Hz. Mevlana’nın 745. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma etkinlikleri kapsamında, “Türbeönü Buluşmaları” adı altında düzenlenen çadır sohbetlerinde, Kırıkkale Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölümü Başkanı, ayrıca Ankara Mevlana Araştırmaları Derneği Başkanlığı görevini de yürüten Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu, Hz. Mevlana’nın insana, topluma ve çevreye bakışını anlattı.
Konya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünce düzenlenen, Hz. Mevlana’nın 745. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma etkinlikleri kapsamında, türbeönü buluşmaları çadır sohbetlerine Kırıkkale Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölümü Başkanı Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu konuk oldu. Hz. Mevlana’nın önemli eserlerinden Mesnevi ve Divan-ı Kebir-i tercüme eden Karaismailoğlu, Hz. Mevlana’nın insanları bilgiyle, anlayışla ve görgüyle donatmak, düşündürmek için şiir halinde 66 bin beyit ve 500 sayfa eser bıraktığını ifade ederek, Hz. Mevlana’yı anlamak, hissetmek, düşünce ve duygularından yararlanmak amacıyla bu eserleri okuma, imkan ve fırsatımızın olduğunu, bir çok alimin bu kadar eserinin günümüze ulaşmadığını söyledi.
‘OLGUN İNSAN, SAMİMİ VE AÇIKTIR’
Karaismailoğlu sohbetini şöyle devam etti: “Hz. Mevlana diyor ki; bana bu anlatılanları, söylenenleri Konya istediği için Hak söyletti. Konya bu tür sözleri duymak istiyordu. Hz. Mevlana’yı anmak şahısları anmak için değil, fikir ve düşüncelerinden yararlanmak içindir. Olgun insanların işi samimiyet açıklık ve dürüstlüktür. Alçak kişilerin işi ise hile ve arsızlıktır. Olgun insan olmak istiyorsak, çevremizde bir anlam taşıyan olarak bulunmak istiyorsak açık ve samimi olmalıyız. Bunu taşımayanlar alçak kişi özelliği olan hile ve arsızlık tercihine doğru yönelir. Hz. Mevlana, ‘insanların birbiriyle olan beraberliği bu şekilde anlam ve değer kazanacak’ diye bize ifade ediyor. Yol arkadaşı, hayatta birlikte yaşadığımız insanlar, hep beraber hayat yolu üzerinde ilerliyoruz. İster fakir olsun ister zengin, ister işçi olsun ister patron, ister memur olsun ister amir, beraberliği ve yakınlaşmayı bize öğütlüyor.” dedi.
‘İYİLİK KİNİN MERHEMİDİR’
Hz. Mevlana’nın, “düşman dahi olsa iyilikte bulunmak gereklidir. İyi davranmak gönüllerden kinleri alıp götürür. İyilik kine merhemdir.” sözüyle devam eden Karaismailoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Taş ustasının taşı yontup şekil verdiği gibi sanat eseri arkadaşlar edinin. Arkadaş edinmek bir çaba, gayret ister. Kervanın çokluğu ve kalabalığı yol kesicilerin belini ve mızrağını kırar. Toplumdaki iyilerin çokluğu ve kalabalığı, arkadaşlıklar ve beraberliklerin büyüklüğü, art niyetli, kötü düşüncede olanların ümit ve beklentilerini yok eder. Dostluk ve beraberlik toplumdaki birçok olumsuzluğu kendiliğinden yok edecektir. Hz. Mevlana diyor ki ‘insanlara Allah için iyilik yap. Allah için iyilik yapmak demek hiçbir beklentisi olmadan karşılıksız iyilik yapmaktır. İyilik yapınca gözünüzün önünde olumsuz yüzler yok olup gider. İyilik yapan kişi önce kendisine iyilik yapmış olur. Kötülük yapanda kendisine kötülük yapmış olur.” dedi.
‘DÜNYANIN YÜZÜ KONYA’’YA DÖNDÜ’
Sohbetinde selamın önemine de değinen Karaismailoğlu: “Selam veren kişi önce kendisine selam vermiş olur. O selamların huzur ve neşesini kendisinde hisseder. Selam verdiğinizde, gülümsediğinizde kendi ruhunuzu, canınızı ferahlatırsınız. İyilik yaptığınızda o iyilik hareketi önce size yansır. Elinizden geldiğince selamı, tebessümü eksik etmeyiniz. Peygamber efendimiz, ‘inançlı kişiler tebessümlü, gülümser olur’ diye buyurmuştur. Dünyanın yüzü adeta Konya’ya dönmüş durumda. Türkiye dendiğinde akla Hz. Mevlana geliyor. Hz. Mevlana’nın adı anıldığında; merhamet, şefkat ve dostluk akla geliyor. Mevlana dendiğinde, onda gülümseme, tebessüm eden bir İslam, Müslümanlık akla geliyor. Hz. Mevlana diyor ki: ‘Sevgi ve incelik insan özelliğidir. Öfke ve yersiz istek hayvan özelliğidir. Bu tercihleri yaparak hayatı güzel hale getireceğimizi, hatta bu davranışla, bu yaklaşımla ölümünde tatlı hale getireceğimizi bize öğretti.” şeklinde aktaran Karaismailoğlunun sohbeti, Moderatörlüğünü Konya Büyükşehir Belediyesi Bilim Merkezi Müdürü Ömer Bardakçı’nın yürüttüğü, soru ve cevap bölümünün ardından sona erdi. Programın sonunda, İl Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı Erdoğan Erdoğmuş, Karaismailoğlu’na, kültür yayınları ile Şeb-i Arus atkısı takdim etti.