KOCAELİ (AA) - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, bir daha 1970'li yıllarda olduğu gibi gençlik çatışmalarını üniversitelerde görmek istemediklerini belirterek, "Tartışan, eleştiren, konuşan ama birbirinin her birini bu ülkenin genci olarak gören bir yaklaşımı benimsemenizi istiyorum." dedi.
Davutoğlu, Sabancı Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Kocaeli Gençlik Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, AK Parti'nin hiç kimseye ait olmadığını vurgulayarak, "AK Parti bugün de yarın da sadece AK gençliğe aittir ve AK gençlerle yükselecektir. AK Parti milletin partisidir, milletin gençliğinin partisidir. Türkiye'nin bugünü ve yarını sizsiniz." diye konuştu.
İslam İşbirliği Teşkilatı 13. Zirvesi kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir arada bulunduklarını, bütün İslam dünyasının gözü, kulağının dün ve bugün İstanbul'da olduğunu anlatan Davutoğlu, AK Parti Kocaeli gençliğinin heyecanı ve dinamizminin her yerde bilindiğini söyledi.
Ahmet Davutoğlu, "Onlar konuşmaya başlayınca neredeyse bize susmak düşüyor. Onlar coşkuyla yüreklerinden gelen tezahüratı yaptığında emin olun hiç birimizin sakin durabilmesi, bekleyebilmesi mümkün değil. Hep mitinglerde sizin coşkunuzu gördük. Grup toplantılarında, kongrelerimizde hep buna şahit olduk. Evet ülke çapında AK Partili gençler, dinamiklik, aksiyon noktasında görenlere parmak ısırtırlar. Bütün AK Parti gençlik kolları teşkilatlarını tebrik ediyorum ama şunu da söyleyeyim. AK Parti Kocaeli gençliği bütün bu ortalamayı zorladı geçiyor. Allah heyecanınızı hiç eksik etmesin." ifadelerini kullandı.
Bugün bu salonları dolduran gençlerden, nice yiğit öncü kadroların çıkacağını umut ettiğini dile getiren Davutoğlu, "İnşallah bir müddet sonra bizden aldığınız emaneti çok daha ileri noktalara götürecek heyecanı enerjiyi, azmi, imanı sizlerde görüyorum. Allah AK Partili bütün gençlerimizin bu ülkenin daha güzel olması için duyduğu coşkuyu, gösterdiği gayreti makbul kılsın." dedi.
- "Kadim medeniyetimizin özgüvenli gençliği kitap okuyan gençliktir"
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kocaeli'nin örnek bir teşkilatçı il olduğunu, Kocaeli AK Parti teşkilatının da hayırlı bayrak yarışının en güzel örneklerinden birini her zaman ortaya koyduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
"Bakın size ağabeyiniz olan, birbirinden bayrağı devralıp diğerlerine teslim eden güzel ahlak örneği olmuş 6 isim sayacağım. Kocaeli kurucu il başkanımız olan Nihat Ergün, daha sonra milletvekilliği ve bakanlık yaptı. İkinci il başkanımız İbrahim Karaosmanoğlu 2004'ten bu yana Türkiye'nin en başarılı belediye başkanlarından biri oldu. Üçüncü il başkanımız Fikri Işık kardeşim şu anda Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı görevini büyük bir başarıyla ifa ediyor. Dördüncü il başkanımız Zeki Aygün, şu anda TBMM'de ve MKYK'da birlikte çalışıyoruz. Omuz omuza verdik. Beşinci il başkanımız Mahmut Civelek bugüne kadar görevini çok büyür bir başarıyla gerçekleştirdi. Mevcut il başkanımız Şemsettin Ceyhan kardeşimiz de partimizin kurucu il gençlik kolları başkanıydı. Bugünkü gençlerden de inşallah aranızdan nice öncü isimler, nice il başkanları, milletvekilleri, bakanlar ama bu makamların hiçbirisi önemli değil ama en önemlisi, nice dava hizmetkarları çıkacak."
"Kadim medeniyetimizin özgüvenli gençliği kitap okuyan gençliktir" diyen Davutoğlu, salonda bulunan gençlere yönelik "Bakın kitap okuyorlar. Teşekkür ediyorum. Elinizden hiç kitabınız eksik olmasın, gönlünüzde hep kitap sevgisi olsun." dedi.
