine bakmalarını söylediğini anlattı.
Bu kişiyle yaptıkları ikinci görüşmenin ardından "Harekat Yıldırım" mesajının geldiğini görünce tutuklu sanık Eser'i bilgilendirdiğini belirten Ö.K, karargahta karşılaştığı tutuklu sanık eski Ege Ordusu Komutanlığı Harekat Başkanı Albay Oksal Çelik'e "Harekat Yıldırım" mesajından bahsedince, Çelik'in bunu bildiğini söylediğini iddia etti.
Ordu harekat merkezine gittiğinde tutuklu sanıklar eski Yarbay Mustafa Toklu, eski Binbaşı Recep Kılıç ile eski Yüzbaşı Eser Bingül'ü gördüğünü kaydeden Ö.K, "Toklu, nöbetçi amir Yarbay F.E. ve nöbetçi astsubaylar F.A. ile İ.Y.'ye telefonlara bakmamaları yönünde emir verdi. Toklu, daha sonra Kılıç ve Bingül'e santrali kapatma emrini verdi. Ordu harekat merkezinden dışarı çıktığımda (kapatılan) Maltepe Askeri Lisesinde görevli tutuklu sanıklar Yarbay İbrahim Fatih Büyükbaş, Binbaşı Durmuş Ali Vurkun ve Albay Turhan Özkal ile tanımadığım iki subayı gördüm. Binbaşı Durmuş'a neden geldiklerini sorduğumda 'Çağırdılar geldik' dedi." ifadelerini kullandı.
Karargaha gelen Ege Ordusu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep'in ordu harekat merkezine kimsenin girmemesi, karargahın emniyetinin alınması, yetkisiz kişilerin içeri sokulmaması, ayrıca karargaha inen helikopterin kalkış yapması için emir verdiğini, giriş çıkış kamera kayıtlarının muhafaza altına alınması yönünde emirler verdiğini dile getiren yarbay Ö.K, bildikleriyle ilgili daha sonra askeri savcıya ifadesinin doğru olduğunu söyledi.
- Orgeneral Recep'in emir subayının ifadesi
Tanık Binbaşı E.D, emir subaylığı görevini yaptığı Ege Ordusu Komutanı Orgeneral Recep'in 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece karargahtaki santralin çalışmadığını, acil bir şekilde karargaha gidip durumu öğrenmesini istemesi üzerine karargaha gittiğini belirterek, Orgeneral Recep'in komutanlığa geçmesinin ardından görüştüğü tutuklu sanık Eser'e bazı talimatlar verdiği iddiasında bulundu.
Televizyondan Ankara'daki bazı komutanların derdest edildiğini gördükten sonra Orgeneral Recep'e yönelik güvenlik tedbirleri artırdıklarını dile getiren Binbaşı E.D, Recep'in o gece darbe girişiminin başarısız olması için emirler verdiğini, bu doğrultuda hareket ettiğini belirtti.
Darbecilerin sözde sıkıyönetim atama listesinde İzmir ve Manisa Sıkıyönetim Komutanı olan tutuklu sanık eski Ege Ordusu Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen'in saat 02.00 sıralarında karargaha gelmesinin ardından sabaha karşı bazı komutanlarla toplantı yapmasını öğrenmesinin üzerine Orgeneral Recep'in toplantıyı sonlandırdığını anlatan E.D, gece boyunca Sakarya Tugay Komutanına ulaşılamaması nedeniyle Hakbilen'i yeniden çağırdığını kaydetti.
E.D, ifadesinde şunları anlattı:
"Memduh Hakbilen odaya gelince Orgeneral Recep 'Sayın Başkan, Adapazarı'nda ne oluyor, emirlerimi siz dinlemiyor musunuz, bağlı birliklerle irtibata geçmiyor musunuz?' gibi sözler söyleyince Hakbilen, 'Kuvvet komutanımla görüşmek istiyorum' dedi. Komutan 'Anlamadım, senin birinci amirin benim sen beni dinlemiyor musun?' deyince, Hakbilen, 'Kuvvet komutanıyla görüşmek istiyorum, sizin emirlerinizi dinlemiyorum' şeklinde sözler söyledi. Komutan koltuğundan kalkıp 'Seni görevden alıyorum. Odana geç' dedi. Hakbilen, kapının önüne gelince 'Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin generaliyim. Beni tutmaya hakkınız yok. İzmir ve Manisa sıkıyönetim komutanıyım' diyerek çeşitli tehditlerde bulundu. Komutan eliyle işaret ederek, 'Geç kardeşim odana' dedi. Ben Memduh Paşa'yı kolundan tutarak odasına götürdüm."
- Hakbilen'den "EMASYA kapsamında hazırlık yapın" emri
Tanık Albay M.A.T. de Ege Ordusu Komutanlığında Harekat Kurmay Yar Başkanı olarak görev yaptığını, darbe girişiminin yaşandığı gece nöbetçi astsubayın kendisine Eser'in emrini iletmesiyle karargaha geldiğini ifade ederek, Orgeneral Recep'in emriyle karargahın emniyetine ilişkin bazı tedbirleri aldıklarını ileri sürdü.
Gecenin ilerleyen saatlerinde kendi odasında komutanlıktaki bazı başkanlarla otururken Eser'in yanlarına gelerek, Hakbilen'in aradığını yolda olduğunu, "Mülki amirin talebi olabilir." diye istihkam savaş taburunun EMASYA kapsamında hazır olmasını emrettiğini söylediğini iddia eden Albay M.A.T, Albay Ş.A'nın da yan odadaki askeri hattan istihkam savaş taburunu arayarak, "Mülki amirin talebi olabilir. Olaylar oluyor. EMASYA kapsamında hazırlıklarınızı yapın." diye aktarımda bulunduğunu iddia etti.
M.A.T, ifadesini şöyle sürdürdü:
"Bergama Garnizon Komutan Albay Ahmet Ömercikli, Orgeneral Recep'i telefonla arayarak tankların İzmir'e getirilme emrinin Hakbilen tarafından verildiğini bildirdi. Orgeneral Recep de bana dönüp 'Git, Hakbilen böyle bir emir vermiş mi' diye sormamı istedi. Harekat merkezinden Hakbilen'in gözaltında tutulduğu makam odasına gittim. Hakbilen'e 'Bergama’daki tankların İzmir'e gelmesi emrini verdiniz mi? Ordu Komutanımız soruyor' dedim. Hakbilen de 'Evet ben verdim' diye cevap verdi. Tekrar harekat merkezine döndüm ve Orgeneral Recep'e Hakbilen'in cevabını ilettim. Orgeneral Recep de harekat merkezindekilere 'Tutanak tutulmasını, tüm birliklere mesaj çekilip Kurmay Başkanının (Hakbilen'in) görevden alındığını, verdiği ve vereceği tüm emirlerin geçersiz olduğunu, bu emirlere uyulmamasını, bu emirlere uyanlar hakkında yasal işlem yapılacağını' bildiren mesaj çekilmesini emretti."
Mahkeme heyeti, yaklaşık 15 saat süren oturumun ardından duruşmaya bu sabah devam edilmesini kararlaştırdı.
AA