Teklifin tümü üzerinde söz alan İYİ Parti Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, Bursa Yenişehir İlçesi Kirazlı Yayla köyüne gittiğini belirterek, kadınların ellerindeki pankartlarda "Ey benim güzel devletim bizim düzenimizi bozdurtma" yazdığını anlattı.
Dijital Mecralar Komisyonu kurulmasının önerge verilerek teklife eklendiğini aktaran Tatlıoğlu, önergenin, kanunun bütünlüğüyle ilgili olması gerektiğini savundu.
Yasama kalitesinin düştüğünü, bunun yürütme kalitesini de düşürdüğünü kaydeden Tatlıoğlu, "Türkiye'nin CDS prim oranı 500'ün üzerine çıktı. Bu 500'ü Türkiye hak ediyor mu? Türkiye'nin hangi şartları, yürütmedeki kalitesizlik dışında, Türk ekonomisinin hangi şartları 500'ün üzerinde bir CDS'i hak ediyor? Ne demek bu? Bütün 83 milyon 154 binin ortak ödediği bir maliyet." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a partili cumhurbaşkanlığından dönüşte yardımcı olabileceklerini belirten Tatlıoğlu, parlamenter sistemi güçlendireceklerini söyledi.
İşsizlik Fonu'nun 57. Hükümet'in kazandırdığı bir kurum olduğunu dile getiren Tatlıoğlu, "Bunun üzerinden gidiyoruz ve bunu da eritiyoruz, buradan yapmamamız gereken harcamaları yapıyoruz. Sanayi Bakanlığı üzerinden yapmamız gereken harcamaları İşsizlik Fonu'ndan yapıyoruz, İŞKUR üzerinden yapmamız gereken harcamaları İşsizlik Fonu'ndan yapıyoruz, hazineden yapmamız gereken harcamaları İşsizlik Fonu'ndan yapıyoruz; burasını bir bitirelim. Ne olacak bitirince?" diye konuştu.
"Sosyal medya karanlık bir kuyuya dönüşmüştür"
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Dijital Mecralar Komisyonu'nun kurulacağını belirterek, "Sosyal medya karanlık bir kuyuya, izan ve insaf tanımayan mayınlı bir platforma dönüşmüştür. Sosyal medya iftira sahnesi, ihanet ve isnat mecrası olmuş çıkmıştır. İnsan şerefine, insan namusuna, insan haysiyetine envaiçeşit saldırganlığı provoke eden sosyal medyanın bu hâliyle varlığı akla, ahlaka ve insani değerlere tamamen aykırıdır." dedi.
Türkiye'de sosyal medya ile ilgili yasal düzenlemeye acil ihtiyaç olduğunu vurgulayan Kalaycı, AK Parti ve MHP milletvekilleri imzasıyla sosyal medyaya ilişkin düzenlemeleri içeren kanun teklifinin Meclis Başkanlığına sunulduğunu hatırlattı.
Kanun teklifinin kısa sürede görüşülerek yasalaşmasıyla birlikte sosyal medyanın zararlı yönleri için önlemler alınmış olacağının altını çizen Kalaycı, "Bu düzenlemenin ifade özgürlüğünü ortadan kaldıracağı iddiaları asla doğru değildir. Kişilik haklarının ihlali, iftira, hakaret, küfür ve taciz etmek ifade özgürlüğü olamaz. İnsan şeref ve haysiyetine, milli ve manevi değerlere saldırmak özgürlük sayılamaz. Çocuk istismarı, siber zorbalık ve ahlaksızlık yapmak ifade özgürlüğü olamaz. Devletlerin, temel hak ve özgürlüklerin korunması, toplumun refahı, kamu düzeni ve milli güvenliğin sağlanması gibi yükümlülükleri dikkate alındığında egemenlik yetkisi kapsamında, hukuk kuralı koyma ve bunu uygulama meşruiyetlerinin bulunduğuna kuşku yoktur." değerlendirmesinde bulundu.
