ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Jandarma Okullar Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 316 kişinin yargılandığı davaya, sanıkların esas hakkındaki savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde savunma yapan sanık eski albay Arif Kalkan, MİT'te görevli olduğu halde Jandarma Okullar Komutanlığına gitmesi emredildiği için emre uyduğunu savundu.
Kalkan, yargılamanın hukuksuz ve kanun dışı olduğunu iddia ederek, soruşturmayı yapanlar ve yaklaşık 2 yıldır cezaevinde bulunmasına neden olanların görevlerini kötüye kullandığını ileri sürdü. Kalkan, bu kişilerden davacı ve şikayetçi olduğunu söyledi.
Daha önce mahkeme huzurunda yaptığı savunmasını tekrarladığını ifade eden Kalkan, Jandarma Genel Komutanlığına mensup bir subay olarak karargaha bağlı bir birliğe gitmesini engelleyecek bir kanun, emir ya da talimat bulunmadığını öne sürdü.
Kalkan, o gece Jandarma Genel Komutanı adına aradığını belirten Mehmet Aydın'ın kışlalara terör saldırısı olabileceği duyumu ve emri üzerine Okullar Komutanlığına gittiğini iddia etti.
"Terör saldırısına karşı bir katkım olabilir diyerek gittim." ifadesini kullanan Kalkan, FETÖ ile de bir irtibatı, iltisakı olmadığını savundu.
Kalkan, darbe girişimiyle de bir ilişkisi olmadığını ileri sürerek, tahliye ve beraatini istedi.
- Reddi hakim talebi reddedildi
Kalkan'ın avukatı, söz alarak reddi hakim talebinde bulunduklarını söyledi. Bunu görüşen mahkeme heyeti, talebi oy birliğiyle reddetti.
Eski üsteğmen Bahri Barış Cordan da savunmasında suçlamaları kabul etmedi. Cordan, o gece internette haberleri gördükten sonra ne olduğunu anlamak için kaldığı misafirhaneden içtima alanına gittiğini, burada rastladığı tabur komutanı binbaşı Tarık Görener'e "Komutanım, darbe olmuş, sıkıyönetim var diyorlar. Haberiniz var mı?" diye sorduğunu anlattı.
Görener'in de "Haberim var. Biz karışmayacağız Barış." dediğini iddia eden Cordan, Tarık Görener'in daha sonra bazı kursiyer teğmenlerin silahlarını bıraktırıp Seren Amfi'ye çıkarmasına yönelik emrini uyguladığını ileri sürdü.
Bir süre sonra da kaldığı misafirhanedeki odasına döndüğünü savunan Cordan, darbeci olmadığını iddia etti.
Cordan, iddiaların aksine FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullanmadığını, bununla ilgili bir içerik de bulunmadığını söyledi.
Bahri Barış Cordan da tahliyesini ve beraatini talep etti.
Sanık eski yüzbaşı Cemil Çetin de üzerine atılı suçları kabul etmediği savunmasında, FETÖ ile bağı olmadığını, örgütün hiçbir programını da kullanmadığını ileri sürdü.
Çetin, darbe planının içinde yer almadığını, 15 Temmuz'da da amirlerinin verdiği yasal emirlere itaat ettiğini belirterek, beraatini istedi.
Duruşma sonunda görüşü sorulan iddia makamı, sanık Arif Kalkan'ın olay tarihinde MİT mensubu olup olmadığının tespiti için MİT Müsteşarlığına müzekkere yazılmasını talep etti.
Talebi kabul eden mahkeme, duruşmayı yarına erteledi.
AA