ANKARA (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, açıklanan işsizlik rakamlarına ilişkin, "Veriler, fiili başkanlık döneminde, yani 2014 Ağustos'tan beri işsizlik bilançosunun gittikçe ağırlaştığını gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.
Böke, yazılı açıklamasında, bugün açıklanan işsizlik istatistiklerinin 6,5 milyon insanın her gün yaşadığı umutsuzluğu bir kez daha gözler önüne serdiğini savundu.
Böke açıklamasında, "Kendi yandaşlarının ekonomisini ve kendi siyasi geleceğini her şeyden daha önemli gören Saray düzeninin, vatandaşı nasıl da yok saydığını gösteren gerçekler rakamlarla bir kez daha ortaya kondu." ifadesini kullandı.
Yaşanan işsizliğin sorumlusunun, yanlış ekonomi politikası uygulayan iktidar olduğunu iddia eden Böke, "Yaşanan işsizlik, yandaşlarının batık projelerini vatandaşa istihdam yaratacak ve çağı yakalayan üretim ekonomisinden daha önemli gören bu saray düzeninin çöküşünün de ispatı." görüşünü ileri sürdü.
Türkiye'nin 16 Nisan'da bir tercih yapacağını hatırlatan Böke, ülkenin "ya bu çöken düzenle" devam etmeye karar vereceğini, ya da bu düzeni değiştirmeye, "yeni bir Türkiye hikayesini yazmaya" başlayacağını belirtti.
Resmi rakamlara göre, 3 milyon 715 bin kişinin işsiz olduğunu vurgulayan Böke, "umudunu kaybetmiş, çalışmaya hazır vatandaşlar ve zamana bağlı eksik istihdam edilenler"in de dahil edildiğinde gerçek işsiz sayısının 6 milyon 508 bine ulaştığını ileri sürdü.
Böke, şunları kaydetti:
"Bu korkutucu gerçekler, Türkiye'nin 2,5 yıldır yaşıyor olduğu Saray düzeninin devam etmesi durumunda hepimizi nasıl bir geleceğin beklediğini de gösteriyor. 'Hayır' diyeceğimiz işte bu fiili başkanlığın hepimize dayattığı işsizlik, yokluk, yoksulluk ve karanlık. Veriler fiili başkanlık döneminde yani 2014 Ağustos'tan beri işsizlik bilançosunun gittikçe ağırlaştığını gösteriyor. Ağustos 2014'te yüzde 10,1 işsizlik oranıyla başladığımız fiili başkanlık döneminde, işsizlik oranı 2 puan artışla yüzde 12,1'e ulaşmış durumda.
Bu ekonomik düzenin faturasını en çok gençler ve kadınlar ödüyor. Bütün bu korkutucu gelişmeler şunu gösteriyor; Türkiye geleceğiyle ilgili bir yol ayrımında. Düzenin devam ettiği, yoksulluk ve yokluğun yaygın kitlelerde yaşandığı karanlık bir Türkiye mi, yoksa düzeni değiştirecek öz güveni olan, kalkınan, büyüyen, refahını adaletli, eşit bir biçimde paylaşan bir Türkiye mi? Bu tercih, bir gelecek tercihidir. Bu tercih siyaset üstü, ideolojiler üstü bir tercihtir."
AA