Mesleğe başladığımız seksenli yıllarda yerel gazetelerimizin sayfa sekreteri ağabeylerimiz sık sık “Huzur Şehri Konya” manşetleri atardı. O zaman ulusal basına haber aktaran bizlerde Konya’nın asayiş durumu konulu haberlerimizde aynı başlıkları kullanırdık. Geldiğimiz noktada “Konya’nın Huzur Şehri” olmasına büyük katkı veren güvenlik birimlerimizin mevcut başarı bayraklarını zirveye daha hızlı çekebilmeleri için “Mobese” sisteminin biran önce kurulmasını istiyoruz. Aylar önce konuyu kamuoyu gündemine taşıyan isim olarak bu sistemin niye geciktirildiğini merak ediyorum?
“Mobese” uygulaması malumunuz olduğu üzere, terör eylemleri, hırsızlık, yankesicilik ve kapkaç gibi olaylar başta olmak üzere, bu olaylara karşı çarşı pazarda 24 saat, insanların en yoğun oldukları kritik noktalarda gözetim sağlayan bir sistem… Ülkemizde ilk olarak İstanbul’da uygulamaya giren bu sistem, yanılmıyorsam şimdilerde Ankara, İzmir, Mersin, Adana ve Gaziantep gibi büyükşehirlerde ve bunun yanı sıra bir çok turistik ilçelerde hizmet veriyor…
Bir süre önce buradan, “Her gün aldığı göç ile kent nüfusunun yanı sıra il nüfusu hızla büyüyen ve son zamanlarda artan bir takım asayişe yönelik olaylara karşı neden Konya’mızda bu güvenlik sistemi neden kurulmuyor?” diye Valilik ve Emniyet Müdürlüğü yetkililerine seslenmiştim. Hafızam beni yanıltmıyorsa, Emniyet Müdürümüz M. Salih Tuzcu, konuyu gündeme taşımamla birlikte Kon-TV ve Yeni Konya Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, sistemin en kısa zamanda hizmete sunulacağını, şehrin kritik noktalarının 400 civarında kamerayla gözleneceğini açıklamıştı.
“Mobese” uygulamasının başladığı illere şöyle bir bakacak olur isek, bu illerde hırsızlık, yankesicilik ve kapkaç başta olmak üzere birçok toplumsal olayda suçların aşağılara indiğini veya sanıklarının jet hızıyla yakalanabildiğini görüyoruz. Konya’yı yönetenler kaynak sorununu biran önce aşarak “Mobese” uygulamasını bu şehre kazandırmalıdır. Polisimiz geçtiğimiz hafta El-Kaide örgütüne yönelik bir dizi operasyon yaptı. Gözaltına alınan 48 zanlının 36’sı mahkeme tarafından tutuklandı. Emniyet Müdürümüz M. Salih Tuzcu ve öğrencilerinin özverili çalışmaları huzurumuzun korunmasını perçinledi. Ancak, unutulmamalıdır ki, yasadışı örgütler, kanundışı oluşumlar kendilerine darbe indiren güvenlik kuvvetlerinden intikam almak için yeni yapılanmalar içerisine girer.
Konya büyükşehirdir, coğrafi olarak da Türkiye’nin en büyük ilidir. Çağın en güzel nimetlerinden olan bu sistemin Konya’ya kazandırılması için TBMM’de ilimizi temsil eden 15 milletvekilimiz kenetlenmelidir. Konya Emniyet Müdürü M. Salih Tuzcu’ya bu bağlamda büyük destek verilmelidir.
Şimdi birileri “Konya’da güvenlik birimleri, istihbarat örgütleri, polis ve jandarma başarısız mı?” sorusu sorabilir. Konya’da güvenlik birimleri, istihbarat örgütleri, polis ve jandarma başarılıdır. Başarıları yapılan operasyonlarla hissedilmektedir. Bu şehre “Mobese” sistemini ısrarla istemekle, güvenlik hizmeti veren birimlerimizin daha hızlı, daha güvenli çalışmalar yapmalarını suç ve suçluya ulaşma noktasında “kilit plan” uygulamalarının daha verimli olmasını bekliyoruz.
***
Not: Bu köşeden 30 Ocak Salı günü “İçinizde ölüp dirileniniz oldu mu?” başlığıyla yaşadığım olayları anlattığım yazımın son bölümünde “Konya halkının, meslektaşlarımın ve Bozkırlı hemşerilerimin şunu iyi bilmesini istiyorum: Azrail’le pençeleştiğim, zorunlu olarak uyutulduğum o günlerde çalıştığım kurumdan hak ettiğim primlerimi iç eden, bir anlamda çalan sahte “42” aşığının iyi bilinmesini istiyorum” cümlelerini kullanmıştım. Bu cümleleri kurarken kullandığım kelimelerden “iç” kelimesinin doğrusu “hiç”, “çalan” kelimesi ise “alan” olacaktı. Bu kelimeler yazı sisteminden kaynaklanan bir hata sonucu yanlış yazılmıştır. Doğrusu yukarıda yazdığım gibidir. Yazının aslı kendime ait www.bozkirinsesi.com haber portalından görülebilir. Bu teknik hatadan dolayı kamuoyundan ve okuyucularımdan özür diliyorum. Saygılarımla. (a.a.)