Konyalı kuyumcu tarihi mekanları ters mimariyle yüzük taşlarına sığdırıyor

Konya’da 40 yıl önce çırak olarak başladığı mesleğinde kendini geliştiren takı tasarımcısı Servet Küçükdemirel, ters kazıma mimari tekniği ile tarihi mekanları yüzüğe sığdırıyor

Konya'da 1981 yılında 12 yaşında bir kuyumcunun yanında mesleğe çırak olarak başlayan Servet Küçükdemirel (53), askerlik vazifesinin ardından Konya ve çevre illerden sarrafların işlerini yaptı. Küçükdemirel daha sonra kendi atölyesini açarak, tarihi mekanlar başta olmak çeşitli tasarımları yüzük üzerindeki özel taşlar içerisine el emeğiyle ters mimari tekniği işlemeye başladı.

Uzun yıllardır tasarım işine devam ederek kendisini geliştiren Küçükdemirel, “Bizim zamanımızda okumayan çocukları mesleğe veriliyordu. Ben de bir mesleğe verildim. Yaklaşık 9 yıl falan bir ustanın yanında çalıştım. Tabii orada tasarım öğretilmiyor, temel teknik öğretiliyordu. İşte kaynak nasıl yapılır? Tesviye nasıl yapılır? Tamiri, imalatının temelleri öğretilirdi orada. Tabii tasarım olayı ileride kendinizi geliştirerek başlıyorsunuz. 1981'den beri aşağı yukarı bu işe devam ediyorum. Meslek böyle bir şey, kendinizi geliştiremezseniz olduğunuz yerde sayıyorsunuz. Eğer bir yerlerde bir şeyler yapmak istiyorsanız, bir marka oluşturmak istiyorsanız kendinizde devamlı yeniliğe açık olmanız lazım” dedi.

“BU SANATI DÜNYADA 3 VEYA 5 KİŞİ FALAN ANCA YAPIYOR”
Bu işin sadece yüzük yapmayla olmadığını anlatan Servet Küçükdemirel, “Ne yapmam lazım derken, sonra taşların içerisini oyarak tarihi yerleri yapma fikriyle başladık. Bu sanatı dünyada 3 veya 5 kişi falan ancak yapıyor. Tabii zor bir iş, mesela Sultan Ahmet Camisini biz taşı tersten oyma yöntemiyle yaptık. Taşı herkes içinde bir minyatür gibi bir şey olduğunu düşünüyor. Aslında taşı tersten oyarak yapıyoruz. Bu da mücevher anlamında dünyanın en zor işlerinden bir tanesi. Biz bunu çok şükür başardık ve dünyada büyük kitlelere ulaştık. Yani bu tasarımı seven insanlarla alakalı çok güzel yerlere ulaştık. Siyasi liderlerin işlerini yapıyoruz, sanatçıların işlerini yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

Hedeflerin hiçbir zaman bitmemesi konusunda tavsiyede bulunan Küçükdemirel, “Eğer bir iş yapıyorsanız bunu en üst seviyeye getirebilmeye çalışmalısınız. Tabii ki hedeflerimiz var. Mesela en son yaptığım işlerden bir tanesi İshak Paşa Sarayı, Ağrı Doğubayazıt'ta bulunuyor, orayı yaptık. Oranın köprülü kapılar var. O kapıları yaptık. Bunlar gerçekten tasarımda önemli şeyler. Tabii ki daha güzel şeyler yapmayı planlıyoruz. Yaptığımız yüzüğün fiyatlarına gelince çok değişken yani 3 bin liradan 50 bin liraya kadar yüzük yapıyoruz” şeklinde konuştu.

“ÇOCUKLARININ KOLUNA ALTIN BİR BİLEZİK TAKMALARINI İSTERİM”
Ailelere uyarıda bulunan Küçükdemirel, “Ailelere tavsiyem çocuklarınızı bir mesleğe verin. İyi de olsa kötü de olsa kendi kendini geliştirebilecek, kendi kapasitesine göre bir mesleğe vermelerini çok arzu ederim. Çocuklarını seviyorlarsa usta kızıyormuş, usta bağırıyormuş buna bakmasınlar ve çocuklarına gerçekten bir sorumluluk versinler. Çocuklarının koluna altın bir bilezik takmalarını isterim” diye konuştu.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.