Zaman zaman Anadolu’nun ayak seslerini duyarız.
Anadoluluk ruhu kendini gösterir ve ön plana çıkar bazen…
Bazı anlar, Anadoluluğun baskın çıktığı anlardır.
Bazen siyasette, bazen ticarette Anadoluluk ruhu baskın çıkar.
Şimdi de spor da bunu görüyoruz.
Konyaspor, iki büyük kupayı Konya’mıza kazandırırken, Anadoluluk ruhunun baskın olduğunu da göstermiş oldu.
Güzel Konya’mızın güzide takımı Konyaspor, son yıllarda Konya’nın adını zirveye taşıdı.
Sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da Konya’nın adını duyurdu.
Avrupa kupalarına katılma başarılarının ardından bu yıl hem Türkiye kupasını hem de Süper kupayı Konya’mıza kazandırdı.
Ülkemizin güçlü takımlarından Başakşehir’i devirerek kazandığı Türkiye kupasının ardından, lig şampiyonu Beşiktaş’ı da alt ederek Süper kupayı aldı ve başarılarının tesadüfi olmadığını ispat etmiş oldu.
Böylece kupaların en büyüğü olan Süper kupayı da kazanan Konyaspor, hem oyunu ile hem de mücadele gücü ile süper bir takım olduğunu cümle âleme göstermiş oldu.
Konyaspor’umuzu can-ı gönülden tebrik ediyorum. Gerek Türkiye Kupasını gerekse Süper kupayı hak ederek aldı ama başarılara gölge düşürmek isteyen az da olsa bir grubun yaptığı taşkınlıklar kabul edilecek türden değildi.
Bu tür taşkınlıklar, hem takımın büyük cezalar almasına sebep oluyor, hem de güzel Konya’mızın adını lekeliyor.
Bu taşkınlıklar olmasa Konya adı başarıları ile gündeme gelecekken, bu tür aşırılıklar yüzünden olumsuz söylemlerle gündeme geliyor ve bu büyük başarı gölgede kalıyor.
Ayrıca bu taşkınlıklar, bu aşırılıklar ve bu fanatizm Mevlâna diyarı Konya’mıza yakışmıyor.
Daha birkaç yıl önce en centilmen taraftar seçilen bazı grupların birdenbire fanatikleşmesi ve aşırılığa düşmesi oldukça üzücü…
Bizim Konya olarak her şeyimizle, her halimizle Türkiye’ye örnek olmamız gerekir.
Başkalarının ne yaptığına değil bizim kendimizin ne yaptığına bakmamız lâzım.
Kötüyü örnek alamayız.
Spor güzelliktir, centilmenliktir, başaran kim olursa olsun onu alkışlamak, tebrik etmektir.
Taşkınlıklar hiç kimseye iyilik getirmez ve sporun ruhuna da yakışmaz.
İki takımın karşılaşmasından elbette birisi galip gelecek diğeri mağlup olacaktır. Bu kaçınılmazdır.
Mağlup olan takımın taraftarlarının bu sonucu hazmetmesi, sindirmesi ve galip geleni tebrik etmesini bilmesi lâzım.
Galip olan takım taraftarlarının da karşı tarafı kışkırtmaması ve sonucu olgun, seviyeli bir şekilde kutlaması gerekir.
Bu olgunluğa ulaşabilmek için tüm Türkiye’de taraftarların iyi bir eğitimden geçirilmesi şarttır.
Selçuklu Başkenti ve Mevlâna diyarı güzel Konya’mızın taraftar gruplarının da iyi ve sürekli bir eğitime tabi tutulması ve örnek bir taraftar grubu haline getirilmesi vazgeçilmez gerekliliktir.
Bundan böyle hâlâ taşkınlıklara, aşırılıklara, saldırılara ve fanatizme devam eden edenler olursa onların da ayıklanması gerekir.
Hiç kimsenin güzel Konya’mızın adını lekelemeye hakkı yoktur.
Şunu da belirtmek gerekiyor ki, bir grubun yaptığı olumsuz davranışları bahane ederek bazı kimselerde alışkanlık haline gelen Konya düşmanlığının körüklenmesi ve Konya’nın lekelenme uğraşı da asla tasvip edilemez.
Böylelerini de şiddetle tel’in ediyorum.
Her şeye rağmen Konyaspor’umuzun başarısı küçümsenemez, göz ardı edilemez.
Hem de Süper Kupa başarısı öyle defansa kapanarak, sıkı bir defans oyunu ile falan değil, ofansif bir oyun tarzı ile geldi. Yani Konyaspor, güçlü rakibi Beşiktaş’ı eze eze mağlup etti.
Tebrikler Konyaspor… Tebrikler Konyaspor’un cefakâr futbolcuları….Tebrikler Konyaspor'un iyi niyetli, vefakâr taraftarı... Tebrikler Mustafa Reşit hoca ve teknik heyet… Tebrikler yönetim…
Artık hedef lig şampiyonluğu olmalı… Sağlıklı ve mutlu yarınlar efendim.