Antalya’da çok sıcak, aşırı nem ve kötü futbol vardı. Her iki takım adına da kötü futbol vardı. Konyaspor, geçtiğimiz haftadan farklı olarak orta alanda kalabalık bir oyun sistemi tercih etti. Brezilyalı Da Silva’nın yerine Batista’yı yalnız bırakmamak adına sahada Mustafa Er vardı. Bu yeşil-beyazlıların orta sahadaki direncini arttırdı. Ancak; Mustafa sezon başında keşke Ankaraspor’a transfer olsaydı. Bu takıma faydalı olamayacağı futboldan çok az anlayan insanların bile kolayca görebileceği bir nokta. Eğer maça dönmek gerekirse, Erhan Albayrak gibi bir futbolcunun Türkiye’de bir sol kanat oyuncusunun neler yapabileceğini gösterdiği ender maçlardan birini izledik diyebiliriz. Erhan, orta sahada kanatlarda oyuncusu olmayan Konyaspor’da hem defansın solunda hem de sol dışda çok iyi oynadı. Golün yaratıcısı oydu. Ahmed Bilal’i sadece dokunmak kaldı. İkinci yarıda bir topu derkten döndü ve yine maçın sonlarına doğru Denizlispor’un mutlak golle sonuçlanabilecek bir atağını müthiş bir şekilde, tecrübesiyle önledi. Konyaspor, Nurullah Sağlam ile oyun düzenini oturtması ve eksiklerini tamamlaması halinde ligde iyi şeyler yapabileceğini Antalya’da gösterdi. Ama takımda şuan bir forvet ve bir kanat oyuncusunun eksikliği fazlasıyla hissediliyor.
Alex Yordanov ve Sedat için bu maç çok iyi geçti. Tayfun da uzun boylu, güçlü fiziğiyle rakip defansı yıprattı. Ancak, kanatlardan beklenen ataklar gemleyince gol yollarında son noktayı koyamadı. Sonuç olarak Konyaspor iyi yolda. Kimse merak etmesin ama, takım 1-0 galipken yönetimin desteği ile Antalya’ya gelen taraftar da utanç verici bir şekilde yönetime küfür etmesin. Bu insanlar eleştirilebilir. Ama; hiçbir zaman haksız yere küfrü hak etmiyor.