Soma'daki maden işçilerinin kıdem tazminatlarının ödenmesine ilişkin düzenlemeye işaret eden Kalaycı, gerek Soma ve Ermenek'te gerekse başka yerlerde rödövans sözleşmeleri kapsamında yer alan diğer ocaklarda çalışan işçilerin tazminatları konusunda da mutlaka bir çözüm getirilmesi gerektiğini söyledi.
"Meclis bir irade koyamıyor"
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, Türkiye'de ekonominin "hasta" olduğunu ileri sürerek, "Bir doktor bir reçeteyi bir kere verir işe yaramazsa doktoru değiştirirsiniz. Ama siz, aynı reçeteyi uygulamakta ısrar ediyorsunuz ve hasta iyileşmiyor ve hastalık kronik hale geliyor." dedi.
Milyonlarca vatandaşın işsiz olduğunu öne süren Paylan, buna karşı Meclis'in bir irade koyamadığını savundu.
Sosyal medyanın kapatılacağını ileri süren Paylan, şöyle konuştu:
"Milli ve manevi duygular eğer ki MHP'nin gördüğü parantezde, o gözlükle bakılırsa vallahi her şeyi yasaklayabilirsiniz. Milli, manevi değerler, eğer ki yalnızca MHP'nin değerleriyse sosyal medya da yasaklanır, bütün mecralar da yasaklanır. Eğer ki bu sosyal medya yasası geçerse, Tayyip Erdoğan ve MHP, Devlet Bahçeli kriterleri oluşacak ve bu kriterler çerçevesinde de sosyal medya mecraları maalesef kapatılacak. Twitter'ın, Facebook'un, Instagram'ın, YouTube'un, WhatsApp'ın kapatılma riskiyle karşı karşıyayız.".
Bunun üzerine yerinden söz alan MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, "Erdoğan ve Bahçeli kriterleri diyor. Evet Erdoğan ve Bahçeli kriteridir bu. Rahatlıkla bu başlık altında ifade edebiliriz. Tabi öyle olacak. Kandil ve Pensilvanya kriterleri konacak değil." ifadelerini kullandı.
Paylan'ın, Kalaycı'nın konuşmasında milli ve manevi değerlere vurgu yapmasından rahatsız olduğunu ifade eden Akçay, "Sosyal medya adeta bir karanlık kuyuya, izan ve insaf tanımayan mayınlı bir platforma dönüşmüş. İnsan şerefine, haysiyetine saldırganlığı provoke eden bu bu mecralara ilişkin düzenlemenin bir adımı atılıyor." dedi.
Verilen kanun teklifinin sosyal ağ sağlayıcılarıyla ilgili bir düzenleme olduğunun altını çizen Akçay, bundan rahatsızlık duymamak gerektiğini ifade etti.
HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, "Kandil ve Pensilvanya kriterleri mi getirelim?" demenin çok hoş bir tanımlama olmadığını ifade ederek, "Bu, iktidarın sansür yasasıdır. Sosyal medya mecrasında çok sorun var. Bu alanda çeşitli düzenlemeler yapılması gerekiyor. Sosyal medya etiğinin oluşturulması gerekiyor. Ama iktidarın yapmak üzere hazırladığı teklifin bu eksiklikleri düzeltmekle alakası yok. İktidar, muhalefeti susturmak ve engellemek için bu teklifi getiriyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Saatler Ali ile İdris'in aleyhine, Uyar Madenciliğin lehine işliyor"
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Soma'da o faciayı yapan, facianın oluşmasına sebebiyet veren şirket için tam bir cezasızlığın söz konusu olduğunu iddia ederek, bu kişilerin tutuklandıklarını ancak son af kanunundan da yararlandıklarını ve bir sene sonra tahliye olacaklarını ve kimsenin artık içerde olmayacağını söyledi.
Soma'da 301 vatandaşın hayatını kaybettiğini hatırlatan Özel, "O zamanlarda 'Unutursak yüreğimiz kurusun, kalbimiz kurusun.' diyen herkesin kendini sorgulaması lazım." dedi.