- "Türkiye'yi dünyanın en güçlü ülkelerinden biri haline getirdik"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, 3 Kasım 2002'den itibaren vatandaşların ihtiyaç ve taleplerini karşılayarak Türkiye'yi dünyanın en güçlü ülkelerinden biri haline getirdiklerini söyledi.
Siyasi ve ekonomik reformlarla, Türkiye'yi yeniden ayağa kaldırdıklarını, ülkenin daha gelişmiş, daha demokratik, daha özgür bir ülke olması için gayret sarf ettiklerini belirten Davutoğlu, gençlerin daha aydınlık bir bir Türkiye'de yaşaması için çaba gösterdiklerini dile getirdi.
Türkiye'ye kazandırdıkları büyük eserlerle, demokratik istikrarla gurur duyduklarını ifade eden Davutoğlu, geleceğe gençlerle birlikte yürüyeceklerini, Türkiye'nin adalet ve kalkınma yolunda kat etmesi gereken mesafeyi, gençlerle aşacaklarını kaydetti.
AK Parti'nin mayasının sağlam olduğunu ama bu mayayı daha da güçlendireceklerini aktaran Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Onun için sık sık formal eğitimle yetinmeyin diyorum. Bu projede beni cezbeden temel husus, bu projenin alternatif bir eğitim, alternatif bir üniversite telkin etmesiydi. Boğaziçi Üniversitesine girdiğim yıllarda, üniversite yanında 4 yıllık alternatif informal eğitimi arkadaşlarımla başlatmıştım. Çünkü eğitim sistemi dışında kazanmamız gerekenler vardı. Daha sonra bunu bir kurum haline de dönüştürdük. Hafta içi derslere devam ederdik, hafta sonları kendi medeniyetimizin klasiklerini okurduk. Bu, lise birden itibaren hiç terk etmediğimiz bir yol ve yöntemdi. O zaman vakıflarımız, derneklerimiz yoktu. Vardı ama imkanları sınırlıydı. Hele bize sahip çıkacak belediye başkanlarımız, başbakanlarımız da yoktu. Bazen eski camilerin külliyelerinin bir köşesinde, bazen kahvehane köşelerinde oturur klasikleri okurduk. Çünkü gençler, biz yola çıktığımızda 1970'li yıllarda önümüzde, elimizde okuyacak nitelikte klasiklerimiz dahi elimizden alınmış durumdaydı. Hepsini elimizle tabiri caizse, tırmalayarak, sürünerek elde edip kendimizi yetiştirmeye çalıştık."
- Öğrencilik yıllarını anlattı
Boğaziçi Üniversitesine girdiğinde arkadaşlarıyla dört yıllık alternatif bir eğitim programının içine girdiklerini anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Temel klasikler, tarih, felsefe, hikmet, irfan dersleri. Şimdi programı gördüğümde o kadar heyecan duydum ki. Artık büyük salonlarda bu dersleri yapıyoruz. Alternatif demek, var olan eğitimi reddetmek değil. O eğitim mutlaka size büyük katkılar yapacak ama sizi gece uykusuz bırakacak kadar bir ilim aşkı olmadıkça, bu eğitimden de istifade edemezsiniz. Gecenin bir yarısı, bir meseleyle sancı duyacak, kalkıp bir kitap okuyabiliyorsanız işte o zaman sizden geleceğe dönük olarak ümitvar olabiliriz. Birbirinizi eğitin, ders verin. Hocalarınızdan ders alma dışında, gruplar halinde oturun meseleleri tartışın. Biz o zaman batılılaşmayı, geri kalmışlığı tartışırdık. Türkiye'de entelektüellerin niçin yabancılaştığını kendi aramızda tartışırdık. Bazen de birbirimizi yetiştirmek için mülahazalar yapardık.
Lisede farklı görüşteki arkadaşlarla münazaralarda, münakaşalarda bulunurken, etkili bir performans sergilemek için birbirimizi eğitmek amacıyla İstanbul Sarayburnu'ndan Bakırköy'e kadar yolda bir arkadaş konu söyler ben konuşurdum, ben bir konu söylerdim o konuşurdu. Ta ki hızla gelen sorulara ani cevap verebilelim diye."
