Ekvador’un WikiLeaks sahibi Julian Assange ’a tecavüzle suçlandığı İsveç ’e iadesini engellemek üzere siyasi sığınma vermesi Avrupa’yla Latin Amerika ’yı karşı karşıya getirirken gözler sığınmacının bulunduğu Londra’daki elçilik binasına çevrildi. Assange’ın 19 Haziran’dan beri kaldığı Ekvador’un Londra Büyükelçiliği’nden nasıl çıkacağı ya da Britanya’nın diplomatik kuralları çiğneme pahasına zorla tutuklama tehdidini yerine getirip getirmeyeceği merak konusu. Quito yönetimi ise Latin Amerika ’daki müttefiklerini yardıma çağırdı. Krizi görüşmek üzere Güney Amerika Ülkeleri Birliği (UNASUR) yarın bakanlar düzeyinde toplanacak. İsveç ’te 2010’da 2 kadına tecavüz ettiği iddiasını reddeden Assange gizli belgeleri sızdırdığı için intikam isteyen ABD ’ye iade edilebileceğini söylüyor.
Ekvador meydan okuyor
Assange krizi, Avrupa ve Latin Amerika arasında demokrasiye yönelik görüş farklılıklarını da ortaya çıkardı. Demokrasinin beşiği sayılan iki ülkeye savaş açan Ekvador’da halkın çoğunluğu Avrupa’dan gelebilecek yaptırımlara karşı hükümetin yanında. Sağcı partiler ise tepkili. Solcu Devlet Başkanı Rafael Correa, geçen yıl Wikileaks ’in ülkeye yönelik komploları gösteren belgeleri sızdırması üzerine ABD ’nin Quito Büyükelçisi’ni kovmuştu. Londra ise dün tutumunu biraz yumuşattı. Britanya, elçiliğe girerse uluslararası hukuku ihlal ettiği için kendini uluslararası mahkemede bulabilir. Ekvador’un elçiliği basma tehdidi aldıkları yönündeki açıklamasını reddeden ve konuyu diplomatik müzakere yoluyla çözmek istediklerini söyleyen Britanya Dışişleri Bakanı William Hague, Assange’ın ülkeden çıkmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Hague diplomatik dokunulmazlığın suçlulara verilmemesi gerektiğini belirtirken, Ekvadorlu mevkidaşı Ricardo Patiño ‘özgürlük savaşçısı’ olarak nitelediği Assange’ın İsveç ’e iadesi halinde hayatının tehlikeye girebileceği belirtip insan haklarını savunduklarını söyledi. Patino, Assange’ın sınır dışı edilmeyeceği konusunda ABD , Britanya ve İsveç ’ten teminat alamadıklarını kaydetti. İsveç 2001’de ABD ’yle işbirliği yaparak iki Mısırlıyı işkence görebilecekleri Mısır ’a iade etmişti. ABD Dışişleri sözcüsü Victoria Nuland ise Assange’ın iadesi için Londra ile işbirliği yaptıkları suçlamasını reddetti.
Yıllarca çıkamayabilir
Britanya’nın İsveç ’e iade ısrarı, Assange’ın 30 polisin kuşattığı elçilikten nasıl çıkacağıyla ilgili senaryoları da gündeme getirdi. Assange’ın diplomatik bir araçla önce Fransa ’ya, ardından da AB üyesi olmayan İsviçre ’ye götürülebileceği öne sürüldü. Polisin diplomatik araçları arama yetkisinin olmadığına dikkat çekilirken, yine de araçtan inip uçağa binerken tutuklanma riski var. Tüm yolu araçla gitmesi halinde ise saatlerce arabadan inmemesi gerek. Assange’ın diplomatik bir bavul içinde ülkeden kaçırılması olasılığı da riskli, çünkü polisin bu tür bir kargoyu arama yetkisi olmasa da içinde ne olduğunu sorabilir. Bir diğer olasılık da Assange’a diplomatik pasaport verilmesi. Ancak diplomatik dokunulmazlığın Assange’ı tutuklanmaktan kurtaramayacağı belirtiliyor çünkü Britanya geçmişte birçok diplomatı dokunulmazlıklarına rağmen tutuklamaktan çekinmemişti. Ayrıca Britanya’nın Assange’ın diplomatik misyonunu onaylaması gerekiyor. Assange helikopterle de kaçamaz, çünkü elçiliğin bulunduğu binanın üst katları Ekvador toprağı değil. Yani Assange kaçamadan polis tarafından yakalanabilir. En olası senaryo Assange’ın uzun süre elçilik binasında kalması.
Diplomatik dokunulmazlığın cazibesi
Tutuklanmamak için elçiliklere sığınanlar:
Roch bombası: ABD ’nin 1989’da işgal ettiği Panama’da devrilen askeri lider Manuel Noriega, Vatikan elçiliğine sığındı. ABD , Noriega’yı dışarı çıkarmak için binada durmadan rock müzik çaldı. Noriega bir hafta sonra 3 Ocak 1990’da teslim oldu ve Miami’de yargılandı.
MİNDSENTİ 15 YIL KALDI: Macaristan’da komünist dönemde kilisenin laikleştirilmesine karşı çıkan Kardinal Josef Mindsenti vatana ihanetten suçlu bulununca 1956’da ABD elçiliğine sığındı. Burada 15 yıl kaldı, Vatikan’ın araya girmesiyle ülkeden ayrıldı.
ZELAYA’YA GAZLI SALDIRI: Eski Honduras lideri Manuel Zelaya, 28 Haziran 2009’da darbe sonucu ülkeden kaçırılarak Kosta Rika’ya götürüldü. Zelaya’nın üç ay sonra gizlice ülkesine dönerek sığındığı Brezilya Büyükelçiliği’ne zehirli gazla saldırı düzenlendi. Zelaya 27 Haziran 2010’da Dominik Cumhuriyeti ’ne sürgüne gitti.
Victor RAUL de la Torre 5 YIL BEKLEDİ: Peru’da Halk Devrimi Amerika Partisi lideri Victor Raul Haya de la Torre, partisi yasaklanınca 1949’da Lima’daki Kolombiya Büyükelçiliğ’ne kaçtı. Meksika ’nın diplomatik sığınma verdiği 1954’e kadar dışarı çıkamadı.
KUTUDA YAKALANDI: Britanya, 1984’te ülkesinde yolsuzlukla suçlanan Nijeryalı siyasetçi Umaru Dikko’yu iade etmedi. Nijeryalılar bayılttıkları Dikko’yu bir kutuyla ülkelerine kaçırmaya çalışırken kutuya ‘diplomatik’ yazmayı unuttukları için havaalanında yakayı ele verdi.