KINŞASA (AA) - Sahraaltı Afrika'nın en büyük ülkesi olan ve siyasi kriz sürecinden geçen Kongo Demokratik Cumhuriyeti güvenlik sorunuyla mücadele ediyor.
Özellikle ülkenin doğusu yıllardır onlarca silahlı ve ayrılıkçı grubun çatışma ve saldırısına sahne oluyor.
Bunlar arasında, Uganda'da 1986'dan bu yana iktidardaki Yoveri Museveni rejimine karşı kurulan ve Ugandalı ayrılıkçıların desteklediği İttifak Güçleri (ADF-Nalu) ilk sıralarda geliyor. ADF-Nalu'nun 2014'ten bu yana binden fazla kişinin ölümüne neden olduğu biliniyor.
- M23 hareketi saldırı hazırlığında
Yetkililer bir süre önce, bu gruplardan olan ve ülkede isyancı gruplarla hükümet arasında 23 Mart 2009'da imzalanan barış anlaşmasının hükümet tarafından ihlal edildiğini ileri süren M23 hareketinin de saldırı hazırlığı yaptığını duyurdu.
Hükümet Sözcüsü Lambert Mende, bir ay önce AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Uganda'dan gelen, M23 ayrılıkçı grubuna üye yaklaşık 150 silahlı kişi, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ne, Uganda sınırına yakın Kuzey Kivu eyaletine hafta sonu sızdı." ifadesini kullanmıştı.
Kuzey Kivu'nun yönetiminden sorumlu Julien Paluku da sosyal paylaşım sitesi Twitter'da yaptığı açıklamada, ülkeye gelen silahlı kişilerin saldırı hazırlığında olduğunu iddia etmişti.
Söz konusu hareket, 2009'da orduya dahil edilen çoğu Tutsi etnik grubundan isyancıların 2012 baharında yeniden ayaklanmasıyla oluşmuş ve adını 23 Mart anlaşmasından almıştı.
BM İstikrar Misyonu (MONUSCO) Sözcüsü Albay Haig Serge de şiddet yanlısı oluşumlar arasında yer alan bir diğer örgüt Mai Mai silahlı grubunun bölgedeki eylemlerini arttırabileceği uyarısında bulundu.
Ülkenin doğusunda 1960'lı yıllarda siyasi ideolojilerini savunma amacıyla kurulan Mai Mai, daha sonra bu hedeflerinden uzaklaşarak, hırsızlık, cinayet ve kaçakçılık gibi suçlarla anılmaya başlandı.
- Saldırılarda siviller ölüyor
Pırlanta madenleriyle tanınan, ülkenin orta kesimindeki Kasai bölgesi ise iktidara karşı Haziran 2016'da Kamwina Nsapu liderliğinde oluşturulan ve lideriyle aynı adı taşıyan ayrılıkçı grubun saldırılarıyla mücadele ediyor.
Söz konusu ayrılıkçıların, ağustosta güvenlik güçlerince düzenlenen operasyonda öldürülen Nsapu'nun intikamını almaya çalıştığı iddia ediliyor. BM verilerine göre, bu ayrılıkçıların saldırısında 200'den fazla sivil öldü.
Ülkeninde orta kesiminde aktif olan Bundu Dia Kongo (BDK) hareketinin lideri Ne Mwanda Nsemi de seçime kadar iktidarda olacak geçiş hükümetinde kendisine de bir makam verilmesini talep ediyor.
İnsan hakları savunucularından Jean Claude Katende yaşananlarla ilgili "Silahlı grupların başlattığı bu kargaşa, ülkeyi kontrolden çıkarabilir. Hükümet de bu durumu bahane ederek seçimleri erteleyebilir." ifadesini kullandı.
- Diyalog sürecinde neler olmuştu?
Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde halkın, 2016 sonuna kadar yerel ve genel seçimlerle devlet başkanı seçimi için sandık başına gitmesi bekleniyordu fakat geçen kasımda yapılması öngörülen devlet başkanı seçimi mali sorunlar nedeniyle ertelenmişti.
Devlet Başkanı Joseph Kabila'nın iktidarda kalmaya çalıştığını iddia eden muhalefet ile sivil toplum kuruluşları, seçimlerin ertelenmesine karşı protestolar düzenlemişti.
Kilisenin arabuluculuğuyla aralık ayında iktidarla muhalefet arasında başlatılan diyalog süreci, ocakta imzalanan bir anlaşmayla sonuçlanmıştı. Anlaşmaya göre, devlet başkanı seçimi, genel ve yerel seçimlerin bu yılın sonunda düzenlenmesi, seçimlere kadar ülkeyi yönetecek, muhalefet ve iktidardan oluşacak bir geçiş hükümetinin kurulması kararlaştırılmıştı.
AA