İZMİR (AA) - İzmir'deki "askeri casusluk" soruşturmasında, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyelerinin sahte delil ürettiği iddialarına ilişkin 10'u tutuklu 68 sanığın yargılandığı davada bazı müşteki ve tanıklar dinlenildi.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayıt alınan duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler ile taraf avukatları katıldı.
İzmir Cumhuriyet Başsavcıvekili Tarık Tuna, iddia makamı olarak duruşmaya katıldı.
Müşteki E.E, halen TSK'da subay olarak görev yaptığını, 2011'de Ankara'da yasa dışı yollarla telefonunun dinlenildiğini, maddi ve manevi kayıp yaşadığını, görevden uzaklaştırılmadığını ancak mesleki kariyerinin zedelendiğini savunarak davaya katılma talebi olduğunu dile getirdi.
Müşteki emekli Albay Erhan Murat Akdeniz, haksız yere 19 ay 20 gün cezaevinde kaldığını, işlemediği bir suç nedeniyle ağır bir bedel ödediğini savunarak kendisine kumpas kuranlardan şikayetçi olduğunu beyan etti.
Kendisi gibi örgüte karşı dik duran ve vatan sevdalısı emniyet müdürlerine FETÖ'nün kumpas kurduğunu iddia eden emekli emniyet müdürü Ö.A, başta örgüt elebaşı Fetullah Gülen olmak üzere bu davada yargılanan bazı sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi.
- Tanık ifadeleri
Tanık olarak ifadesine başvurulan emekli Albay İ.H.O, kamuoyunda "İzmir Askeri Casusluk Davası" olarak bilinen davada yargılanmasının ardından beraat eden Üsteğmen Sunay Akkaya'nın evindeki aramaya Merkez Komutanlığı adına katıldığını, Akkaya'nın şehir dışında olduğunu bildiğinden özellikle ev arkadaşının aramada yer almasını istediğini anlattı.
Eve girer girmez, kimsenin içeriye dağılmamasını ve odalara bireysel olarak girilmemesi yönündeki talimatına emekli mensupların ilk başta itiraz ettiğini iddia eden İ.H.O, elinde eldiven olmadan arama yapan polislerin dijital materyallerden imaj almadan tutanak tuttuğunu ileri sürdü.
İzmir Askeri Casusluk Davası'nda yargılandıktan sonra beraat eden Narin Korkmaz'ın görme engelli babası Atilla Korkmaz, tanık olarak verdiği ifadesinde, iki katlı olan evlerinin alt katında polisin yaptığı aramalarda herhangi bir şeyin bulunmadığını, üst katta oturan kızı Sümeyra ve damadının aşağı kata gelmesinin ardından bu kata çıkmalarına müsade edilmediğini anlattı.
Polislerin kimsenin olmadığı üst katta kızı Narin Korkmaz'a ait siyah bir poşeti bulduğunu dile getiren Korkmaz, "Poşette bazı materyaller vardı. Elimle dokunduğumda materyallerin tozlu olmadığını, temiz olduğunu hissettim. Bu materyallerin çok önceden beri saklanmadığı belliydi. Üstelik 10 gün önce hamile olan büyük kızım Sümeyra, üst katta temizlik yapmış, bu siyah poşete rastlamamıştı." ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, duruşmayı yarına erteledi.
- Dava ve iddianame
"Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" iddialarına ilişkin İzmir Emniyet Müdürlüğüne 10 Ağustos 2010'da gelen ihbar e-posta üzerine başlatılan ve aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 sanık ve üst düzey askeri yetkili, devletin gizli bilgi ve belgelerini yabancı istihbarat servislerine vermekle suçlanmıştı. İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi, şubat ayında tüm sanıkların beraatine hükmetmişti.
Sahte deliller üretilerek kumpas kurulduğu iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada ise 25 kişi tutuklanmış, 5 zanlı daha sonra tahliye edilmişti. Soruşturmaya ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olarak yer aldığı 68 sanıklı iddianame İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.
İddianamede, sanıklar hakkında Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddeleri kapsamında, "silahlı terör örgütü kuruculuğu, yöneticiliği, üyeliği, örgüt faaliyetleri kapsamında devlet ve ülkenin bütünlüğünü bozmak, hukuka aykırı kişisel verileri kaydetmek, iftira, kamu görevlisinin resmi evrakta sahteciliği, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek ve yaymak, özel hayatın gizliliğini ihlal, suç delillerini yok etmek, gizlemek, değiştirmek ve suç uydurmak" gibi suçlamalar yer alıyor.
AA