İSTANBUL (AA) - Aile İşletmeleri Derneği (TAİDER) Yönetim Kurulu Başkanı Sumer Tömek Bayındır, "Belki bugün kışı yaşıyoruz, yakında güneş doğacak ve hepimiz ilkbaharı, yazı yaşamaya başlayacağız. Dünyanın bu dönemine girdiğimize kesinlikle inanıyorum." dedi.
Bayındır, TAİDER ile Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) iş birliğiyle gerçekleştirilen "Kuzey Yıldızı: Aile İşletmelerinde Sürdürülebilirlik" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, dünyada işletmelerin yüzde 75'inin aile işletmesinden oluştuğunu, bu oranın Türkiye'de ise yüzde 95-96 olduğunu kaydetti.
Ekonomilerin baskın gücünün aile işletmeleri olduğunu, büyük holdinglerin de aile işletmelerinden oluştuğunu ifade eden Bayındır, "Aile bizim kültürümüzün çok önemli bir ögesidir. Türk iş dünyasının da aile sadakati önem bir gücüdür." diye konuştu.
Bayındır, iş-aile ikileminde dengenin gözetilmesi gerektiğini anlatarak, TAİDER olarak işletmelerin ikinci, üçüncü nesile geçiş oranını Türkiye'de en yüksek hale getirmeyi amaçladıklarını, çünkü ülkede çoğu ailenin ikinci ve üçüncü nesile geçiş aşamasında olduğunu dile getirdi.
Bir araştırmaya göre uzun yıllar süren aile işletmelerindeki doğru formülün iyi yönetişimi temel almak, ailenin çekim gücünü muhafaza etmek, aile içi ve aile dışı yetenekleri geliştirmek, üst yönetim devrine bir disiplin getirmek olduğunu anlatan Bayındır, "Sürdürülebilirlik bugün aslında Türkiye'de yapılan tüm toplantılarda sanki Batı'dan bize geliyormuş gibi yansıtılıyor." dedi.
Bayındır, aslında oraya nereden gitmiş olduğunu araştırdığında Türk, Moğol, Macar mitolojilerinde ve halk inancında yer alan hayat ağacı ile karşılaştığını belirterek, sürdürülebilirliğin önemini anlattı.
"Kuzey Yıldızı" projesinin en özgün yönünün sürdürülebilirlik için bir araç vermesini ön plana çıkarmak istediklerini ifade eden Bayındır, "Her şirketin doldurabileceği bir test ile kendini ölçümleyerek hangi yolda nasıl ilerleyebileceğini gösteriyor." diye konuştu.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Zafer, 'zafer benimdir' diyebilenlerindir" dediğini anımsatan Bayındır, "Biz bunu başaracağız. Hayat ağacının mitolojisine göre ağaç bazen de kışı yaşar. Belki bugün kışı yaşıyoruz, yakında güneş doğacak ve hepimiz ilkbaharı, yazı yaşamaya başlayacağız. Dünyanın bu dönemine girdiğimize kesinlikle inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
- "Geleceğimizi ve gelecek nesilleri düşünerek hedeflerimizi belirlemeliyiz"
TÜSİAD Yönetim Kurulu üyesi ve Derneğin Sürdürülebilir Kalkınma Yuvarlak Masası Lideri Metin Akman ise bugünkü büyüme ve refah arayışının yanı sıra gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için kalkınmanın sürdürülebilir kılınması gerektiğini belirterek, "Çalışmalar, mevcut üretim ve tüketim alışkanlıklarımızla devam edersek 2050 yılında 2,3 dünyaya daha ihtiyacımız olacağını ortaya koyuyor. Bugün vereceğimiz kararlar ile kaynağımızı değerlendirebilir, verimliliği artırabilir, gelecek nesillerin yaşam standartlarına sahip çıkabiliriz. Bizler günü kurtarmayı değil, geleceğimizi ve gelecek nesilleri düşünerek hedeflerimizi belirlemeliyiz." şeklinde konuştu.
Akman, hem dünyada hem de Türkiye'de ekonominin bel kemiğini oluşturan aile şirketlerinin sürdürülebilirliği içselleştirme ve iş dünyasına liderlik etmelerinde öncü rol oynayabileceğine inandığını anlatarak, farklı kuşakların bir arada çalışmasının bazen çatışmaya sebep olsa da aynı zamanda eski kuşakların gençlerin gündemini daha iyi anlamasına, onların beklenti ve ihtiyaçlarını görmesine, şirket stratejisini buna göre adapte etmesine fırsat verdiğini söyledi.
- "Kuzey Yıldızı Sürdürülebilirlik Yarışması" tanıtıldı
Argüden Yönetişim Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Argüden ise TAİDER'in "Kuzey Yıldızı Sürdürülebilirlik Yarışması" hakkında bilgi verdi.
Argüden, yarışmada, aile işletmelerinin sürdürülebilirlik konusundaki çalışmalarının değerlendirileceğini belirterek, "Yarışma ile kurumsal sürdürülebilirlik yaklaşımını benimseyerek bu alanda çalışma yapan, çalışanlar, toplum ve gelecek nesiller açısından fark yaratarak ülke ekonomisine değer katan aile işletmelerinin teşvik edilmesi amaçlanıyor." diye konuştu.
TAİDER'in gelecek yıl kasım ayında ödül vereceğini ifade eden Argüden, sözlerine şöyle devam etti:
"Ödül sürecinde, üretim faaliyeti olan, halka açık olmayan ve yüzde 50'sinden fazlası aileler kontrolünde yönetilen şirketler ödül sürecine dahil olabilecek. TAİDER'e üye olma zorunluluğu da yoktur. Ödül, büyük işletmeler ile küçük ve orta boy işletmeler olarak iki kategoride verilecek. Ödül sürecinde yönetişim, çalışanlar, toplum, çevre ve gelecek nesiller gibi boyutlar değerlendirilecek."
AA