- "Hitabınızı geliştirin"
Gençlere hitabetlerini, bilgi birikimlerini geliştirmelerini tavsiye eden Davutoğlu, kitaptan daha aziz bir dost olmadığını, kitap okumanın yaygınlaşması gerektiğini dile getirdi.
Gençlere doğu ve batı klasiklerini, insanlığın ortak ürünlerini okumalarını öneren Davutoğlu, konuşmasında şu görüşleri dile getirdi:
"Bütün kitaplar, bir kitabı okuyup anlayabilmek içindir. O Kelamı Kadim'i de hiç gönlünüzden, zihninizden, eyleminizden eksik etmeyin. Bizler, o yıllarda örgün eğitimlerimizin yanında Necip Fazıl'dan, Saidi Nursi'den, Sezai Karakoç'tan, Mehmet Akif'ten, İdris Küçükömer'den, Nurettin Topçu'dan, Kemal Tahir'den, Nuri Pakdil'den de beslendik. Örgün eğitim elbette şart ama bu alternatif eğitim size çok şey kazandıracak. Düşünce ekollerini, sanat akımlarını, estetik ekolleri de bilmek, oralardan beslenmek zorundasınız.
Bu toprakların ruhunu hakkıyla tevarüs etmeniz için, tek boyutlu kalmamanız için, muhataplarınızı, sizin gibi düşünmeyenleri de doğru anlamanız için, dünya görüşünüzün zenginleşmesi için, dünyadaki bütün gelişmeleri doğru anlamanız için kendinizle, çevrenizle barışık olmanız için, sevginin, muhabbetin, diyaloğun kıymetini bilmeniz için alternatif üniversitelere yazılın. Araştırın, görün, konuşun ve birbirinizin sadece kankası olmayın. Olun kanka ama aynı zamanda dava kardeşi olun, ahlak kardeşi olun, ilim kardeşi olun. Şunu hiç unutmayın; ne kadar okursanız okuyun, hep talebe olduğunuzu zihninizde tutun. Bana hoca diye hitap ediyorsunuz, büyük memnuniyet duyuyorum ama bilin ki son nefesime kadar ben de aynı zamanda bir talebeyim. Yeni bir şey öğrenmek için çaba sarf etmediğiniz andan itibaren hocalığınız da biter. Çünkü biz biliriz ki mutlak ilim ancak Allah'a aittir."
- "Her bir insanımıza kucak açın"
Esmaül Hüsna, gönüle ve zihne yazıldığında her şeyin ayrı bir anlam kazanacağını ifade eden Davutoğlu, o ruhi derinliği gençlerin yüzlerinde görmek istediklerini ve bu aşkı her alanda göstereceklerinden emin olduklarını dile getirdi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, gençlere hitaben şunları söyledi:
"Sizlerden her bir insanımıza kucak açmanızı, hiç kimseye sırtınızı dönmemenizi rica ediyorum. Fikir ayrılıkları olur, bazen dozu yüksek tartışmalar olur ama bilin ki bu ülkenin gençliğinin her biri azizdir. Bu gençler sizden farklı fikirlere sahip olsalar da medeni diyalog içinde olacaksınız ve en güzel dille konuşacaksınız. Bir daha 1970'li yıllarda olduğu gibi gençlik çatışmalarını üniversitelerimizde görmek istemiyoruz. Tartışan, eleştiren, konuşan ama birbirinin her birini bu ülkenin genci olarak gören bir yaklaşımı benimsemenizi istiyorum.
Siz güzel örnek olacaksınız. Çatışanlara karşı muhabbeti, tartışmak yerine hakaret edenlere karşı edebi öğreteceksiniz. Bu ülkenin her bir genci bizim için kıymetlidir. Her bir gencini kazanmak için çaba sarf edeceksiniz. Sizlerden en büyük beklentim, gençliğinizi, enerjinizi, hep hayırlı yollarda, hayırlı işlerde kullanmanızdır. Varlık nedeniniz her zaman insanı, tabiatı, yaşadığımız ülkeyi korumak ve her zaman daha iyisine başlamak için olmalıdır."
(Sürecek)
AA