Kadir Has Üniversitesi, bu yıl dördüncüsüne imza attığı Sosyal-Siyasal Eğilimler Araştırması'nın sonuçlarını geçtiğimiz günlerde kamuoyuyla paylaştı. Araştırmayı gerçekleştiren ekipte yer alan Doç. Dr. Banu Baybars Hawks, 'Muhafazakarlaşma arttı' sonucuna varılan araştırmayı AKŞAM'a değerlendirdi:
'İki yıl önce yaptığımız araştırmada, kendisini belli bir siyasi görüşe yakın görmeyenlerin oranı yüzde 23'tü. Büyük bir orandı. Aralık-2011'deki araştırmamızda, kişilerin yavaş yavaş belli bir siyasi görüşe yakın olmayı tercih ettiklerini gördük. Çekimser kitle içinde muhafazakarlığa kayanların oranı, diğer görüşlere oranla daha yüksek oldu.
Muhafazakarlığı sadece dinsel anlamda görmemek gerektiğini, ifade eden Baybars Hawks şöyle devam etti: 'Terör konusunda da, ekonomi konusunda da muhafazakar bakış açısı olabilir. 'Biz şimdi muhafazakarlık bir yıl içinde yüzde 5 yükseldi' diyoruz. Cumhuriyetçilikte de aynı oranda bir düşüş var. Şu anki oranlara baktığımızda muhafazakarlar yüzde 20.5, cumhuriyetçiler yüzde 20, milliyetçiler yüzde 19.3. Oranlar birbirine çok yakın. Muhafazakarlardaki bu artış iktidardaki partinin gün geçtikçe daha da güçlenmesinden ileri geliyor. İktidarın, son seçimlerdeki oy oranıyla, daha fazla güçlenmeye başlaması, daha önce çekimser duran kitlenin oraya yönelmesine yol açtı diyebiliriz. Kendisini daha önce belli bir görüşe yakın hissetme konusunda rahat göremeyen kişilerin, güçle birlikte belki daha cesur olduklarını söyleyebiliriz. İktidardaki parti tabi ki, kendine bağlı olanların görüş ve çıkarlarını da temsil ediyor. Paralel politikalar, bu kesimin daha çok oraya yönelmesine yol açmış olabilir.
ÇEKİMSERLER YÜZDE BİR
Banu Baybars Hawks, 'Toplumda kamplaşma' konusunda da şu değerlendirmeleri yaptı:
'Biz hükümetin politikalarını destekleme konusunu gelir seviyelerine göre de yaptık. En zenginler ve en fakirler hükümet politikalarını destekliyor. Çok ilginç bir gösterge. Zengin istikrar açısından bunu istiyor. Araştırma sonuçlarına baktığımızda da bir kutuplaşma var. Çekimser oyların, kendisini herhangi bir siyasi görüşe yakın hissetmeyenlerin yok olduğunu, yüzde 1'lere indiğini görüyorsunuz. Bu da siyasi kutuplaşmanın bir göstergesi.'
HALKIN AB'YE GİRME İSTEĞİ DEVAM EDİYOR
Doç. Dr. Banu Baybars Hawks, 'Türk halkının AB'ye girme isteğinin hala devam etmesi' konusundaki araştırma sonucunu da şöyle değerlendirdi: 'Evet, Türk halkı hala AB'ye girmeyi, hala NATO'ya üyeliğinin devam etmesini istiyor. Bunu kendi içimizde de çok sorguladık. Halkta, 'Bizden daha az gelişmiş ülkeler bile AB üyesi. Biz niye olmayalım' diye, yani bir prestij simgesi algısı görülüyor. Yıllarca bunu tabu olarak gördük, önemli olduğunu düşündük ama bugün baktığımızda içinde bulundukları ekonomik krizle çok da fazla belki bu konuyu gözümüzde büyüttüğümüzü gösteriyor. Hükümetin de böyle bir paralel bakış açısı var. Çünkü halk açısından baktığımızda AB üyeliğinin getireceği avantajlar var. Bu şekilde düşünülebilir. Bugün birlik ekonomik kriz içinde. Dolayısıyla şu an bir prestij simgesi mi, dikkatlice düşünmek gerekiyor. Ama diğer tarafından üyeliğin halka getireceği avantajları da unutmamak gerekiyor. Çaba sürdürülmeli. Artıları ile eksilerini düşünmek gerekiyor.'
Kaynak: Nebahat KOÇ/AKŞAM