ANKARA (AA) - Kan kanserinde kök hücre tedavisi için akraba dışı nakillerde 55, kardeşten nakillerde ise 65 yaş üstü için bilim kurulu kararını gerekli kılan düzenlemeye hasta derneğinden eleştiri geldi.
Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği Derneği Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan, "Bir düzenleme, düzenleme gibi olmalıdır, yasaklama olmamalıdır. Ben buna yasaklama diyorum" dedi.
2. Lösemi, Lenfoma, Miyelom Hastaları Kongresinde düzenlenen basın toplantısında konuşan Özcan, ülkede ve dünyada yaşlanmaya bağlı giderek daha sık görülen kan kanserinde doğru tanı ve tedavinin önemine işaret eti.
ABD'de yanlış tanı ve tanı değişme oranı yüzde 10 civarındayken, yapılan yeni bir araştırmaya göre ülkede bunun yüzde 25 civarında olduğunu dile getiren Özcan, "Kan kanseri tanısı konulan bir hastanın kanser olmama, kanser olmadığı tanısı konulan bir hastanın kanser olma ya da kanser tipinin farklı çıkması olasılığı yüzde 25 civarında. Bu bakımdan doğru tanı konulması büyük önem taşıyor" diye konuştu.
Özcan, kan kanserinde zamanında tanının da son derece önemli olduğuna işaret ederek, "Örneğin Multipl miyelom olduğu halde geçmeyen bel ağrıları nedeniyle uzun süre farklı tedavi uygulanabiliyor. Oysa tedaviye zamanında başlansa bel kemiği kırılması önlenebilir" dedi.
Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Sema Karakuş ise bitki ve ot kürleriyle alternatif tedavi diye sunulan yöntemleri eleştirerek, "Kan kanserleri otlarla, bitkilerle asla iyileşmez" ifadesini kullandı.
Bu tür bitki ve otların tedaviyi olumsuz bile etkileyebileceğini, hatta yan etkileri artırabileceğini bildiren Karakuş, hastaları ve halkı kandırmaya yönelik bu tür reklam ve tanıtımların önlenmesi gerektiğini söyledi.
-"Hastaların önüne set çekildi"
Milletvekili olduğu dönemde kan kanserine yakalanan ve bu hastalığı yenmeyi başaran dernek 2. başkanı Harun Akın ise Sağlık Bakanlığının, kan kanserinde kök hücre tedavisi için akraba dışı nakillerde 55, kardeşten nakillerde ise 65 yaş üstü için bilim kurulu kararını gerekli kılan düzenlemesiyle hastaların önüne set çekildiğini ileri sürdü.
Bir çok hastanın düzenlemeyle tedavi imkanından yoksun kalacağını öne süren Akın, bu sınırlamanın hastaları şaşkına çevirdiğini savundu.
-"Ben buna 'yasaklama' diyorum"
Prof. Dr. Özcan da bir soru üzerine söz konusu düzenlemeyi eleştirdi.
Düzenlemenin, ülkede nakil sayısının 3 bini bulması üzerine çıkarıldığı tahminini dile getiren Özcan, bu konuda başka ülkelerde de düzenlemeler olduğunu ancak kısıtlamalara gidilmediğini söyledi.
Özcan, kök hücre nakli için hastalığın belirli bir aşamada olmasının da şart koşulduğunu anımsatarak, ilik bulunmasının en az 6 ay sürdüğünü, bu nedenle aramaya hemen başlanması gerektiğini oysa düzenlemenin buna imkan tanımadığını ileri sürdü.
Hastayı aylarca takip eden hekimlerin oluşturduğu bilim kuruluyla nakil kararı verildiğini, bakanlığın tekrar bunun için ayrı bir bilim kurulu oluşturarak onay istemesinin yanlış olduğunu savunan Özcan, bu tür kararların dosyaya bakılarak verilmemesi gerektiğini kaydetti.
Özcan, "Bir düzenleme, düzenleme gibi olmalıdır, yasaklama olmamalıdır. Ben buna yasaklama diyorum" diye konuştu.
6 yıl önce 49 yaşındayken yakalandığı kan kanserini ilik nakliyle yenen dernek yönetim kurulu üyesi Necdet Karadoğan da hastaların bu düzenlemenin değişmesini istediğini ifade ederek, "Eğer şimdi hasta olsaydım kardeşimden ilik bulunmaması halinde nakil olamayacaktım. Bu kriterler mutlaka değiştirilmelidir" dedi.