Bu köşeden bir çok konuyu karınca kararınca, dilimiz döndüğünce sizlerle paylaşmaya çalıştık…
Kızım sana söyledim gelinim sen dinle şeklinde de değil… Bizzat ilgili şahsiyetlere, gözlerinin içine soka soka anlatmaya çalıştık…
Gel gelelim anlayan, dinleyen yok…
Ocak başkasının olunca acıyı içinde hisseden yok…
Bu memlekette “Bin kişi ölünce istatistik bir kişi ölünce kaza” oluyor…
Kaza: Can veya mal kaybına, zararına neden olan kötü olay…
İstatistik: Bir sonuç çıkarmak için verileri yöntemli bir biçimde toplayıp sayı olarak belirtme işi, sayımlama tdk sözlügündeki anlamları böyle.
Irakta her gün insanlar ölüyor…
Yüzlerce insanın ölmesi kimsenin umurunda bile olmuyor…
Olay sıradanlaşmış gibi gösteriliyor… Adeta kanıksatıldı millete ölümler, öldürmeler…
Amerika Irak’ı işgalinden bu güne kadar istatistik olarak 1 milyona yakın insan ölmüş her günde yüzlercesi ölmeye devam ediyor. Kime ne ?
Bu yozlaşmış bana dokunmayan bin yıl yaşasın felsefesinin aynısı burnumuzun dibinde yaşanıyor adeta…
Seydişehir çevresinde olan trafik kazaları sıradanlaştırılmış , bugün ki kazada kaç kişi ölmüş gibi adet üzerinden konuşulmaya başladı ocak yakan kazalar…
Seydişehir kazaları ile anılır hale gelmiş, ölüm virajları varmış, aynı yerlerde olan kazalarda insanlar ölmüş, malları helak olmuş, ocaklar sönmüş, çocuklar öksüz kalmış, analar ağlamış… Kimin umurunda…
Olaya istatistik olarak bakınca her şey rakamlarla ve kelimelerde bitiyor elbette… kendi bakış açılarından oldukça haklılar… Zira yanan ocaktan çok uzaktalar…
Seydişehir Antalya yolunda kaza olmuş dört kişi ölmüş ne kadar basit değil mi? Çıkıveriyor dilimizden…
Bu açıdan bakılırsa daha çok insan ölecek demektir…
Geçen gün elime geçen Seydişehir çevresindeki kazaların istatistiklerini aldım. Daha önce benzerlerini buradan yayınladık ve başka köşe yazarı arkadaşlarda konuya dikkat çekti sadece basit birkaç ışık takılarak olay geçiştirildi. Onu da ne olduğunu anlayan varsa gelsin beriye… güya uyarıymış.. neyi nasıl uyarıyor? adam ne yapacak? neye karşı tedbir alması gerekiyor? bilen yok.
Kardeşim o yolu sürekli kullanan insanlar kaza yapıyor. Demek ki bu yolda bir sakatlık var beyler… Lütfen ciddi bakın şu meseleye…
Geçen haftalarda dağ yolundaki ölüm virajında haftada üç beş sefer Antalya dan sebze taşıyan insanlar kaza yaptı ve kazada kurtulan olmadı. Yakınları anlattığına göre o insanlar sürekli o yolu kullanarak oradan geçen insanlar.
Aynı yerde yüzlerce ölümlü kaza oluyor ve bariyerler yıkılıyor bir hafta sonra birileri gelip bariyerleri yenileyip gidiyor.
İnsan hayatı bu kadar ucuz mu?
Basit yapılabilecek işleri bile yapmayan bu yetkililer neden en ufak bir adım atmazlar? Neden, neden, neden?
Neden bu işlere biraz kafa yormazlar neden insan olması hasebiyle bu işlere kafa yoran yetkileri dinlemezler…
Merhamet beyler merhamet…