ANKARA (AA) - FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Jandarma Genel Komutanlığının Beştepe Karargahı'ndaki eylemlerle ilgili 244 kişinin yargılandığı davaya sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen davada, darbe girişimi sırasında 28. Mekanize Piyade Tugayı'nda görevli sanık eski üsteğmen Mehmet Kürşat Yaman da savunma yaptı.
Yaman, 15 Temmuz'da nöbetçi olduğunu ve sabah gelip nöbeti devraldığını belirterek, daha sonra tabur komutanı Yarbay Ertuğrul Terzi'nin odasına gittiğini anlattı.
Terzi'nin kendisine Ümitköy'deki hatıra ormanını sulamaya gitme emri verdiğini iddia eden Yaman, emre uyarak bu işi yaptığını ve saat 16.00 gibi birliğe döndüğünü bildirdi.
"Ben kışladan uzaklaştırıldığımı düşünüyorum." diyen Yaman, döndükten sonra hafta sonu Kolluk Kuvvetlerini Toplumsal Olaylarda Destekleme Tatbikatı (KOKTOD) yapılabileceğini öğrendiğini iddia etti.
Yaman, saat 21.30 civarı harekat merkezinden nöbetçi subayın arayıp "Alarm verildi. Personel kışlaya çağrılıyor." dediğini, kendisinin de "KOKTOD tatbikatı mı?" diye sorduğunu ve "Evet" cevabı aldığını öne sürdü.
Tabur binasına geçip ilk önce Yüzbaşı Sungur Polat'ı arayıp haberdar ettiğini belirten Yaman, Yarbay Terzi'yi gördüğünü, onun da "Neredesin?" diye çıkışıp, bölük komutanları ve personeli haberdar etmesini, askerleri toparlayıp tabura da alarm vermesini emrettiğini söyledi.
Yaman, personelin saat 22.30-23.00 civarında birliğe geldiğini, bu sırada Ertuğrul Terzi'nin çağırıp önceden istiflettiği mühimmatı cephanelikten getirmesini emrettiğini belirtti. Cephaneliğe gittiğinde tugaydaki bütün birliklerin mühimmat almak için burada bulunduğunu, bir kargaşa yaşandığını bildiren Yaman, söylenilen mühimmatı bulup Terzi'nin emriyle rütbeli personele dağıtılmasını sağladığını dile getirdi.
KOKTOD tatbikatında gerçek mühimmat dağıtılmasını yadırgadığını iddia eden Yaman, "Bu esnada ben de ne olduğunu merak ediyordum. Ertuğrul Terzi, yüksek sesle 'Arkadaşlar Genelkurmay Başkanımız rehin alındı, terör saldırısı olacak. Genelkurmay Başkanlığının emniyetini almaya gidiyoruz' dedi." ifadesini kullandı.
Yaman, Terzi'nin "Hadi çıkıyoruz, herkes araçlara binsin." dediğini ve kendisine de nöbetçi olmasına rağmen bir ZPT'ye binmesini emrettiğini öne sürerek, konvoy halinde yolda dur-kalk şeklinde ilerlerken eşine telefon etmek için araçtan indiğini, bu sırada konvoy hareket edince kendi aracını kaçırdığını bildirdi.
Bunun üzerine arkadan gelen bir ZMA'yı durdurup bindiğini anlatan Yaman, Genelkurmay Başkanlığına gideceklerini düşünürken saat 00.30 civarında Jandarma Genel Komutanlığına gittiklerini söyledi.
- "Vurun şu polisleri"
Yaman, karargahın önündeki kavşaktayken 15 kadar polis gördüğünü, "Ne oluyor?" diye seslendiğinde ise cevap alamadığını iddia ederek, bu sırada silah sesleri duymaya başladığını aktardı.
Yaman, şöyle devam etti:
"Birisi bağırıyor, 'Ateş etsenize, vurun şu polisleri' diye. Bir tane yarbay, safari elbise vardı. Şimdi burada yok, muhtemelen firari, yaralanan yarbay. Bağırdığını gördüm. Burada görsem kesinlikle tanırım. 'Vurun şu polisleri' deyince atladım araçtan, 'Komutanım ne oluyor burada?' diye seslendim. 'Görmüyor musunuz, vurun polisleri' dedi. 'Niye vuruyoruz?' dedim. 'İçeride 5 şehidimiz var' dedi. 'Ben yapamam' dedim."
Bunun üzerine vatandaşlarla konuşmak için yanlarına yaklaştığını, birinin "Kışlaya geri dönün" demesi üzerine "Terör saldırısı var" dediğini anlatan Yaman, yaşlı bir teyzenin de "Aman oğlum etmeyin" dediğini aktardı.
Yaman, bu sırada Kobra helikopterin halkı taradığını, buna karşılık kendisinin de HK 33 tüfekle helikoptere ateş ettiğini öne sürerek, bir can pazarı olduğunu söyledi.
Şehit ve yaralılar gördüğünü belirten Yaman, yanındaki Murat Uzmanın yaralandığını söylediğini, ayrıca polislere ateş emrini veren yarbayın da "Yardım et" diye elini uzattığını, onun da bacağından vurulduğunu bildirdi.
Yarbayı araca alıp daha sonra A nizamiyesinden girdiğini, onu bir ambulansa, uzman çavuşu da karargahın revirine bıraktığını belirten Yaman, karargah bahçesine saat 01.25 gibi girdiğini ifade etti.
- "Kimseyi yaklaştırmayın, gerekirse vurun"
Yaman, içeride de ismini sonradan öğrendiği Albay Erkan Öktem'in "Kimseyi yaklaştırmayın, gerekirse vurun." diye emir verdiğine şahit olduğunu söyledi. Yaman, "Bu sırada ZPT'ye kolunu dayayarak destek alan Ertuğrul Terzi ateş etti. Karşıdan gelen vatandaşlardan önce arkadaki, Türk bayrağı taşıyan düştü. Öndeki önce ayağından vuruldu, sonra tökezledi düştü. Ben o anda bittim. Ertuğrul Terzi'nin vurduğundan da eminim. Nişan alarak, hedef gözeterek ateş ettiğini gördüm." dedi.
- Darbe girişimini saat 03.00 gibi öğrenmiş
Darbe girişimini Oğuzhan isimli askerden saat 02.30-03.00 civarında öğrendiğini iddia eden Yaman, daha sonra telefonunu şarja takıp eşinin mesajlarını gördüğünü bildirdi.
Yaman, eşiyle konuştuktan sonra araca döndüğünü, bu sırada da bir yarbayı hafriyat kamyonlarına ateş ederken gördüğünü ifade etti.
Mehmet Kürşat Yaman, saat 03.30 sıralarında birlikteki bazı üsteğmenlerle görüşüp ZMA ile çıkmaya karar verdiklerini belirterek, aracın kapağını kapatırken Ertuğrul Terzi'nin Yüzbaşı Sungur Poroy'a hitaben "Sungur, Sungur, kimse bir yere gitmiyor. Ölmek var, dönmek yok." diye bağırdığını duyduğunu söyledi.
ZMA ile kapıyı kırarak çıktıklarını, sonrasında da polise teslim olduklarını anlatan Yaman, helikopter atışı sırasında yaralandığını ve çıktıktan sonra ambulansta pansuman yaptırdığını belirtti.
Daha sonra gözaltı işlemi olduğunu kaydeden Yaman, tahliyesini istedi.
AA