Hemen söyleyelim; Konyaspor bunu hak etmedi. Gerçekten, Elazığ deplasmanında sahadan son dakika golüyle yenik ayrılmayı hak etmedi. Bunun birkaç nedeni vardı. Öncelikle ne kadar kötü de olsa Bank Asya 1. Lig’in lideri karşısında çok daha diri bir Konyaspor vardı. Osman Özdemir Lige verilen arayı iyi değerlendirmiş ve takımını iyi hazırlamış. Ligin ilk yarısında “öylesine” ya da düşmemeye oynayan bir takım olarak sahaya çıkan bir takım varken, Elazığ karşısında ne yaptığını bilen, oyunun sıkıştığı alanlarda çok iyi üçgenler kuran, bloklar arası yardımlaşmanın çok iyi olduğu bir Konyaspor vardı sahada. Meija dışında takımda bariz aksayan bir oyuncu görmedim. Hatta Tolga, Bursaspor’a giden Hakan Aslantaş’ı aratmadı dahası bence daha iyi oynadığı bölümler oldu. Gökhan Emreciksin beklentilerin aksine sahanın en iyilerindendi. İlk yarının sonlarına doğru transfer yapmak için mücadele ettiği yönündeki düşüncemi çürütecek gibi görünüyor. Yani Konyaspor 60. dakikaya kadar golü ve galibiyeti kovalayan, daha istekli olan taraftı. Ondan sonra da beraberliğe razı bir görüntü sergiledi. Yani ağırlıklı olarak 3 puanı, maçın son dakikasına kadar da en az beraberliği hak etti.
PAWELEK’İN “OKUNMUŞ” TESBİHİ
İkincisi Konyaspor ilk yarı itibariyle aldığı sonuçlarla Elazığ deplasmanından 3 puanla dönmesi gerekiyordu. Yönetimin, teknik heyetin ve futbolcuların planları buradan alınacak puana göre yapılmıştı. Başkan Yardımcısı Hasan Dağlı ile konuştuğumda, özellikle ilk iki hafta, Elazığ ve Kasımpaşa deplasmanları ile Erciyes maçından alınacak puanların takımın ilk 2 içerisinden süper lige çıkıp çıkamayacağını tayin edebileceğini söylemişti. Kulübün başına bela olan Sırp futbolcu Miloş’un ödemesini büyük fedakarlıklar yaparak bu yüzden ödediler. Zirveden kopmadan yapılacak iki takviye ile bu saçma ligin mantıklı şampiyonu olabilirdi Konyaspor. Maalesef hesaplar bir son dakika golüyle aksamış görünüyor. TRT’nin yönetmeninin sık sık görüntüye verdiği; Kaleci Pawelek’in istavroz çıkararak ağların içinde koyduğu okunmuş(!) tespih pek bir işe yaramamış görünüyor. Zaten iyi kaleci batıl işlerle uğraşmasına gerek yok.
Bu sonuç yüzünden Kasımpaşa ve Erciyes maçlarının 6 puan hesabıyla oynanması gerekecek. Fakat tüm bu hesapları tek başına alt üst eden asıl sorun Konyaspor’un gol atamaması. Marcin Robak gibi bir transfer faciası takımın üzerine kara bulut gibi çökmüş durumda. Yani yönetimin ve teknik heyetin istediği maçlardan istediği sonuçlar alınsa da, genç oyuncular takımı sonuna kadar taşısa da sadece bir maçta bile Konyaspor’u şampiyonluktan edecek bir “bomba” var takımda.
Ara sıra ben de heyecanlanmıyor değilim. Acaba bu ligin yine sürprizi olur mu Konyaspor diye. Fakat sezon başındaki temkinli konumuma geri dönüyorum. “Beklentilerini düşük tut. Gençlerle bu kadar olur. Zaten para yok. Yönetim seneye hazırlık yapar” diyerek maçların keyfini çıkarmaya çalışıyorum. Son dakika golü, nefesinizi kısa süreliğine alamamanıza neden oluyor fakat siz de çok önemsemeyin. Konyaspor iyi yolda.