KAHİRE (AA) - Mısır'da Tiran ve Sanafir adalarının Suudi Arabistan'a bırakılması, muhalifleri ve yönetim yanlılarını bir araya getirdi.
Mısır Bakanlar Kurulu kararıyla Kızıldeniz'deki Sanafir ve Tiran adalarının iki ülke arasındaki yeni deniz sınırı antlaşması çerçevesinde Suudi Arabistan tarafında kaldığının açıklanması, Mısırlı muhaliflerin ve 3 Temmuz 2013'deki askeri darbeye zemin hazırlayan ve gösterilerde rolü olan yönetim yanlılarının sert tepkisine neden oldu.
Askeri darbenin ardından feshedilen Şura Meclisi üyeleri Servet Nafi, Cemal Haşmet, Hatim Azzam, askeri darbe ile görevlerinden alınan bakanlar Amr Derrac, Yahya Hamid, Muhammed Mahsub, İnşa ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Tarık ez-Zumer, Yarın Devrim Partisi lideri Eymen Nur, Asale Partisi Genel Başkanı İhab Şeyha ve bazı Mısırlı entelektüellerin imzaladığı yazılı açıklamada, adaların Suudi Arabistan'a bırakılmasının şiddetle reddedildiği belirtildi.
- "Meşru olmayan yönetimin imzaladığı antlaşmalar geçersizdir"
Açıklamada, ülkede meşru olmayan yönetimin imzaladığı ve Mısır karasuları, toprakları, hava sahası, havalimanları, doğal kaynakların idaresi ve egemenlik gibi konulardaki tarihi haklarından feragat edilen tüm antlaşmaların geçersiz olduğu kaydedildi.
Mısır halkının, kardeşlerinden ve dostlarından yalnızca ülkeyi kaçıran ve sahibiymiş gibi tasarruf eden yönetimin neden olduğu krizlerden çıkması için yardımdan başka bir şey beklemediği vurgulandı.
- "Nil Etiyopya'ya, toprak Suudi Arabistan'a, yatırım Birleşik Arap Emirlikleri'ne..."
Darbeye zemin hazırlayan 30 Haziran gösterilerine destek veren bazı siyasiler de adalara ilişkin antlaşmayı reddettiklerini bildirdi.
Siyasi aktivist Ziyad el-Aleymi, "Nil Etiyopya'ya, toprak Suudi Arabistan'a, yatırım Birleşik Arap Emirlikleri'ne, karar ödeyene, uzlaşı yolsuzluk yapanlara ve hapis özgürlere." dedi.
Siyasetçi Memduh Hamza da Twitter'da yaptığı açıklamada, iki ülke arasında istikrarlı ve tanınmış olan sınırların yeniden çizilmesine gerek olmadığını ifade etti.
30 Haziran gösterilerinin en büyük destekçilerinden televizyon sunucusu ve şovmen Basim Yusuf da adaların devredilmesi kararını sosyal medyada eleştirdi.
- "Referanduma gidilmesi gerekir"
Mısır Sosyal Demokrasi Partisi Yüksek Kurul üyesi Hilal Abdulhamid yayımladığı yazılı açıklamada, adalardan feragat edilmesinin anayasanın 151'inci maddesine aykırı olduğunu ve sınırların çizilmesi için referanduma gidilmesi gerektiğini ifade etti.
Parti adına yayımlanan açıklamada, Mısır parlamentosundan söz konusu antlaşmayı onaylamaması istenirken, Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve hükümetin Mısır halkını şoke ettiği belirtildi. Mısır halkının antlaşmanın "bir avuç mal" karşılığında yapıldığına inandığı kaydedildi.
Bir grup aktivist de "Mısır'ın Kızıldeniz'deki Tiran ve Sanafir adalarından feragat etmesini reddedenler" olarak adaların kurtarılması için bir imza kampanyası başlattı.
Mısır'da Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) eski resmi sözcüsü Muhammed Muntasır'ın başını çektiği İhvan kanadı da adalar konusunu ağır şekilde eleştirmişti.
Bakanlar Kurulu, Kızıldeniz'de yer alan Sanafir ve Tiran adalarının iki ülke arasında belirlenen yeni deniz sınırı antlaşması çerçevesinde Suudi Arabistan sınırları içinde yer aldığını açıklamıştı.
Eski Suudi Arabistan Kralı Abdulaziz el-Suud, 1950 yılında Sanafir ve Tiran adalarının güvenliğinin sağlanması için Mısır'ın himayesine girmesini, Mısır yönetiminden talep etmişti. İki ada 66 yıldır Mısır’ın himayesindeydi.
Adaların Suudi Arabistan kraliyet ailesine ait olduğu belirtiliyor.
Tiran Adası, Akabe Körfezi'ni Kızıldeniz’den ayıran Tiran Boğazı'nın girişinde yer alıyor. Sina Yarımadası'nın 6 kilometre doğusunda yer alan adanın yüz ölçümü 80 kilometrekare. Tiran Adası'nın hemen doğusunda yer alan Sanafir Adası ise 33 kilometrekare büyüklüğünde olduğu kaydedildi.
AA