Konya'da Selçuk Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği Bölümü 3. sınıf öğrencisiyken yakalandığı lenf kanserine bağlı olarak sol kolu kesilen Büşra Tırpan, yaşama azmiyle çevresindekilerin takdirini kazanıyor.
Daha önce Konya Büyükşehir Belediyespor takımında da hokey oynayan eski milli sporcu Tırpan, 3 yıl önce Ankara'da gittiği bir hastanede lenf kanseri teşhisiyle tedavi altına alındı.
Tümör sinirlere tutunduğu için sol kolu kesilen Tırpan, ameliyattan önce Konya'da gerçekleştirilecek hokey turnuvasına hazırlandığını, böyle bir şey yaşayacağının aklının ucuna gelmediğini söyledi.
Okula gidemediği ve kemoterapi gördüğü için zor günler yaşadığını aktaran Tırpan, sıkıntılı bir süreç geçirmesine rağmen, kendine kendine "pes etmeyeceğim" diye söz verdiğini dile getirdi.
Tırpan, yaşadığı süreci şöyle anlattı:
"O dönem anladım ki günlük yaptığım işler benim için büyük bir nimetmiş. Bulunduğum durumu kabullenerek keyif almayı öğrendim. Hayatımı ona göre şekillendirdim. Çok ağladım evet, çok üzüldüm ama insan acısını hissediyorken yaşamalı, hayatı ertelememeli. Güçlü olmak zorundayız, diye de ağlamamak ya da acımızı, üzüntümüzü belli etmemeye çalışmakta kötü bir durum. Gerekirse bağırıp çağıracağız, ağlayacağız ama sonra sabah kalkıp kaldığımız yerden devam edeceğiz. Biz uyanmasak bile güneş doğuyor sadece biz geriden gelmiş oluyoruz."
"Hokeyi çok seviyordum ama şimdi oynayamamak, uzaktan bakmak üzüyor"
Bazı şeylerin değerinin kaybedilince anlaşıldığına değinen Tırpan, şöyle konuştu:
"Bu hastalık, kolumun kesilmesi, kemoterapi döneminde yaşadıklarım benim bakış açımı gerçekten çok değiştirdi. Hani derler ya 'son gününmüş gibi yaşa' gerçekten öyleymiş. Yani bir şeyleri son kez yapıyoruz ama asla haberimiz olmuyor bundan. O yüzden ben o günden sonra kendime söz verdim. Madem bu kadar çok acı çektim, mücadele ettim ve kanseri yendim, o zaman 'Bunun hakkını vermem gerekiyor' diye düşündüm. Bu karardan sonra hayatımı dolu dolu yaşamaya çalışıyorum. Her zaman yaptığım şeylerin benim için önemini kaybedince anladım. Hokey de benim için öyle oldu. Hokeyi çok seviyordum ama şimdi oynayamamak, uzaktan bakmak üzüyor."
Tek kolla yaşamayı öğrendiğini anlatan Tırpan, şunları kaydetti:
"Kolumun kesildiği ilk zamanlar pantolonumun düğmesini bile tek başıma kapatamıyordum. Daha sonra araştırdım, öğrendim. Benim gibi yaşayan bir sürü insan olduğunu gördüm ve bu bana umut ışığı oldu. Videolar izlemeye başladım, nasıl araba sürülür, yemek yapılır, öğrendim. Başlarda bir saatte bir patatesi doğrayabiliyorken sonra daha hızlı yapmaya başladım. Başarılı oldukça bu durum beni daha motive etti, kendimi daha iyi hissettim. Şimdi ameliyat izlerime baktıkça çektiğim acıyı, ağrılarımı, verdiğim mücadeleyi hatırlayıp, şu anki sağlığıma şükrediyorum.
Hayata olan bakış açım değişti. Her insan farklı acılar yaşıyor ve bu acıların izleri kalıyor. Bu izler, kimi zaman zafer izi kimi zaman da yenilgi izi olarak hatırlanıyor. İzlerimizi sevip zafer izi olarak hatırlarsak daha güçlü oluruz, kendimizi daha iyi hissederiz. Yaşadığımız zorlukların sonunda güzel şeyler olduğuna inanıyorum. Hayatta başımıza gelen hiçbir şey boşuna gelmiyor. Eskiden 'keşke' derdim, şimdi ise 'iyi ki' demeyi öğrendim. Bahane üretmek, şikayet etmek en kolay olanı."
Kanser hastalarının hiçbir zaman pes etmemeleri gerektiğine dikkati çeken Tırpan, "Kanseri gerçekten yenebiliriz. Mutlu olmalıyız ve umudumuzu asla kaybetmemeliyiz." dedi.
Beden eğitimi öğretmenliği bölümünden mezun olan Büşra Tırpan, hayali olan öğretmenlik için Kamu Personel Seçme Sınavına hazırlandığını sözlerine ekledi.