Konya Aydınlar Ocağı’nın Selçuklu Salı Sohbetleri’nde, UNESCO tarafından “2022 Süleyman Çelebi Yılı” ilân edilmesi dolayısıyla Şâir ve Mevlid yazarı Süleyman Çelebi’nin 1588’den günümüze kadar icra edilen 434 yıllık Mevlîd Geleneği konuşuldu. Mevlîdhân Mehmet Emin Karataş, Süleyman Çelebi’nin yazdığı Mevlid-i Şerif'in muhteşem bir eser olduğunu belirterek, "Mevlid geleneği devam etmeli” dedi.
Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, UNESCO tarafından Süleyman Çelebi'nin vefatının 600. Yılı vesilesiyle, 2022 yılını Süleyman Çelebi Yılı ilân edildiğini hatırlatarak “Yapacağımız iş ne olursa olsun sporundan sanatına, müziğinden mimarisine, savaşından barışına varıncaya kadar her alanda din merkezli bir anlayışın kültürel yaşam biçimini yaşamalıyız. Her alanda kültürel değerlerimizi ikâme etmeliyiz. Mevlid de kültürümüzün bir parçası. Mûsıkî değerleri içerisinde çok kuvvetli bir yeri olup, dinin şiddetle bastırıldığı alanda bazen tek başına mevlid, en büyük sığınak olmuştur” dedi.
MEVLÎD GELENEĞİ DEVAM ETMELİ
Mevlîdhân Mehmet Emin Karataş, mevlîdhân arkadaşları Yavuz Selim ve Hakan Tosun’la birlikte Hz. Muhammed (S.A.V.)’in doğum günlerinde okuna gelen mevlîd-i şerifler ile ilahilerden örnekler sundu. Konuşmasına “Mevlid konusunda biz yaralıyız. Bu konuda haksız eleştirilerden dolayı da rahatsızız.” diyerek başlayan Mevlîdhân Mehmet Emin Karataş, “Çünkü mevlid, bize ecdadımızdan miras kalmış en köklü geleneklerimizden bir tanesi. Nasıl bugün camilerimizde salât-ı ümmiye’yi gürül gürül okuyoruz; o halde ecdadımızdan bize kalan mevlid geleneğini de yaşatarak devam ettireceğiz. Böyle bir programı tertip ettiği için Aydınlar Ocağı’na teşekkür ediyorum.” dedi.
MEVLİD-İ ŞERİF MUHTEŞEM BİR ESER
Süleyman Çelebi’nin Mevlîd-i Şerif’i gerek velâdet bahrinde ve gerekse miraç bahrinde çok güzel anlattığını belirten Karataş, “Mevlîd-i Şerif şiir olarak bile okunsa muhteşem bir eser. Ecdadımız mevlidi yıllarca makamla okumuşlar. Osmanlı’dan bize bir gelenek olarak gelmiş. Hâfız Kemal’ler, Hâfız Sami’ler, Sadeddin Kaynak’lar, İsmail Biçer ve İsmail Coşar’lar, hakikaten mevlidi çok güzel okumuşlar. Bizlerde onların mirasçısı olarak bu işe talipli gönül erleriyiz” dedi. Mevlid okumaya ilkokul beşinci sınıftan itibaren başladığını belirten ve iyi bir mevlidhanın Osmanlıca’yı ve Türkçe’yi çok iyi bilmesi lâzım geldiğine dikkati çeken Karataş, şu ifadelere yer verdi: “Bu konuda ciddi sıkıntılar olmasına rağmen Konya’mızda yeni yetişen, yetenekli ve meraklı gençlerimiz de geliyor. Bundan dolayı gözümüz arkada kalmayacak. Mevlid geleneği Hacıveyiszâde Hocamızın çok iltifat ettiği, katıldığı ve teşvik ettiği merasimlerden bir tanesi. Tahir Büyükkörükçü Hoca da bizzat mevlîd’i, mûsıkî’yi ve ilâhîleri teşvik ederdi. Biz onları referans ve örnek alıyoruz. Burada önemli olan samimi olmak, ihlâslı olmak, tevazuu elden bırakmamaktır.” Üstatlar arasında Hâfız Ahmet Kağnıcı, Fevzi Özçimi, Süleyman Yıldırım, Zekai Kaplan, Nuri Baş, Nuri Yılmazgil (Dişçi Nuri), Hâfız Hüseyin Arı ve İsmail Coşar’ı sayan Karataş, mevlidhan arkadaşlarıyla birlikte tevhid bahri, velâdet bahri ile mevlid-i şeriften bölümler icra ettiler. Program istek ilahilerden sonra okunan Kur’an-ı Kerim ve Aşr-ı Şerif’in ardından yapılan dua ile son buldu.
Konya İl Halk Kütüphanesinde, gerçekleştirilen Mevlîd Geleneği programının ardından Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, Mevlîdhân Mehmet Emin Karataş’a “Büyük Selçuklu Mirası-Mimari” adlı eseri hediye etti. Mavlîdhânlar Yavuz Selim ve Hakan Tosun’a da yazar Abdullah Uçar’ın “Gelin, Birlik Olalım” ve “Şiir Yorum Fıkra” adlı kitaplarını hediye etti.