Konya için çılgınlık önerileri kaleme alsak ortaya ne çıkar diye düşünüyorum çoook uzaklardan.
İstanbul için çılgın bir proje var da Konya için neden yok?
Çook uzaklarda olduğum için duymamış olabilir miyim? Hayır, hayır...
Ortaya 2023 hatta 2123 vizyonu konabiliyorsa ben de bu yıllarda bu şehrin yerinin ne olabileceğine dair, çılgın da olsa, projeler, yeni sözler duymak, heyecanlanmak istiyorum.
Selçuklu’nun başkenti hikâyeleri, söylemleri düne ait! O dün’ün yarınına dair bir söz, umut, ışık, heyecan, vaad, dilek, ideal, proje, vizyon adına ne derseniz işte, onu duyalım ve kulaklarımızın pası silinsin!
Hayalden (siz vizyon anlayın) yoksun ve sadece reel şartların esiri olmuş bir bakış açısı ile yeni bir şeyler nasıl düşünülür, düşünülemeyen şeyler nasıl söylenir, söylenemeyen şeyler nasıl yapılabilir ki... İmkânsız.
Reel şartları zorlayacak, değiştirecek bir bakış açısı olmayınca daha iyiye, güzele doğru hareket etme enerjisini, motivasyonunu, gayreti toplumda nasıl bulacaksınız...
Listeler, seçimler, başkanlar, vekiller, bakanlar, müdürler bilimum değişiklikler ne için yapılır? Normalde, artık statükoculaşmaya başlayan, realiteye teslim olup enerjisini kaybetme sinyalleri veren ya da kendisinde o enerji olduğuna inansa bile başkasına, topluma bu enerjiyi artık veremeyenler değişim enerjisinin baskısıyla yerlerinden alınırlar. Bunların yerine bu enerji halesini yayabilecek potansiyelde gördüğünüz, olduğunu varsaydığınız kişiler getirilir. Bu seçimin ne ölçüde isabetli olduğunu zaman gösterecektir.
Önemli olan insanda heyecan uyandıracak bir vizyon, düşünce, ideal ortaya koyabilmek, insanları bu ideal etrafında birleştirebilmektir. Örnek derseniz Sayın Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu’nun kişiliğinde, kimliğinde, sözlerinde, düşüncelerinde ve eylemlerinde ortaya koyup rol model olarak bize gösterdiğini söylerim.
Onun dışında “yeni yüzlerden eski sözleri ya da ‘hiçbir şey söylemeyen sözleri’ duymak” insanın heyecanını öldürüyor!
Bunu şunun için diyorum. Şu ya da bu farketmez, bir adayın bilmem nereyi ziyareti sırasında yaptığı haberin içeriğine, söylelenenlere bir bakın! Bir kalıptan çıkmış gibi. Yerler ve bazen de isimler değişiyor, söylem aynı söylem. Bu haberciler için de kolaylık sağlıyor olsa gerek!
Bir şablonu oturt ve sadece isimleri, yerleri, bazen kalıtılan kişileri, fotoğrafları değiştir, haber hazır! Eh, eldeki malzemeden bu çıkıyor diyebilir arkadaşlar. Ama amaç etkilemek, haber vermek ise haber dilinden söyleme bir şeyleri değiştirmek, güncelleştirmek, yenileştirmek gerekiyor zannımca. Okumuyorum bile bu tür haberleri.
Nedir bu söz, söylem kısırlığı anlamıyorum...
“Eski yüzlerden yeni sözler” duymak istiyoruz.
Yeni yüzlerden eski sözlerin, şablonların, ortalama ifadelerin, “konuşmuş olmuş olmak için konuşmak” formatı dışına çıkan bir şeyler duymak istiyoruz. Aynı tınıdaki replikleri duymak değil!
Aslında çılgın gibi gelebilecek şeyleri düşünmek, uygulanması mümkünün sınırları içerisinde olan proje geliştirmek imkânsız değil. Hepsini sizin oturup düşünüp geliştirmenize de gerek yok. Sadece düşünen kişilerle iletişim kanallarını kurmak ve açık tutmak da yeterli.
“Dünle beraber gitti cancağızım,
Ne kadar söz varsa düne ait,”
Mevlana diyarında şimdi “yeni şeyler söylemek lazım”!
Notlar:
-Memleket,, Konya İçin Çılgınlık Projeleri başlığı altında bir çalışma yürütse ortaya ne çıkar merak ediyorum. Geçmişte Konya için slogan bulma komedisi yerine böyle bir çalışma daha yerinde ve verimli olur galiba.
-KTO Başkanlığına seçilen ve yeni şeyler söyleyecek sözü olduğunu düşündüğüm Selçuk Öztürk’ü tebrik ediyorum.