Her Beşiktaş maçında futbol dışı etkenleri konuşmaktan, yazmaktan yorulduk. Bu kez de maç öncesi U21 maçında çıkan olaylar futbolu gölgeledi. Maç sonrası bir cep telefonu kamerasına yansıyan görüntüler gerçekten çok kötüydü. Konyasporlu futbolcuların Beşiktaşlılar’a saldırması kabullenemez ancak sadece o görüntüyle değerlendirme yapmak da tek taraflı bakmak olur.
Olayların tam içinde olan isimlerle görüştüm. Yasin Sülün’ün hakem tarafından sahadan atılması olayların başlangıcı. Maç 3-2 Konyaspor’un üstünlüğüyle bitince görüntülerde görünmeyen bölgede Beşiktaşlı bir oyuncu Konyaspor’un kalecisine saldırırken bir diğeri başka bir Konyasporlu’ya tekme atmış. Sonrasında da ortalık karışmış. Yani İstanbul medyasının çevirip durduğu o görüntü olayların sonu. Konyasporlu bir oyuncu da tekme ile yere düşüyor. Zaten galip gelmiş bir takımın rakibe durup dururken saldırması da makul değil.
Sahadan çıkmaya çalışan Beşiktaşlı’ya vuranlar olduğu gibi koruyan da var. Tabi ki görüntünün savunulacak bir yanı yok. Sonuçta futbol sahasında bunu kim yapıyorsa utanç verici ama her şeye de tek taraflı bakıp rakip İstanbul takımı olunca Konya’yı lekelemeye çalışanlardan sıkıldık artık.
Bu psikolojiden çıkıp maça adapte olmak da hayli zordu. Geçen hafta bireysel hatalarla Göztepe’ye kaybeden Yeşil Beyazlılar’da Rıza Hoca beklendiği gibi Selim’i kenara aldı. Yerine ilk kez forma giyen Diagne sahadaydı. Sakatlanan Jevtovic’in yerine de Volkan Fındıklı oynadı. Tüm kesimlerin hemfikir olduğu Fofana’nın ilk on birde sahaya çıkmaması kanaatine bu kez Rıza Hoca da katılıp Hurtado’yu sahaya sürdü.
İlk 20 dakika sürekli Beşiktaş’ı üzerine çekmeye çalışan Konyaspor istediği açığı çok net bir pozisyonda buldu ama Yatabare’nin “kolayı yapamama” hastalığı yüzünden boş kaleye gol şansı kaçtı. Hurtado’nun akıl dolu paslarının birinde ise Miloşeviç büyük bir fırsatı harcadı. Üçüncü ise kaçmadı. Skubiç’in getirdiği topu Ömer Ali kaleye gönderdi ama Vida topu elle kesince penaltı ve kırmızı kart geldi. Yatabare’nin golünden çok Beşiktaş’ın 10 kişi kalması müthiş bir avantaj oldu.
İkinci yarı yine penaltıyla başladı ama hakemin kararına Konyasporlular bile şaşırdı. Tekrarı izlediğimde penaltı kararının ağır olduğunu ve VAR’a bakıp iptal edeceğini düşündüm ama Ümit Öztürk kararında direndi. Ve Yatabare bu kez kaçırdı. Fizik ve moral olarak bitmiş Beşiktaş’a yeniden hayat verdi.
Neyse ki Beşiktaş da Babel ile inanılmaz bir pozisyon harcadı ve hızını kaybetti. Konyaspor önde olduğu için rahattı ama maç sanki 11’e 11 gibi oynamak çok riskliydi. Çünkü o kadar net pozisyona rağmen ikinci gol bir türlü gelmedi. Bu satırları yazarken korktuğum oldu. Beşiktaş üç dakikada iki gol buldu. İnanamadım. Kimse inanamadı. Dondu kaldı herkes. 10 kişilik rakibe karşı bu kadar savunmaya çekilmek akıl işi değildi.
Kalan 12 dakikada hiç maçı ister görüntü sergilemedi ama futbolun adaleti yine razı olmadı ve Konyaspor’un beraberlik golü Hurtado’dan geldi
Rıza hoca ve futbolcular geçen haftaki Maçtan ders çıkarmamış. Umarım 5-0 bitecek böyle bir karşılaşmayı getirdikleri durumdan gereken dersi alırlar.