Uyar Madencilik ve Soma AŞ'de toplam 3 bin 500 işçinin tazminatlarının verilmediğini kaydeden Özel, Uyar Madenciliğin 350 mağduru olduğunu ve onların sorunlarının çözülmediğini dile getirdi.
Ali Kandemir ve İdris Sarıkaya isimli işçilerden birinin iki gözünün birinin de iki ayağının olmadığını anlatan Özel, "Bu kanun Uyar'daki 350 kişiyi, Ali Kandemir ile İdris Sarıkaya'yı kapsamıyor. Komisyon aşamasında dediler ki: 'Bunu aşağıda önergeyle ekleriz ama biraz çalışalım.' Saatler Ali ile İdris'in aleyhine, Uyar Madenciliğin lehine işliyor." ifadelerini kullandı.
HDP Grup Başkanvekili Oluç, Dijital Mecralar Komisyonu kurulmasını desteklediklerini belirterek, "Sosyal medya komisyonunu kuralım ihtisas komisyonu olarak ve kanun teklifini o komisyona getirelim. Komisyon çalışsın ve sosyal medya konusunda hepimizi rahatlatacak bir sonuçla ekimden sonra yasayı çıkartmış olalım." önerisinde bulundu.
CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, işçiye asgari ücreti garantilemek yerine, aylık 1168 lira, günlük 39 liranın reva görüldüğünü belirterek, "Ücretsiz izin ödeneğiyle yaşamını idame ettirmesini istiyorsunuz. Bu parayla ev kirasını mı ödeyecek, elektrik parasını mı, su parasını mı, doğal gazını mı, efendim, çocuğun okul masraflarını mı? Ya, hepsini bıraktım, değerli arkadaşlar, bu parayla temel gıda ihtiyaçlarını mı karşılamasını bekliyorsunuz?" diye konuştu.
İşçinin, sigortalının hissesine karşılık gelen işverene destek tutarını işverenden talep edemeyeceğini dile getiren Sındır, "İşsizlik Sigorta Fonu'ndan işverene destek yapacaksınız, işçinin oradaki sigorta prim hakkını talep etmesini kanunla engelliyorsunuz." dedi.
- "Vatandaşların sorunlarının çözümüne ışık tutacak"
CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, işçinin kısa çalışma ödeneğine mahkum edildiğini iddia ederek, "Siz, işçiyi koruma adı altında işten çıkmasını önlemekte, iş akdini askıya almaktasınız. Sonuç itibarıyla 1168 TL'ye mahkum etmektesiniz. Hiç olmazsa, iş akdi askıya alınan işçinin ücreti, en azından asgari ücret düzeyinde olabilmesi gerekir." dedi.
AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, iş gücü piyasasındaki olumsuz etkilerin ortadan kaldırılmasına yönelik kısa süreli çalışma uygulamasının kolaylaştırılması düzenlemesinin yapıldığını hatırlatarak, bu uygulamalarla hem işçinin işini kaybetmemesi hem de işverenin mali anlamda desteklenmesini sağladıklarını anlattı.
Dijital Mecralar Komisyonu kurulmasına ilişkin Kırkpınar, "Bu mecrada bireylerin kişisel haklarına, özel hayatın gizliliğine, diğer temel hak ve özgürlüklere karşı zaman zaman saldırılar söz konusu olabiliyor. Bu alan, iftiranın, karalamanın, yalan ve yanlış algının zemini haline gelebiliyor. İnternet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele maksadıyla kanun hükümlerinin uygulanmasına ilişkin konularda, inceleme, görüşme, raporlama, tavsiye ve görüş bildirme işlemlerini yürütmek üzere TBMM'de daimi bir komisyon kurulmasını teklif ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Bu komisyonun kurulmasının vatandaşların uzun zamandan beri beklentisi haline gelen sorunların çözümüne ışık tutacağını kaydeden Kırkpınar, kurulacak komisyonun hayırlı olmasını diledi.
CHP, teklifin tümü üzerindeki görüşmelere "konu mühimdir, daha iyi anlaşılmalıdır" gerekçesiyle devam edilmesini önerdi. Bunun üzerine yapılan oylamada önerge kabul edilmedi.